Board Game!

Story Info
Board Game!
2.5k words
5
929
00
Story does not have any tags
Share this Story

Font Size

Default Font Size

Font Spacing

Default Font Spacing

Font Face

Default Font Face

Reading Theme

Default Theme (White)
You need to Log In or Sign Up to have your customization saved in your Literotica profile.
PUBLIC BETA

Note: You can change font size, font face, and turn on dark mode by clicking the "A" icon tab in the Story Info Box.

You can temporarily switch back to a Classic Literotica® experience during our ongoing public Beta testing. Please consider leaving feedback on issues you experience or suggest improvements.

Click here
astronot
astronot
19 Followers

Merhaba ben Seda, şuan 25 yaşındayım. Bundan 5 sene önce başımdan geçen farklı bir seks hikayemi sizlerle paylaşmak istiyorum. Ben İzmir'de doğdum ve büyüdüm. Hayalim hep yurt dışına çıkmak ve yurtdışında Üniversite okumaktı. Ama gerek ailemin maddi durumu, gerekse zorlu dil sınavları yüzünden bu hayalimi gerçekleştirememiştim. İstanbul'da bir Üniversiteyi kazanınca ailemin yanından ayrılıp İstanbul'a yerleştim. Ama hayalimden hiç vazgeçmeyip kendimi sürekli dil konusunda geliştirdim. Amacım 'Work and Travel' yada başarabilirsem Üniversite eğitimimin bir kısmını yurt dışında sürdürmekti.

Üniversitemizin anlaşmalı olduğu yurt dışındaki eğitim kurumlarıyla öğrenci Exchange programı vardı. Başvurumu yaptım ve sınavlarda gerekli puanı da aldım. Tercihim ABD veya Kanada okullarından biriydi. Ama o okulların bazı kuralları vardı. Yani benim gitmek istediğim okuldan bir öğrenci benim Üniversiteme gelecek, ben de oraya gideceğim ve gittiğimiz yerlerde koruyucu aileler şeklinde bir ailenin yanında kalarak hem okul eğitimi alıp hemde o ülkenin kültürünü yakından takip edecektim.

Kanada'da bir okul bulduk ve İstanbul'dan da gerekli birkaç aileyi bulup paylaştık. Karşı taraftan onay bekliyorduk. Sonunda dönüş yaptılar, İstanbul'dan bir aileyi kabul etmişlerdi. Ama zaman çok kısıtlı olduğundan bana sadece bir aile önerebileceklerini söyleyip Kanada'lı ailenin profilini benimle paylaştılar. 3 kişilik bir aileydi. Anne, baba ve benim yaşlarda bir kız. Referans olarak da geçen sene o ailenin yanında kalmış Meral adında bir Türk kız öğrenciyi koymuşlardı. İletişim bilgilerinden Meral'e ulaşamadım, ama sanki ulaşmış gibi aileme anlatıp, Meral'in onlardan çok memnun kaldığını söyledim. Kanada'lı ailenin profilini zaten ailemle paylaşmıştım. Ailemi de zar zor ikna edip hayalime kavuşmak için uçakla Kanada'nın yolunu tuttum. 20 yaşında ilk kez yurt dışına çıkıp, bilmediğim tanımadığım insanların arasında 6 ay yaşayacaktım...

Toronto havalimanında kızları Emma ile birlikte beni çok sıcak karşıladılar. Akşam hep birlikte güzel bir yemek yedik. Bu arada benim sevdiğim yemeklerin ve varsa alerjik olduğum besinlerin tam listesi paylaşılmıştı. Aile çok hoştu, birbirleriyle çok samimilerdi, hemde aşırı derecede. Emma'nın annesi ve babası bizim yanımızda sürekli öpüşüp koklaşıyor ve bundan çekinmiyorlardı. (Şimdi hoşuma da gitmiyor değildi yani, ne güzel rahatlar diyordum. Gerçi ben de İzmir'de rahattım, ilk seksimi lisedeyken yaşamış ve kızlığımı kaybetmiştim. Ailem de çok baskıcı değildi, rahat büyüdüm. İstanbul'a taşınınca ise seks konusunda Oral ve Anal dahil tüm tabularımı yıkmış, hatta okuldan iki erkek arkadaşımla 3'lü seks bile yapmıştım.)

Kanada'da ilk haftam aileye ısınmakla ve okula alışmamla geçmişti. Emma ile de çok samimi olduk. Emma bana daha önce Meral ile yaptıkları şeylerden bahsediyor, onunla çekilmiş fotolarını gösteriyordu. Bir akşam bana, "Meral çok azgın biriydi, sürekli seks istiyordu, sen de öyle misin?" diye sordu. Ben de gülerek, "Elbette yani, Kanada'ya niye geldim sanıyorsun?" diye cevap verdim. Amaçlarımdan biriydi yabancı erkeklerle seks yapmak. Emma, "Tam yerine geldin o zaman, Kanada'da seks çok doğal bir şey, zaten bizimkileri duyuyorsundur!" dedi. Ben de, "Evet, duymamak imkansız!" dedim. Çünkü babası ve annesi hemen hemen her gece sikişiyor ve sesleri evin her yerinden duyuluyordu, dedim ya hiç çekinmiyorlardı.

Emma, "Seni güzel ortamlara götürürüm, hatta gel bu akşam çıkalım!" deyince, benim aklıma hep filmlerde gördüğümüz havuzlu partiler falan geldi, ama yanılmışım. Bu partiler heryerde olmayıp, birkaç öğrenci şehrinde polisten izin alarak falan yapılıyormuş, yani hiç filmlerde göründüğü gibi değilmiş. Akşam Emma ile bar gibi bir yere gittik. Orada biraz takıldık, birer duble içtik, ama ortam sarmadı ve çıktık. Birkaç barı daha gezdik, ama haftaiçi olduğundan o mekanlarda da pek hareket yoktu.

"Ne yapalım, eve mi gitsek?" dedim. Emma, "Şimdi evde de yalnızlıktan canımız sıkılır, bu akşam annemle babamın Swinger günü, Clübe gitmişlerdir!" deyince ben bu rahatlıklarına birkez daha şaşırmıştım. Annesi babası düzenli olarak ayda bir gün Eş değiştirme yapıyor, bunu Emma da biliyor ve gayet normal karşılıyordu. Emma, "Marketten içki alıp amcamlara gidelim, teyzemin oğlunu da oraya çağırırım, orada Board Game oynarız!" dedi. Telefonla iki kısa görüşme yaptı. Marketten aldığımız içkilerle amcasının evine gittik.

Amcası Albert ve yengesi Ava ile daha önce tanışmıştık zaten. Bu arada Ava çok güzel, yaşına göre çok diri bir kadındı ve çok sexy giyiniyordu. Ama teyzesinin oğlu Steve'i ilk defa görüyordum, bizim yaşlarda, hafiften yakışıklı biriydi. İçkilerimizi içerken masaya Board Game kuruldu. Oturduk oyunun başına ve hayatım boyunca unutamayacağım o oyunu oynamaya başladık. Biraz farklı bir oyundu, yani monopoli desem değil, kızma birader desem değil, değişik bir oyundu, zaten oyunu öğrenene kadar çok kaybettim. Ava, "Bu böyle zevk vermiyor, kaybedene ceza verelim!" dedi. Herkes kabul etti.

Oyun ilerledikçe sanki bilerek herkes sırayla kaybetmeye başladı. Cezalar ilk başlarda basitti, ya içki içiyoruz, ya da bir meyve yiyoruz falan. Oyun ilerledikçe içkiden dolayı herkes daha gevşemiş ve cezaları daha da ilerletmiştik. Emma kaybedince amcası ona ceza verecekti ve tişörtünü çıkarmasını istedi. Herkes güldü. Tabii ben ilk başta amcası şaka yapıyor sandım, ama Emma tişörtünü çıkardı ve sütyenle kaldı. Ben ne oluyoruz ya triplerine girmek üzereydim ki, o anki şaşkınlıktan o turu kaybettim. Bana da cezayı Emma verecekti. "Sen de çıkar tişörtünü!" deyince, ben, "Olmaz, yapamam!" dedim. Hep birlikte, "Oyun bozanlık yok ama!" diyerek tişörtümü çıkarttırmayı başardılar. Ben de aynı Emma gibi sütyenle kalmıştım...

Sırasıyla Albert, Ava ve Steve de kaybedince, bizler de onlara aynı cezaları verdik tabii. Şimdi Ava da sütyenle, Albert ve Steve de üstsüzdü. Ben artık oyunu bitiririz diye düşünürken, Ava içeri gidip başka bir oyun kutusu getirdi ve "Biraz ciddiye dönelim!" dedi. Getirdiği oyunu yere, halının üzerine kurdu. Bildiğin erotik shoplarda satılabilecek tarzda bir oyundu. Aynı rulet gibi, yuvarlak bir çemberin üzerinde farklı cezalar, ki bunların içinde soyunmaktan tutun öpüşmeye kadar vardı. Geneli, bir parça kıyafet çıkar ve öp'ten oluşan cezaların dışında yararına olan şeyler de vardı, 1 ceza engelle veya istediğin kişiye istediğin cezayı ver gibi. Ben bu oyunu oynamak istemediğimi söyledim. Ama çok ısrarcı oldular ve bu tür oyunların normal olduğunu, yetişkin bir genç kız olduğumu falan söyleyip ikna ettiler.

Halının üzerine herkes bağdaş kurup oturdu ve başladık oynamaya. İlk Albert çevirdi ve ona öpme cezası geldi. Ben ilkin ceza sanıyordum, meğer ödül imiş. Oyundaki istediği kişiyi öpebilme ödülü. Tabii ki de karısı Ava'yı öptü, ama ne öpme, yediler birbirlerini, 2-3 dakika sürdü yani. Onlar öpüşürken sıra Emma'ya geldi ve ona ceza olarak üstündeki ilk şeyi çıkar geldi. Zaten sütyenle idi ve onu çıkarınca memeleri serbest kaldı. İnanamıyordum, nasıl bir rahatlık derken sıra bana geldi. Korkarak çevirdim ve yanındaki kişiyi öp çıktı. Şimdi bir yanımda Albert diğer yanımda Emma vardı. Albert buna çok sevinmiş, gülerek gel gel yapsa da, ben Emma'yı yanağından öpmeyi tercih ettim. Ama herkes itiraz edip, "Olmaz, dudaktan öpeceksin!" deyince, Emma'nın dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum. Emma, "Öyle değil!" diyerek dudaklarıma yumuldu ve resmen dilini ağzımın içine sokup, dudaklarımı emerek uzunca öptü. Ben tabii şoklardayım. Aynı zamanda içkilerin etkisinden dolayı da nerdeyse altıma işeyecektim.

Lavoboya gittim bir geldim ki, oyun bir tur dönmüş ve bu turda Steve'e bir cezadan kurtulma, Ava'ya kıyafet çıkarma cezası gelmiş ve sütyenini çıkarmış. Albert de kıyafet çıkarma cezası alınca şortunu çıkardı ve külotla kaldı. Külotla olmasına rağmen kalkmış olan siki çok belli oluyordu. Emma'ya yanındaki kişiyi öp cezası gelince, Emma diğer yanında oturan Steve'in dudaklarına yapıştı. Ben yine şok içerisinde onları izlerden, Albert, "Hadi çevir!" diyerek beni dürttü, ama mememi dürtmüştü. Ben çevirdim ve kıyafet çıkar cezası geldi. İlk başta pantolonumu çıkarmak istediysem de sütyenimi çıkartmamı istediler. Az çok bu oyunun sonu nereye gidecek anlamıştım, zaten Steve'i de gözüme kestirmiştim. Çok uzatmadan sütyenimi çıkartınca herkesin gözleri memelerimdeydi. Albert, "Hmmm, çok güzel!" dedi. Steve ise bakmaya doyamıyordu. Ben iyice azmıştım, zaten yanı başımda Albert'in siki külotuna rağmen kocaman duruyor, ara ara kaçamak bakışlar atıyordum.

Sıra Steve'e geldi ve istediğin kişiye istediğin cezayı ver çıktı. Zaten bu ödülden çemberde 1 adet vardı. Bana dönüp baktı ve "Seda..." diyerek başlayınca ben (Eyvah şimdi yandım!) diye düşündüm, ama devamında, "Emma'yı tamamen soy!" dedi. Biraz rahatlamıştım, sonuçta bana da tamamen soyun diyebilirdi. Emma ayağa kalktı, ben de önce pantolonunu indirip çıkardım. Altına tanga giymişti. Steve, "Hepsini!" dedi. Ben tangasını da indirip çıkarınca Emma tamamen çıplak kalmıştı. Biliyordum ki bir şekilde bana da sıra gelecekti ve az çok bu fikre kendimi hazırlıyordum. Zaten eğlenmeye gelmişim, niyetim de vardı seks yapmaya, Steve de fena değildi.

Ava biraz yorgun olduğunu söyleyerek koltuğa geçip oturdu. Albert çevirdi ve kıyafet çıkart geldi. Külotunu çıkarınca ben sürekli kaçamak bakışlar attığım sikine bakakaldım. Bunu fark eden Albert gülünce çok utandım. Sıra bana gelince çevirdim ve pass geldi, yani bir cezayı kurtaracaktım. Emma çevirdi ve istediğin kişiye bir yerini öptür, bu ilk kez gelmişti. Benden götünü öpmemi istedi. Ben artık itiraz etmiyordum. Önümde domalınca götü kabak gibi ortaya çıktı, resmen sikiş domalmasıydı. Götünün yanağına küçük bir öpücük kondurdum, ama kabul etmedi. Ben, "Öptüm ya?" deyince, "Orasını değil kızım, göt deliğimi öpeceksin!" dedi. Ben, "Yok artık, olmaz, imkansız, başka bir yer söyle öpeyim!" deyince, "O zaman amımı öp!" deyip kalktı, tepeme dikildi. Buna itiraz edemedim, sonuçta göt deliğini öpmekten iyidir diye düşündüm. "Tamam, öpeyim!" deyip dudaklarımı yaklaştırdığımda eliyle kafamı yönlendirip klitorisini öptürdü bana. İnanamıyordum, ilk defa bir kızın klitorisini öpmüştüm.

Sıra Steve'e geldi. Ona kıyafet çıkart cezası gelince sevinmiştim. Çünkü oyunun sonunda onunla sikişmeye kararlıydım, yani Emma teyzesinin oğluyla yada amcası ile sikişecek değildi ya! Steve pantolunun altına külot giymediğinden tamamen çıplak oldu. Kalkmış siki Albert'in sikinden bile iri idi, görünce resmen yutkundum. Albert çevirdi ve ona yanındakini öp gelince beni öpmesi gerekiyordu. Babam yaşındaki adamla öpüşmek çok tuhaf olacaktı, o yüzden cezayı geç kartımı kullandım. Albert buna çok bozuldu. Sıra bana gelince kıyafet çıkart geldi ve ben de pantolonumu çıkarıp sadece külotumla kaldım. Steve, "Bence onu da çıkart, bak herkes çıplak!" dedi. O ara gözlerim Ava'ya gitti ve onun da koltukta tamamen çıplak oturduğunu görünce, "Okey!" deyip çıkarttım ve çırıl çıplak kaldım.

Bu arada kafamda eş dağılımı yapıyordum, benim düşünceme göre Albert Ava ile sikişecek, ben Steve ile ve Emma boşta kalacaktı. Emma'ya sıra gelince, şans ya, istediğin kişiye istediğin cezayı ver çıktı. Bana dönüp, "Oyun bitene kadar elini amcamın sikinde tutacaksın!" dedi. "Nasıl ya? Yapamam, olmaz, başka birşey iste!" falan dedim. Yapacaksın yapmam söz dalaşı başladı aramızda. En son ben, "Bari Steve'in sikini tutayım!" dedim. Ama ikna edemedim ve babam yaşındaki adamın sikine elimi uzatıp tuttum. Çok sıkı tutmuyordum, ama Albert eliyle iyice bastırıp avcumun içine yerleştirdi sikini. Ben elimi hiç kıpırdatmadan öylece tutuyordum. Sıra Steve'e geldi ve ona öp çıktı, o da Emma'nın dudaklarına yapışınca ben çok sinirlendim. Emma ve Steve resmen yiyişmeye başlayınca daha da sinirlendim. O sinirle farkına varmadan Albert'in sikini sıkıp sıkıp bırakıyormuşum ki, Albert, "Yavaş yavaş yap!" dedi. Azmışım zaten, birde Emma ile Steve karşımda yiyişiyorlar, nazikçe başladım Albert'in sikini sıvazlamaya. Albert de yavaştan bacaklarımı okşamaya başlayınca, ben de ne olacaksa olsun artık diye düşünüp beni okşamasına ses çıkarmadım.

Sıra Albert'e geldi, çevirdi, öp geldi. Ben de, "Tamam!" deyip döndüm, Albert yapıştı dudaklarıma. Beni öyle bir öpüyor ki anlatamam, bu kadar iyi öpüşebilen birine daha denk gelmedim. Zaten oyun boyun bitti artık. 50 küsür yaşındaki adam beni yatırmış yere, dudaklarımı ısırırcasına öpüyor, oradan boynuma memelerime iniyordu. Kafamı yan çevirdiğimde Emma'yı Steve'e sakso yaparken gördüm. Ava da elini amına atmış, amını okşayarak bizi izliyordu. Tam o sırada Albert amıma yumuldu ve beni benden aldı. Bir süre amımı yaladıktan sonra Albert'i yere uzandırıp sikini ağzıma aldım ve sakso çekmeye başladım...

Steve Emma'yı domaltmış ve sikmeye başlamıştı. Ben de sakso sonrası Albert'in üstüne çıkıp sikini amıma aldım ve üstünde zıplamaya başladım. Yaşına göre Albert'in performansı süperdi. Sonra Albert beni altına aldı, şevişerek emişerek sikişmeye devam ettik. Telefonum çalıyordu, malum saat farkı, Kanada'da gece İzmir'de gündüz, ama açamazdım, çünkü babam yaşında adamın altında sikiliyordum...

Kaç dakika geçti bilmiyorum, ama Emma'nın orgazm çığlığından sonra Steve de boşalmıştı. Ama Albert beni halen sikiyor, durmak bilmiyordu. Ben de ikinci orgazmımı yaşıyor, zevkten havalara uçuyordum. Ava'nın oturduğu koltuktan kalkıp Steve'in inmiş sikine saksoya başlamasıyla olay iyice grup sekse dönmeye başladı. Albert beni domaltıp sikmeye devam etti, arada sırada götüme parmak atıyordu. İstanbul'dayken anal sekse alışmıştım, yani götümü sikmesinde sorun görmüyor hatta istiyordum bile. Duruma bak, Kanada'ya gelirken ne hayaller kuruyordum yani, yaşıyordum da o hayalleri, ama babam yaşındaki adamla!

Karşımda duran Emma bana yanaşıp yüzümü okşamaya başladı. Sonra dudaklarıma eğildi, benden bir onay bekliyor gibiydi. Ben de o onayı vermek için dudaklarımı yanaştırdım ve Emma ile öpüşmeye başladık, tabi pozisyon gereği zor oluyordu. O yüzden Albert beni kollarımdan tutup geri çekti ve yukarı doğru kaldırdı. Emma da artık daha rahat memelerimi okşayarak benimle öpüşüyordu. Az önceki oyundaki öpücükleri saymazsak ilk kez lezbiyen deneyimi yaşıyordum ve zaten bu deneyimi yaşamak da istiyordum...

Çok geçmeden Albert inleyerek amımdan sikini çıkartıp beni çevirince yüzüme boşalmak istediğini anladım. Bu istediğini de ona verecektim. Sikini yüzüme tutup sıvazlarken ağzımı açıp dilimi çıkarttım. İstanbul'da yüzüme birkaç kez boşalmışlardı, ama hiç döl yutmamıştım, merak mı desem o anki refleks mi desem, elimle Albert'in sikini eğip ağzıma soktum ve bütün dölleri ağzımın içine aktı. Kusacak gibi olduysam da hepsini yuttum...

Albert nefes nefese yığıldı koltuğa. Yanındaki koltukta ise Steve ile Ava sikişiyordu. Tamam, Ava da güzel bir kadındı, ama ben kıskanmıştım yani. Emma ile ben yerde uzanmış, birbirimizi elliyor, öpüşüyorduk. Emma başımdan tutup amına yöneltti beni, ben de amını yalamaya başladım. Daha birkaç dakika geçmeden hemen orgazm oluverdi. Uzandığım yerden Albert ile uzun süre bakıştık. Az önce bu adamla deliler gibi sikiştiğime halen inanamıyordum.

Ama sikiş daha yeni başlıyordu. Herkes çok azgındı. Albert Steve ile Ava'yı izleyip sikiyle oynayarak tekrar kaldırma peşindeydi. Benim de orospuluğum tuttu ya, yardımcı olmak için doğruldum ve dizlerimin üstünde durup az önce beni sikerken amımdan akan sulardan ve döllerden yapış yapış olmuş sikini ağzıma alıp saksoya başladım. Siki tamamen sertleşince de kucağına çıkıp oturdum ve amıma alıp zıplamaya başladım. Bu sefer ben onunla öpüşmek için can atarcasına dudaklarına yapıştım...

Bir süre üstünde zıpladıktan sonra yorunlunca kalktım ve yere inip domaldım. Ben Albert sikmeye devam edecek diye beklerken, Steve amıma soktu ve beni sikmeye başladı. Ne ara Ava'yı sikmeyi bırakıp bana döndü anlamadım, ama beni sikiyordu ya, önemli olan buydu. Ben bir güzel domalmış şekilde Steve tarafında sikilirken, baktım ki Ava Emma'ya amını yalatıyordu. Albert kalkıp karşıma geçti ve sikini ağzıma verdi. Aynı İstanbul'daki gibi iki erkek arasındaydım. Ve ikisinin de beni sikmesini çok istiyordum. Onlara, "Her ikinizi de istiyorum!" diyerek Anal seksin de yolunu açtım.

Steve beni bir süre siktikten sonra amımdan çıkıp Albert'e, "Yer değişelim!" dedi ve önüme geldi. Steve'in sikini elime alarak sakso çekerken, Albert arkama geçip götümü yalamaya başladı. Adam tükürük ve diliyle göt deliğimi yalayarak beni benden alıyordu. Zevkten okadar çok inliyordum ki, Steve'e sakso yapamıyordum. Sonunda Albert yalamayı bırakıp sikini dayadı götüme. Deliğim biraz zorlamayla da olsa Albert'in sikini almıştı. Albert götümü biraz sikip götümden çıktı ve beni Steve'in kucağına oturttu. Steve amıma girdi, Albert de tekrar sikini götüme sokunca istediğimi almış, zevk çığlıkları içerisinde hem amımdan hem götümden aynı anda sikiliyordum! Bir 15-20 dakika boyunca bu şekilde beni siktiler ve sırayla üzerime boşaldılar. Ben artık perişan olmuştum. Zaten Ava ile Emma da sızmış halde yerde yatıyorlardı.

En son hatırladığım Albert'in beni kucağına alıp yatak odasına götürdüğü idi. Sabah baş ağrısıyla onun koynunda uyandım. Büyük ihtimalle ben sızmışken bir posta daha sikmiş olacak ki bacak aramda kurumuş döller vardı. Aşağı indiğimde Steve yoktu ve Emma ile Ava yerde sarmaş dolaş uyuyorlardı. Su içip Albert'in koynuna tekrar uzanıp uyudum. Birkaç saat sonra Albert'in beni öperek uyandırmasıyla bir posta daha sikiştik, bu sefer yatakta ve rahatça. Herkes uyanıp kendine gelince, kahvaltı yaptık, benden çok hoşlandıklarını söylediler. Ben de dün geceden çok zevk aldığımı söyleyince herkes sevindi, tabi özellikle de Albert.

Sonraki günlerde fırsat buldukça Albert ile sikişmeye devam ettim. Steve de arada sırada uğruyor, onunla da sikişiyorduk. Ama asıl olay, Emma ve Ava ile yaşadığım lezbiyen ilişkinin çok ilerlemiş olmasıydı, artık sadece amlarını değil, göt deliklerini bile yalıyordum!

astronot
astronot
19 Followers
Please rate this story
The author would appreciate your feedback.
  • COMMENTS
Anonymous
Our Comments Policy is available in the Lit FAQ
Post as:
Anonymous
Share this Story