Ceza

Story Info
A mother decides to punish her daughter. (Turkish)
6.2k words
4
17.4k
4
Share this Story

Font Size

Default Font Size

Font Spacing

Default Font Spacing

Font Face

Default Font Face

Reading Theme

Default Theme (White)
You need to Log In or Sign Up to have your customization saved in your Literotica profile.
PUBLIC BETA

Note: You can change font size, font face, and turn on dark mode by clicking the "A" icon tab in the Story Info Box.

You can temporarily switch back to a Classic Literotica® experience during our ongoing public Beta testing. Please consider leaving feedback on issues you experience or suggest improvements.

Click here
drprozac
drprozac
37 Followers

Osman o Pazartesi yine her hafta olduğu gibi yakın arkadaşı Ahmet'in evine karısı Burcu'yu sikmeye gidiyordu. Hatırlayamadığı kadar uzun süredir haftada iki gün Ahmet'in işte olduğu saatlerde karısını sikmeye gidiyordu.

Bugün de tıpkı diğer günler gibi olacaktı: eve gidecek, Ahmet'in ateşli karısını saatler boyunca hayvan gibi, öldüresiye sikecek, sonra da kendi evine geri dönüp hiçbir şey olmamış gibi Ahmet'lere misafirliğe gitmeye hazırlanacaktı. Burcu'yla bunu çok tahrik edici buluyorlardı. Gündüz Ahmet yokken karısını sikiyor, akşama da onlara aile dostu gibi ev oturmasına gidiyordu. Fakat bilmediği şey Burcu'nun bu sefer onun için farklı planları olduğuydu.

Burcu kapıyı her zamankine benzer bir kılıkta açtı. Uzun, dalgalı siyah saçlarını tepesinde topuz yapmış; dudaklarına da Osman'ın en çok sevdiği bordo rujunu sürmüştü. Bir de altında dantelli beyaz g-stringi vardı. Bunun dışında çırılçıplaktı. Bembeyaz gerdanı, tam Osman'ın sevdiği irilikteki diri göğüsleri, piercing takılı göbek deliği, sütun gibi bacakları ve o minicik emilesi, yalanası, hatta sikilesi ayakları tamamıyla ortadaydı. 40 yaşında olmasına rağmen birçok 20'liğe taş çıkartırdı Burcu; üstelik yataktaki marifetleri de cabası. Beni çıplak karşıladığına göre sabah Ahmet'le işe gitmeden önce sevişmişler diye düşündü Osman ve bu onu heyecanlandırdı. Nedenini bilmese de Burcu'yu kocasından hemen sonra sikmek onu hep tahrik ediyordu.

Tam eğilip dudaklarına yapışacakken Burcu suratında ciddi bir ifadeyle sırtını döndü ve

- Beni takip et. Halletmeni istediğim bir iş var, dedi.

Ahmet de hiçbir şey sormadan onu takip etmeye başladı. Sırtının kıvrımlarını, her adımda sallanan dolgun kalçalarını izleyerek ve siki kalkarak onun peşinden yatak odasına girdi.

İçeri girdiğinde gördüğü karşısında şok olmuştu. Burcu'nun kızı Ceyda yatağın yanında ayakta duruyordu. Üzerinde sadece beyaz transparan bir gecelik, altında da amının ıslak dudaklarını tam olarak kapatmayan bir külot vardı. Elleri arkadan bağlanmış öylece onların gelmesini bekliyordu orada. Dipdiri, gencecik memeleri ve şişmiş uçları geceliğin içinden görülüyordu. Osman'ın aklı başından gitmişti. Ahmet'le Burcu'nun 21 yaşındaki kızlarını ilk gördüğü andan itibaren sikmek istemişti; ama bunun olanaklı olabileceğini hiç düşünmemişti. Bugün bu hayali gerçek olacaktı anlaşılan.

- Geçen gün alışverişten döndüğümde salonda Ceyda'yı kapıcımız Muarrem Efendiyle sevişirken yakaladım. Sanki ben yarakları onunla paylaşmıyormuşum gibi arkamdan iş çeviriyordu.

Burcu'nun kocasını sadece kendisiyle aldatmadığını; aynı zamanda kapıcı ve apartmandaki birkaç komşuyla da sikiştiğini, hatta bazen aynı anda sikiştiğini zaten biliyordu. Ama onu şaşırtan annesinin kızıyla yarak paylaşması meselesi olmuştu. Ana-kız başka adamlarla mı sevişiyorlardı? Eğer öyleyse onun niye haberi yoktu ve neden onunla sevişmemişlerdi? Gerçi bugün son dediği gerçekleşecek gibi duruyordu.

- Zaten karşı komşu Faik Bey ve Muarrem Efendiyle sevişirken yanıma onu da alıyorum artık. Ama hanımefendiye yetmemiş herhalde ki Muarrem Efendiyle arkamdan sevişiyor. Adamcağız da yazık kızı memnun edecem de bahşiş alacam diye her dediğini yapıyor.

Ohh bi de adama bahşiş mi veriyorlar diye düşündü. Gerçi Burcu'nun bu konuşmasının tamamen önceden hazırlanmış bir mizansen olduğu belliydi; ama rolünü oynarkenki ciddiyeti takdir edilesiydi. Bu arada Burcu'yla birlikte başka adamlarla seviştiklerini de kesin olarak öğrenmiş oluyordu. İçinde birazdan o şanslıların arasına gireceğine dair bir his vardı.

- Şimdi Osman Abisi benim senden istediğim şey bu orospuyu cezalandırman. Bunu asla unutamayacağı gibi sik de annesinin arkasından iş çevirmek neymiş anlasın. Bacakları tutmayana kadar sik. İşin bittiğinde kıçının üstüne oturamasın. Hadi aslanım bunu yapsan yapsan sen yaparsın.

Gerçekten de Osman tek başına böyle bir kızı ayakta duramayacak hale gelene kadar sikebilirdi, ki daha önce de yapmıştı. Siki yaklaşık 25 santim uzunluğundaydı; ama fazla kalın değildi. Sikinin ince ve uzun olması ona anal seks yaparken büyük kolaylık sağlıyordu. Kalın olmadığı için canlarını çok fazla yakmadan hepsini köküne kadar kadınların götlerine sokmayı başarabiliyordu. Ama onun bu iş için biçilmiş kaftan olmasının esas sebebi sikinin ebatları değil, dayanıklılığı ve gücüydü. Gerçekten de bir dönem ağırlık çalışmış ve hala düzenli spor yapan birisi olarak taşı sıksa suyunu çıkarırdı. Siktiği kadınlar da bu gücünden kendi paylarına düşeni alıyorlardı. En önemlisi de siki bir kalktıktan sonra art arda en az iki posta dayanırdı. Bu sayede bir kadını bir seferde defalarce kez sikebilir ve bulutların üzerine çıkarabilirdi.

Burcu'nun konuşması bittiğinde Osman'ın şaşkınlığı geçmiş ve rolünü benimseyip oynamaya karar vermişti. Herkesin bir rolü vardı: Ceyda cezalandırılması gereken suçlu, Osman onun cezalandırıcısı, Burcu ise hepsinin efendisiydi. Osman rolü gereği sert olması gerektiğini biliyordu ve bunda herhangi bir sorun görmüyordu. Zaten kadınları vahşice sikmeyi oldum olası severdi. Üstelik bu tek taraflı değildi herhalde ki bugüne kadar hayatına giren her kadın onunla seks yapmaya bayılmıştı.

Kimsenin beklemediği bir hız ve şiddetle Ceyda'nın saçlarına asıldı. Saçları beline kadar uzundu. Tam isteğim gibi, dedi kendi kendine; bir taraftan sikerken bir taraftan saçlarına asılırım. O saçlarını çekince kız elinde olmadan hafif bir çığlık attı. Bunun üzerine

- Sus orospu! diye bağırıp suratına sert bir tokat attı.

Yediği tokattan sesi soluğu kesilince saçından tutarak yatağa sırtüstü fırlattı. Elleri arkadan kelepçeyle bağlı, çaresiz bir şekilde yatakta kıvranan kızın gözlerinde büyük bir iştah ve istek vardı. Geceliği açılmış, göbeği ortaya çıkmıştı. Osman yatağın üstüne çıkarak kıza eğildi ve tek hamlede kızın geceliğini yırtıp attı. Külotundan da aynı şekilde kurtulduktan sonra kız önünde çırılçıplaktı. Dikkatini klitorisindeki halka şeklindeki piercing çekti. Bunlar ailece seks manyağı, diye düşündü ister istemez.

Terden sırılsıklam ve yapış yapış olmuş memelerine yumuldu. Önce hoyratça sıkıp okşadıktan sonra ikisini de tek tek yalamaya ve ısırmaya başladı. Bir süre bu şekilde kızı altında kıvrandırdıktan sonra pürüzsüz, traşlanmış kasıklarına indi. Amından gelen koku baş döndürücüydü. Diliyle klitorisi ve oradaki piercingle biraz oynadıktan sonra ağzını amına dayayıp emmeye başladı. Kız boşalmanın eşiğindeydi ve onun vantuz gibi ağzına dayanamayarak boşalmaya başladı. Osman da ağzını hiç çekmeden bütün zevk sularını içti. Kızın boşalması durunca kafasını kaldırıp orta parmağı ve yüzük parmağını amına soktu. Hafif hafif sokup çıkarıyor ve elini büyük bir şiddetle titretiyordu. Tanıdığı hiçbir kadın bu harekete karşı koyamamıştı. Nitekim Ceyda'nın durumu da çok farklı olmadı.

Kısa süre sonra tekrar boşalmaya başladı. Bu yaşadığı hiçbir şeye benzemiyordu. Sarsıla sarsıla boşalıyor, biri bittikten sonra tekrar orgazm oluyordu. Hatta artık boşalırken am suları fıskiye gibi fışkırıyor, Osman'ın üstünü ıslatıyordu. Hayatında böyle bir orgazm yaşamamıştı. Onun bildiği sadece erkeklerin boşalırken sıvılarını fışkırtabileceğiydi; ama oluyordu işte, tıpkı bir erkeğin onun üstüne boşalması gibi o da Osman'ın üstüne boşalıyordu.

Yaklaşık beş dakika kadar devam ettikten sonra elini Ceyda'nın amından çıkardı. Genelde bu kadar uzun süre yapmazdı bunu; ama bu seferki farklı bir durumdu, Ceyda'nın ayaklarını mutlaka yerden kesmeli ve Burcu'nun güvenini boşa çıkarmamalıydı. Gerçi Burcu'nun dediği "ayakları tutmama" durumuna neredeyse şimdiden ulaşmışlardı; en az 3-4 kere orgazm olmuş ve bayılacak hale gelmişti. Ama Osman daha cezalandırmasına daha başlamamıştı bile.

Yataktan kalkıp tişörtünü ve pantolonunu çabucak çıkardı. İçine don giymediği için kazık gibi olmuş siki bir anda ortaya çıkmıştı. Onun o muhteşem sikini görünce Ceyda'nın gözleri fal taşı gibi açılmıştı; hayatında gördüğü en büyük sikti. Aynı zamanda içini büyük bir merak ve istek kaplamıştı. Farkında olmadan diliyle dudaklarını yaladı.

Bu hareketi Osman'ı iyice tahrik etmişti. Büyük bir çabuklukla yatağın üzerine çıkıp dizlerinin üzerinde kızın suratına yaklaştı. Şimdi o kocaman siki neredeyse burnunun dibindeydi; sikinin üzerinde kızın nefesini hissediyordu. Hiç vakit kaybetmeden saçlarına yapışıp kafasını sikine doğru kaldırdı ve kasıklarına doğru yapıştırdı. Sikinin sadece yarısı girmişti kızın küçücük ağzına. Bu halde saçından tutup kafasını ileri geri hareket ettiriyordu. Ama bu pozisyondan pek memnun kalmamıştı; ne kendisi ne de kız rahattı böyle. Gerçi kızın rahat olup olmaması önemli değildi; ne de olsa o cezası ne olursa olsun katlanacaktı. Tabi bir taraftan da kızı ne kadar sert sikerse, ne kadar zorlarsa; onun o kadar hoşuna gideceğinin farkındaydı.

Önce kızın üzerinden kalktı sonra da yataktan indi. Bacaklarından tutup yatağın biraz aşağısına çekti. Şimdi kafası yatağın ortasına denk geliyordu. Başının altına bir yastık koyup biraz yükseltti. Daha sonra tekrar yatağın üzerine çıkıp kasıkları kafasının hizasına gelecek şekilde kızın üzerine eğildi. Bir taraftan da karyolanın baş kısmına elleriyle tutunmuş oradan destek alıyordu. Bu pozisyonda şınav çeker gibi sikini iştahla açılmış o sıcacık, daracık ağza sokup çıkarmaya başladı. Bu şekilde sikinin tamamına yakınını kızın boğazına sokabiliyordu. Tabi bu kızın öğürmesine yol açıyordu; ama bu Osman'ın sorunu değildi. O, giderek hızlanan hareketlerle kızın ağzını sikiyordu.

Ceyda nefes almakta zorlanıyordu, ağzından sürekli akan salyalarla boğulmak üzereydi. Ağzının sikilmesi aslında hoşuna giderdi; ama bu sefer bunun bir an önce bitmesini, Osman'ın onu normal bir şekilde sikmesini istiyordu. Tabi eğer Osman herhangi birini "normal" sikilebilirse... Şansına bu sikiş fazla sürmedi, bütün bu yaşadıklarından oldukça etkilenen Osman son bir hareketle sikini ağzına dibine kadar sokarak boşalmaya başladı. Alev gibi sıcak döllerin çoğu direk midesine doğru gidiyordu, yine de az bir kısmı ağzının kenarlarından taşmıştı.

Bu ön-boşalma faslı bitince Osman esas sikiş için üzerinden kalktı. Genelde çabuk ve küçük bir boşalmadan sonra asıl orgazmını yaşardı. Gerçekten de Ceyda'nın üzerinden kalktığında siki milim inmemişti. Bunu görünce kız hayretler içerisin kaldı; kırk yıl düşünse böyle bir şey olabileceği aklına gelmezdi. Bugüne kadar seviştiği herkesin siki boşaldıktan sonra inmeye başlamış, yeniden kalkmaları için vakit gerekmişti. Ama unutmamalıydı ki bu erkeklerin hiçbiri bu adam değildi.

Osman'ın - Yut onları orospu! Komutunu duyar duymaz ağzının içinde kalan spermleri yuttu. Daha sonra Osman kafasının altındaki yastığı çekip kenara attı ve kızı da belinden tuttuğu gibi yüzükoyun çevirdi. Daha sonra yastığı göbeğinin altına koyarak kıçının havaya kalkmasını sağladı. Götünü sikecekti, sadece götünü. Her ne kadar o alev alev yanan enfes amı da sikmek istese de önceliği kızı cezalandırmaktı; rolüne uygun davranmalıydı.

Ortalığa bakınırken Burcu'nun bu iş için yatağın kenarına koyarak hazır ettiği kayganlaştırıcıyı gördü. Hemen alıp avucuna bolca sıkıp diğer elinin parmaklarına iyice sürdü. İyice kayganlaşan parmaklarını teker teker götüne sokup çıkarmaya başladı. Götü büyük ölçüde dardı, herhalde oradan fazla sikilmemişti. Az bir uğraştan sonra artık üç parmağını rahatça sokup çıkarabiliyordu bu enfes göte. Bunun üzerine avucuna bolca kayganlaştırıcı sıkıp sikine iyice yedirdi. Bu kadar fazla kullanmasının sebebi kızın canının acımasını önlemek değil, bir hamlede sikinin hepsini sokabilmek içindi. Oldukça iddialı bir denemeydi bu; o kadar uzun bir siki, bakire sayılabilecek bir göte ilk seferde tamamen sokabilmek pek kolay olmazdı. Ama o bunu kafasına koymuştu; bugün kendini sertlikte aşmaya niyetliydi.

Bu düşüncelerle kızın üzerine biraz eğilip sikinin başını onu heyecanla bekleyen göt deliğine dayadı. Bir eliyle sikini kökünden tutarken diğeriyle de kalçalarını iki yana ayırmaya çalışıyordu. En sonunda derin bir nefes alıp sikini tüm gücüyle kızın götüne soktu. Sürdüğü kayganlaştırıcılar onun güçlü darbesiyle birleşince işe yaramış, taşakları kızın vıcık vıcık am dudaklarıyla birleşmişti. O kadar şiddetli bir darbeydi ki kız resmen yatağın içine bir 30 santim gömülmüştü. Acı dolu çığlığı yorganın içinde boğulmuş olmasına rağmen yine de odayı çınlatmıştı.

Adamın, o eşek siki gibi sikin hepsini götüne bir seferde gömeceğini hiç düşünmemişti. Bunu yapmamasının sebebi Ceyda'yı düşünmesi değil, yapamayacak olmasıydı. Ama büyük bir hırsla saplamıştı sikini, sanki ondan intikam alır gibi. Neye uğradığını şaşırmıştı, ağzını sikerken götünden sikilmeyi tercih ederdi. Fakat bu ilk darbede tercihinin doğruluğundan şüphe etti. Gerçi yapabileceği hiçbir şey yoktu, sadece adamın altında çaresizce duruyordu. Annesiyle birlikte ona ne isterseler yapacaklardı. Bu ise aslında ne kadar korkutucu duruyor olursa olsun Ceyda'yı acayip tahrik ediyordu. Hayatında hep böyle sikilmek istemişti: tecavüze uğrar gibi!

Normalde Osman sikinin tamamını soktuktan sonra kadının götünün alışabilmesi, böylece de en az onun kadar zevk alabilmesi için hareket etmeden bir süre beklerdi. Ama bu sefer diğerlerinden daha farklıydı. Kafasını elleriyle yatağa bastırırken hırsla sikmeye başladı o sikinin etrafını kadifemsi duvarlarıyla saran götü. Her seferinde sikini yarısına kadar çıkarıp tekrar sokuyor, nefes nefese hayvani bir şekilde sikiyordu kızı. Oda kızın boğuk çığlıkları ve her sokuşunda amına çarpan taşaklarının çıkardığı seslerle dolmuştu. Bu inanılmaz tempolu ve vahşi sikiş kızı acayip hırpalıyordu. Bu ise Osman'ın aldığı zevkin artmasına neden oluyordu.

15 dakika kadar böyle siktikten sonra boşalmak üzere olduğunu farkedip kızın götünden çıktı ve kızı arkasında bileklerinden kelepçelenmiş duran kollarından tutup yataktan kaldırdı. Kendisi biraz geri çekildi ve kızı da yatağın kenarına yere oturtup sırtını yatağa dayadı. Kız ter su içinde kalmış ve soluk soluğa Osman'ın sıvazladığı sikinden fışkıracak spermleri bekliyordu. Fazla beklemesine gerek kalmadı ve sanki biraz önce boşalmamışcasına koyu kıvamlı döllerin ilk partisi büyük bir tazyikle yanağına çarptı. İkincisi kapatmaya fırsat bulamadığı gözünün içine, üçüncüsü saçlarının üzerine, dördüncüsü ve beşincisi çenesine, altıncısı ve yedincisi de memelerine geldi. En sonunda biraz daha yaklaşıp sikini dibinden başına kadar sıvazlayıp son döl damlasını da alnına sürdü.

Ceyda bu sikişin ve döl banyosunun etkisinden kurtulamamışken Osman onu tekrar kollarından tutup yatağa fırlattı. Bu sırada Ceyda onun sikinin hala dimdik olduğunu görüp şok geçirdi. Adam tam bir sikiş makinesiydi! Yatağa çıkıp dizlerinin altından tuttuğu bacaklarını havaya kaldırdı. Bir eliyle iki ayak bileğini birden tutup diğer eliyle de sikini götüne yerleştiriyordu.

Şimdi ağır ağır sikiyordu kızı. Öncekinden de daha sert bir sikiş için temposunu düşürüp güç toplamaya çalışıyordu. Artık kızın götü de alışmış, tempoyla uyumlu bir şekilde inliyordu. Yeterince dinlendiğini düşündüğünde kızın bacaklarını aniden iki yana açtı. O kadar sert yapmıştı ki bunu kız acıdan çığlık attı. Bu pozisyonda hızlanmaya başladı; o hızlandıkça kızın yumuşak inlemeleri kulak tırmalayan çığlıklara dönüşüyordu. Daha sonra kızın bacaklarını diz kapakları memelerine yapışacak şekilde bastırıp kızın üzerine abandı. Şimdi onu hızla sikmekle kalmıyor, vücudunun ağırlığıyla da eziyordu.

Kız her darbede sikiyle birlikte gövdesini de hissediyor, nefesi kesiliyordu. Çığlık atacak hali bile kalmamıştı. Hunharca sikiliyordu. Ve Osman'ın onun suratına o kadar yakın olmasına rağmen onu öpmeye teşebbüs etmeyişi orada sadece sikilmek için var olduğunu hissetmesine yol açıyordu. Bu ise onu inanılmaz tahrik ediyordu. Daha fazla dayanamayıp orgazm olmaya başladı. O boşalırken daralan götü içine girip çıkan siki sıkı sıkıya kavrıyor; çıkarken oluşan vakum etkisini arttırıyordu. Böylece Osman sikini her geri çektiğinde Ceyda'nın içi tam anlamıyla boşalıyordu. Yaşadığı haz o kadar yoğundu ki bir daha boşalmaya başladı, o bitince bir daha, bir daha... artık art arda boşalıyordu.

Ceyda'nın altında art arda orgazm olması Osman'ın hızını daha da arttırmasına neden olmuştu. Sürekli daralan götü sikini sımsıkı kavrıyor dışarı bırakmıyordu. Ama o buna rağmen temposunu arttırarak sikmeyi sürdürüyordu.

Bu pozisyonda Ceyda'yı yeterince haşat ettiğine karar verince Osman üzerinden kalktı. Baygın gözlerle ona bakan kızı belinden tuttuğu gibi yatakta ters çevirdi ve elleriyle dizlerinin üstünde durmasını sağladı. Daha sonra omuzlarından yatağa doğru bastırarak sadece kıçını havada bıraktı. Yatağın üzerine çıkıp hafif yan dönerek bir ayağıyla kızın kafasına bastırır şekilde sikini götüne sapladı. Büyük bir güçle sikiyor, kızı resmen yatağa çiviliyordu.

Ceyda bırak böyle bir pozisyonda sikilmeyi böyle bir pozisyonun mümkün olabileceğini bile bilmiyordu. Ama oluyordu işte; bu hayvan herif onu bu şekilde aşağılık bir orospu gibi sikiyordu. Çığlık atmayı bırak, nefes almayı zor başarıyordu ve bu aşağılayıcı durum onu yine tahrik ediyordu.

Osman daha sonra sikini kızın götünden çıkarıp ayağını kafasından çekti ve böylece kız rahat rahat nefes alabildi. Daha sonra sikini dibinden hafif eğerek kızın götüne bir hamlede gömdü. Sonra tamamen çıkardı ve yine dibine kadar sapladı. Her seferinde kızın çığlığı kulaklarını çınlatıyordu. Bundan da hayvani bir zevk alıyordu. Bunu böyle yaklaşık 10 kere yaptıktan sonra kızı normal sikmeye başladı. Hızla, bütün gücüyle sikiyor; kızı altında inletiyordu. Bir trombolinin üzerinde gibiydiler her darbede iyice yatağın içine gömülüp daha sonra tekrar yukarı doğru çıkıyorlardı. Ve darbeler o kadar sertti ki; kız her seferinde yatağın altındaki tahta bazaya kafasını çarpıyordu. Bir eliyle kızın ellerindeki kelepçenin zincirine asılmış diğer eliyle de kalçalarına şaplak atıyordu. O kadar şiddetli vuruyordu ki iki seferden sonra kızın o süt beyazı kalçaları kıpkırmızı olmuştu.

Bu şekilde değersiz bir et parçasıymışçasına, ne istediği önemsenmeden ve hatta sırf canı yansın diye sikilmek çok aşağılayıcıydı. Üç kuruşluk orospular bile daha fazla saygı görürdü. Ama bu aşağılanma ve insan yerine konmama durumu onun acayip hoşuna gitmişti. Hayatında daha önce hiç böyle hissetmemişti. Ne biçim bir sikiş, ne biçim bir adamdı bu böyle? Kafasında bu düşünceler, götünde de gördüğü en büyük sikle daha fazla dayanamadı ve boşalmaya başladı. Sabahtan beri her boşalması hayatının en şiddetli boşalması olmuştu neredeyse ve bu onlardan da daha şiddetliydi.

Kızın iyice daralan götü sikini resmen sağıyordu. Başkası olsa hemen boşalırdı herhalde; ama Osman boşalmamak için herhangi bir çabada bulunmadığı gibi hızını da arttırmasına rağmen onu bu şekilde bir 15 dakika daha sikti. En sonunda sikini köküne kadar saplayıp boşalmaya başladı. Art arda fışkıran döller durduktan sonra sikini ucunda son bir döl damlasıyla birlikte çıkardı ve kızın üzerinden kalktı.

O bırakınca Ceyda yatağın üstünde yana devrildi. Kıpırdayacak hali kalmamıştı ve götünden sızan Osman'ın döllerinin yatağa döküldüğünü hissediyordu. En sonunda onu kollarından tutup yere fırlattı Osman. Kendi başına kalkamayacağını anlayınca da yine kollarından tutarak ayağa kaldırdı. Ama başı çok dönüyordu ve yaşadıklarının etkisiyle ayakları tutmaz hale gelmişti. Biraz sendeledikten sonra yere düştü. Elleri arkasında kelepçeli, yüzüstü yere düşmüş, kıpırdayamıyordu. Bu haline kahkahalarla güldüler. En sonunda Burcu ellerindeki kelepçeleri çıkarıp onu banyoya götürdü.

Odaya geri dönünce de Osman'a salona gitmesini, kendisinin Ceyda'yı yıkayıp bir sonraki partiye hazırlayacağını söyledi. Çırılçıplak bir şekilde salona gidip baş köşeye oturan Osman, kendisi için hazırlanmış şeylerden yiyip içerek ve televizyon seyrederek ana kızı beklemeye başladı.

Burcu ile Ceyda kapının ağzındaydılar. Ceyda'nın üzerinde hiçbir şey yoktu; ama elleri yine arkasında kelepçeliydi ve 10-12 santim topuklu sandalet gibi üzeri açık ayakkabılar giymişti. Bu haliyle çok seksiydi ve onu görür görmez Osman'ın siki kalkmaya başlamıştı.

drprozac
drprozac
37 Followers