Sevgilimle Yazlık...

Story Info
Sevgilim ile maceralarımız.
5.6k words
5
1.2k
1
Share this Story

Font Size

Default Font Size

Font Spacing

Default Font Spacing

Font Face

Default Font Face

Reading Theme

Default Theme (White)
You need to Log In or Sign Up to have your customization saved in your Literotica profile.
PUBLIC BETA

Note: You can change font size, font face, and turn on dark mode by clicking the "A" icon tab in the Story Info Box.

You can temporarily switch back to a Classic Literotica® experience during our ongoing public Beta testing. Please consider leaving feedback on issues you experience or suggest improvements.

Click here
astronot
astronot
19 Followers

Ben İrem. 22 yaşında, balık etli, 1.82 boyunda, kızıl saçlı, uzun bacaklı, seks yapmayı ve cinsellikle ilgili her konuyu konuşmayı çok seven bir bayanım. 7 yıldır birlikte olduğum sevgilim Kerem bana ilk cinsel deneyimlerimi yaşattı ve bekaretimi 18 yaşına girdikten 2 gün sonra ona verdim, o zamandan beri de fırsat buldukça abuk subuk yerlerde çılgınca seks yaparız.

Kerem'in ilk erkeğim olması ve ona duyduğum bağlılık, bende onu doyurma isteği uyandırıyor, onun beni sikmesiyle mutlu oluyorum. Yine de sevgilimin siki ortalama bir büyüklükte olduğu için, aklımda zaman zaman değişik fanteziler, zenciler ve hatta grup seks canlanıyor.

Bunları sevgilime anlattığımda, bunun kötü bir şey olmadığını, sadece dişiliğimin çok güçlü olduğunu söyler, beni fantezi kurmaya teşvik eder ve daha ateşli sevişmemi sağlar. Hatta bazen özellikle grup pornosu açar ve tost yapılan kızları bana izletir,

"Onlara özeniyor musun?", "Sen de böyle sikilmek istemez misin?", "Bak kıza, 2-3 tane erkeği aynı anda doyuruyor!" gibi sözler söyler, beni o filmlere özendirirdi.

Kerem yıllardır Ayvalık'taki yazlıklarında tatil yapar ve oradaki arkadaşlarıyla zaman geçirir. Bu yıl anneannesinin hastalığı nedeniyle ailesi tatile çıkamadı ve Kerem anahtarı alarak Ayvalık'a gitti, tabi ki boş evden yararlanmak için beni de yanında götürdü. Eve girdiğimiz ilk andan itibaren, her gün dörder beşer kez sikti beni, ben de aldığım zevkten hoşnut bir şekilde tatil yapıyordum.

Kerem beni yazlık arkadaşlarıyla tanıştırdı. Gündüzleri grup halinde denize girip, geceleri de sabaha kadar kağıt oynayıp, dans edip, içerek zamanımızı geçiriyorduk. Kısa sürede sevgilimin oradaki en yakın iki arkadaşı olan Ege ve Cenk'le yıllardır tanışıyormuşum gibi samimi olmuştuk ve dördümüz neredeyse günün 18-19 saatini beraber geçirir hale gelmiştik.

Tabi ki benimle samimiyetleri ilerledikçe, erkekler arasında el şakaları, küfürler, bel altı konuşmalar artmış, birbirimize takılmaya başlamıştık. Bir de sürekli Cenk'in sikinin büyüklüğüyle ilgili üstü kapalı espriler yapılıyor, ancak konu hemen geçiştiriliyordu.

Daha önce hiç bu kadar erkek muhabbetinin döndüğü bir ortamda bulunmadığımdan önceleri rahatsızlık hissettim, ancak bir iki gün içinde hoşuma gitmeye başlamıştı. Laf dönüp dolaşıp birbirimizin seks hayatına geliyor, çift olduğumuz için de Kerem'e ve bana, Ege ve Cenk'ten sorular yağıyordu. Bir gece Cenk,

"Hadi bakalım, herkes fantezilerinden bahsetsin!" dedi ve ilk cevap hakkını da bayan olduğum için bana verdi.

Ben tabi ki işin farkındaydım, Cenk ve Ege'nin benim aklımdakileri öğrenip, daha sonra beni düşünerek 31 çekeceklerinden emindim. Kerem ise alkolün etkisiyle durumun farkına varamamıştı ve hala saf saf arkadaşlarının bu sorularına gülüyordu.

Açıkçası bu beni biraz kızdırmıştı, her ne kadar çocukluk arkadaşı da olsalar, erkeğimden bana sahip çıkmasını, kıskanmasını beklemiştim. Bunlar aklımdan geçerken, biraz sinirlendiğimden, biraz da alkolün etkisiyle ağzımdan,

"Ben hep grup hayal ederim, bir yandan verirken bir yandan ağzıma almak gibi bir hayalim var!" deyiverdim.

Ve ortamda bir anda sessizlik oldu. İki azgın erkeğin o anda aklından benim vücudumun geçtiğinden adım gibi emindim. Daha sonra sessizliği bozmak için ben Kerem'e sordum ve böylece geçiştirilmiş oldu.

O gece güneş doğana kadar içip eğlendik ve en sonunda içimizdeki ateşi söndürmenin en güzel yolunun denize girmek olduğuna karar verdik. Denize 500 metre kadar bir yürüme mesafesi vardı ve Cenk yolda sürekli,

"Ben mayomu çıkararak yüzmek istiyorum!" deyip durdu. Kerem ise Cenk'i,

"Saçma sapan konuşma, yüzeceksen adam gibi yüz!" diyerek azarladı. Bense kendi kendime, (Bu ne kadar güzel olurdu!) diye düşünüyordum.

Bu konuşmalar eşliğinde sahile geldik. Koşa koşa suya atlayıp yüzmeye başladık. Ancak benim içimdeki ateş halen devam ediyor, alkolün etkisiyle buz gibi soğuk suyu hissetmiyordum bile. Ben kulaç atarken erkekler arka tarafta kalmıştı ve onların gülüşmelerini duyup arkamı döndüğümde, Cenk'in mayosunu elinde salladığını gördüm.

Tam gülerken mayo elinden fırladı ve benim olduğum tarafa doğru suya düştü. Mayosunu almak için çabuk birkaç kulaçla yanıma geldi Cenk. Ben de tam o sırada suya dalmıştım ve gözlerim açık yüzüyordum, fakat onun bana doğru geldiğini görmemiştim. Suyun içinde kafamı çevirmemle birlikte gördüğüm şeyle beynimden vurulmuşa döndüm.

O bulanıklığın içinde pek seçemesem de Cenk'in bacaklarının arasında bileğimden biraz daha kalın bir yarak sallanıyordu. Çok uzun değildi, ancak o kalınlıkla bir kadının yaşamak isteyeceği her şeyi yaşatabilirdi. İki saniye kadar baktıktan sonra kendimi suyun yüzeyine zor attım ve doğruca sevgilim Kerem'in yanına yüzdüm. Sonra da sudan çıktım...

Sonra Ege ve Cenk'i orada bırakıp, Kerem'le eve döndük. Sevgilime birlikte duşa girmek istediğimi söyledim, tabi ki benim boğa fırsatı kaçırmamak için beni kucakladığı gibi küvete götürdü. Üstlerimiz de sadece mayolarımız vardı. Canım deli gibi yarak yemek istiyordu. Kerem mayosunu indirmesiyle birlikte aleti dışarı fırladı, şimdiye kadar hiç olmadığı şekilde sert ve kalkık haldeydi.

Erkeğimi öyle görünce dayanamadım, önünde diz çöküp uzun tırnaklarımla kasıklarını hafiften çizdim. İnce parmaklarımla yarağını kökünden tuttum ve dilimle başının alt kısmına hassas darbeler atmaya başladım. Daha sonra dilimi tamamen etrafında gezdirmemi istedi ve dediğini yaptım.

Yarağı sırılsıklam olmuştu, ancak daha fazla istiyordum. Elimle sıkıca tutup ağzıma aldım ve azgın bir şekilde, şehvetle, iştahla, emmeye başladım. Bakireyken Kerem'i tatmin etmek için uzun uzun (bazen 1 saat) sakso çekerdim, o zamanlardan kalma alışkanlıkla boğazıma kadar tamamını aldım, dilimi de ağzımdaki sert et parçasının etrafında dolaştırmaya çalışıyordum.

İşte o anda gözümün önüne gelen tek görüntü Cenk'in aleti oldu. Gözlerimi kapattım ve Cenk'in yarağını emdiğimi hayal etmeye başladım. Ben böylece daha istekle emiyordum, emdikçe de ağzımdaki yarak daha bir damarlanıyor, iyice şişiyordu. Kerem ise bir yandan ağzımı sikerken, bir yandan memelerimi sıkıştırmaya başlamıştı. Ensemden tutup beni kendine çekiyor beni de çıldırtıyordu...

Sikini ağzımdan çıkarıp beni yüzüstü yere yatırdı. Önce kalçalarımı okşamaya başladı. Bunun beni her şeyden çok azdırdığını biliyordu. Bir yandan elleriyle götümü sıkarken, bir yandan sırtımı ve belimdeki gamzeleri yalamaya başladı. Bunun etkisiyle zaten ıslak olan amım vıcık vıcık oldu.

"Daha fazla dayanamıyorum erkeğim, lütfen artık sok içime!" derken amımın dudaklarının birbirinden ayrıldığını hissettim.

O anda dünyanın en mutlu kadını olduğumu hissetmiştim (Halbuki daha yaşayacaklarımdan haberim yoktu!). Ayaklarımda ufak titremeler oldu. Kerem'den sadece bir "Ahh!" sesi geldi. Bense derin derin iç çektim ve kendimi üstümdeki sevgilime bıraktım. Sevgilim hiç olmadığı kadar azgın bir şekilde amıma gidip gelmeye başlamıştı. Ben inlemeyle karışık,

"Erkeğim, sik beni, batır yarağını amcığımın içine, istediğin gibi sik, becer beni!" diyordum.

Kerem de üstüme tamamen eğilmiş, ensemi yalıyor ve ısırıyordu. Sıcacık nefesini ve hırıltısını kulağımın arkasında hissetmek bende bir vahşiye veriyormuşum hissiyatı uyandırdı.

Aniden durup, küvete geçti ve sırtüstü yattı, üstüne oturmamı emretti. ben de uslu bir kız gibi dediklerini yaptım. Bacaklarımı açıp sikini elimle dikleştirdim ve kafasıyla deliğimi ve klitorisimi biraz okşadıktan sonra kendimi aşağı bıraktım. Bu pozisyondayken daha derine giren yarağı beni göklere uçurmuştu. Hızlı nefes alıp vermesinin arasında,

"Gözlerini kapat ve başka bir yarak düşün!" dedi. Aklıma ilk gelen tabi ki Cenk olmuştu ve inlercesine Cenk'in adını söyledim. Bana,

"Sence nasıl bir siki vardır?" diye sordu.

Tam keyifle anlatmaya başlıyordum ki durdum, çünkü ne kadar zevk alsam da Cenk'in aletini gördüğümü Kerem'e söylememeliydim. O yüzden hayal ediyormuş gibi yapıp,

"Upuzun bir yarağı var, kafası mantar gibi şiş ve gövdesi damarlı. O kadar güçlü görünüyor ki... Eme eme morartıyorum!" dedim.

Tabi ki bunları söylerken kalbimin çarpıntısından ve nefes alıp vermeye çalışmaktan zar zor konuşuyordum. Bunları duyduktan sonra Kerem amıma daha sert ve hızlı şekilde sokup çıkarmaya başladı. Bir yandan da elini klitorisime dayadı ve yumuşak şekilde okşamaya başladı. Onun dokunuşuyla birlikte tüm vücudumun kasılmaya başladığını hissettim. O günkü ilk orgazmıma ulaşmıştım, ama halen yıllardır seks yapmamışım gibi zıplamaya devam ediyordum içimdeki kütük gibi yarağın üstünde.

Derken beni kalçalarımdan tutup kasıklarına bastırdı ve bir süre öylece bekledi. O sırada da boş durmamış, dikleşip memelerimi yalamış, uçlarını koparırcasına ısırmıştı. Meme uçlarım mosmor hale gelmişti emilmekten. O keyifle ben de gaza geldim ve kendi memelerimi yalamaya başladım. Tam o sırada erkeğim tekrar amıma pompalamaya başladı, aldığı zevki yüzünden okuyordum ve bu bana amımın sikilmesinden daha da büyük zevk veriyordu.

Durup beni döndürdü ve domalttı. Rahat pozisyonu bulduktan sonra yarağını amımda hızlı şekilde kaydırmaya devam etti ve bir hayvan gibi anırmaya başladı. Arkamda böylesine vahşi ve hükmedici bir erkeğin olmasından çok keyif almıştım. Bana,

"Orospumsun benim, bu gün amını dağıtıcam senin, yarağa doyacaksın, saatlerce bana verip benim olacaksın!" gibi şeyler söylüyordu.

Böyle seslenilmek beni en üst noktaya taşımıştı ve bir kez daha ellerim ayaklarım zangır zangır titreyerek boşaldım. Amımdan sular akıyordu ama Kerem halen durmamış, benim boşalmış olmama aldırış etmeden bir boğa gibi amımı sikiyordu.

Elimi arkaya atıp taşağıyla oynamaya başladım, yumurtalarını elimde çeviriyordum. Sonra da kökünü sıkıca tuttum ve çekmeye başladım. Harika bir tempo tutturmuştuk, elimin hızıyla amıma daldırılıp çıkarılan yarak muhteşem bir uyum yakalamış ve ikimiz de cinsel organlarımızdan aldığımız zevke kendimizi kaptırmıştık.

Kerem hiç ses çıkarmadan sikmeye devam ediyordu. Bense içimden çok kısık bir çığlık eşliğinde ağzımı açmışım, sanki bir başka yarağın kafasını yalıyormuşum gibi dilimi dışarıda gezdiriyordum. O sırada aklımda tamamen Cenk'in yarağını ağzıma almak vardı...

Bana yıllar kadar uzun gelen bir süre siktikten sonra Kerem ellerini belime attı, sıkıca kavradı ve beni kendine çekerek sikmeye başladı. Böylece daha derine giriyor, neredeyse taşaklarını bile amıma sokacak kadar bastırıyordu. Ben,

"Aaahhhh, evettt, aaaaah!" diye incecik sesimle inlerken, o da hırlamaya ve adımı haykırmaya başladı.

Ben zevkin en uç noktalarında uçarken, Kerem de şiddetle amıma boşalmaya başlamıştı. İçimde akan sıcaklıkla daha da çıldırdım! Kendimi geri itip sokmaya devam etmesini istiyordum. Döller amımdan akmaya başladığında, amımdaki yarak da küçülmeye başladı ve Kerem üstüme yığılıp öylece kaldı. Halinden hoşnut şekilde, bana,

"Az önce kimin aletini yaladığını hayal ettin, birini ağzına almak istediğini apaçık gördüm, kimdi o?" diye sordu. Ben de bu sefer tereddütsüz bir şekilde,

"Cenk!" dedim.

"Yine mi Cenk? Neden özellikle Cenk?" diye sorduğunda ise, Cenk'in kalın yarağını nasıl gördüğümü ve aklıma nasıl kazındığını anlattım...

O gün bir süre uyudu uyuduktan sonra, akşamüstü tekrar denize gitmek için kalktık. Yanımızda götürmek için hemen 2 tane sandviç hazırladım ve yola çıktık...

Sahile vardığımızda ise Cenk yine oradaydı. Denizden yeni çıkmıştı ve havlusunun üstünde sırtüstü yatıyordu. Mayosu ıslak olduğundan iyice vücuduna yapışmıştı, bu yüzden kasıklarında taşıdığı zevk makinası hafiften belli oluyordu.

Uzaktan onu görünce tüm dişiliğimi kullanarak, kumların üstünde sekerek onun havlusuna doğru koştum. Kerem ise arkamdan bakıyordu ve ne yapmaya çalıştığımı anlamaya uğraşıyordu. Cenk'in havlusuna vardığımda,

"Ufff ayaklarım çok yandı kumlardan!" diyerek bir ayağımı Cenk'in ıslak mayosuna bastırdım.

Bunu yapmamla birlikte amımı sıcacık sular kaplamış, sırılsıklam olmuştum. Sonunda başarmıştım, saatlerdir hayalini kurduğum o kalın, dolgun yarağa (ayağımla da olsa) dokunuyordum. Ayağımın altında gerçekten büyük bir yarak vardı, sanki birinin koluna basıyormuşum gibi hissettim. Cenk de neye uğradığını şaşırdı,

"Napıyorsun kızım?" derken, ayağımı taşaklarına doğru bastırdım ve onu susturdum.

Belli ki bu yaptığımdan çok keyif almıştı. Benim de orospuluğum üstümdeydi ve bu dolgun yarağı doyurmak istiyordum. Bir kaç saniye süren bu kısa temastan sonra Kerem yanımıza geldi ve ayağımı çekip kumların ne kadar sıcak olduğundan yakındım, böylece soru sorulmasını da engellemiş olmuştum.

Kerem açlıktan öldüğünü ve hemen sandviçini yemek istediğini söyledi. Çantamdan çıkardığım sandviçlerin birini Kerem'e, birini de Cenk'e verdim. Bana,

"Ee sana kalmadı, al şuradan sen de ye, aç aç yüzülmez!" deseler de, ben bunu geri çevirdim ve cilveli bir şekilde,

"Erkeklerimi doyurayım da bu bana her şeyden çok keyif verir!" dedim.

Bu lafın üstüne Kerem bana tavırlı bir şekilde bakıyordu. Fakat bunu bildiğimden hiç onun tarafına dönmedim ve Cenk'le sohbete devam ettim. Bir süre sonra Kerem sırtını kaşımamı istedi, ben de tabi ki seve seve kaşımaya başladım. Derken Cenk,

"Benim sırtımı kaşıyan kimse yok tabi!" dedi.

Öyle sevimli ve masum bir şekilde söylemişti ki bunu, Kerem'in sırtına bir şaplak indirip,

"Yeter, sıra Cenk'te!" deyiverdim.

Kerem bu durumun üstüne iyice sinirlenmişti ve öfleyip püfleyerek çantadan bir bira çıkardı. Güya onun ne kadar sinirlendiğini anlamamı istiyordu. Ama bugün hiçbir şeyin beni durdurmasına izin vermeyecektim. Cenk'in sırtını kaşırken, zaman zaman kollarına doğru uzanıyor ve kaslarını okşuyordum. Tabi ki bunu yaptığımı Kerem'e çaktırmıyordum, çünkü bana daha fazla sinirlenip kalkıp gitmesi işime gelmezdi.

Sırt kaşıma faslı bittikten sonra bağdaş kurup oturdum ve Cenk'le kendime birer bira açtım. Kendiminkini hızlı hızlı içip bitirdikten sonra, Cenk'in birasının daha başlarında olduğunu gördüm. Cenk havanın çok sıcak olduğundan ve biranın sahilde çok çabuk ısındığından yakınıyordu. Onunla uğraşmak için birasını kumdan alıp bacaklarımın arasına koydum ve klitorisime dayadım. Cenk bir süre sonra olayı anlayıp,

"Biramı ver!" diyerek, şişeyi ucundan tutarak bacaklarımın arasından çekip aldı.

Bir kaç saniye sonra ben şişeyi tekrar alıp daha sıkı bir şekilde kasıklarıma dayadım ve bacaklarımla sıkıştırdım. Yine ucundan çekip almaya çalıştı, fakat başaramayınca gövdesinden tutarak şişeyi çıkardı, böylece elleri bacaklarıma değmişti.

Bir süre bekledikten sonra yine aynı numarayı yaptım, fakat bu sefer şişeyi içime almak istiyormuşçasına amıma bastırdım. Bir yandan biranın soğukluğu hoşuma gidiyor, bir yandan da sevgilim yanımdayken başka bir adamla gizliden gizliye oynaşıyor olmanın keyfini sürüyordum. Cenk şişeyi almak için elini uzattığında, kendimi biraz geri çektim ve

"Vermem ki!" dedim. O da,

"Ben de zorla alırım!" dedi ve iki elini birden bacak arama daldırdı.

Yarağının aksine, ince ve uzun olan parmakları amımı boydan boya okşamıştı. Aldığım keyfi size anlatamam! Hayatımda ilk defa Kerem'den başka bir erkek amıma dokunmuştu. İstemsiz bir şekilde gözlerim kapandı ve 1-2 saniyelik o zevkin tadını çıkardım. Amım vıcık vıcık olmuştu, fakat bira zaten bikinimi ıslattığından farkedilmiyordu.

Biraz daha sohbet ettikten sonra denize girmeye karar verdik. Bu arada saat de ilerlemişti ve güneş batmaya başlamıştı. Cenk,

"Siz önden gidin, ben de bir sigara içip geliyorum!" deyince, Kerem'le ikimiz yüzmeye başladık. Kerem sinirli sinirli kulaç atıyordu, ben de salak ayağına yatıp,

"Ne oldu? Neden bu kadar sinirlisin sen?" diye sordum. Aldığım cevap ise hiç beklemediğim bir şeydi:

"Cenk'e bu kadar çok vermek istediğini bilseydim, daha önceden bir ortam ayarlar seni ona siktirirdim, ona kur yapıp durmana gerek yok, fırsat olsa o seni zaten dünden siker!" dedi. Ağzım açık kalmıştı,

"Tamam o zaman beni ver ona, bu gece onunkinin tadına bakmak istiyorum!" diye karşılık verdim. Ama Kerem kendisi de olmadan asla izin vermeyeceğini, ancak grup sikilirsem razı olacağını söyledi ve "Kabul ediyor musun?" diye sordu. Ben de tamam anlamında gözlerimi kırptım. O anda da Cenk yanımıza gelmişti, fısır fısır ne konuştuğumuzu sordu. Heyecandan kalbim ağzımda atıyordu o anda.

Kerem hemen,

"Hadi yüzme yarışı yapalım!" dedi.

Kabul ettik, fakat Kerem sırt üstü yüzecekti, ben normal, Cenk ise dipten gidecekti. Yarışmaya başladık, hepimiz delice yüzüyorduk. Bir ara Cenk'i arkamda bıraktığımı gördüm, Kerem ise benim önüme geçmişti ve bana bakıp sırıtıyordu.

Derken Kerem aniden durdu, sırtüstü yüzdüğünden yüzü bana dönük haldeydi. Onun durduğunu görünce ben de durdum ve arkamdan gelen Cenk de aniden sudan fırlayıp benim arkamdan yüzeye çıktı, fakat üçümüz de birbirimize o kadar yakındık ki, benim memelerim Kerem'e değiyor, Cenk'in nefesini ise ensemde hissediyordum.

Arada kaldığımdan hiç bir yere kıpırdayamadım. Durduktan iki saniye sonra Kerem kasığını bana doğru itti ve amıma sürttürerek geri gitmemi sağladı. Doğal olarak götüm arkamda duran Cenk'in aletine yapışmıştı. Kerem sapıkça gülüyordu, Cenk ise halinden memnun bir şekilde hiç istifini bozmadı. Sanki bir saniye içinde ikisi anlaşmışlar ve beni aralarına alıp sıkıştırıyorlardı.

Kerem'in biraz daha bastırmasıyla birlikte Cenk'e iyice dayadım ve bu sefer Cenk olayı anlamış olacak ki, o da arkamdan bastırmaya başlamıştı. Tüm bunlar birkaç saniye içinde olmuştu, ancak ben o sırada hayatımda ilk kez kendimi tost oluyor gibi hissettim ve bunun bir kadının yaşayabileceği en büyük haz olduğunu anladım.

Resmen amım ve götüm iki yarağın arasında eziliyordu. En sonunda öyle bir bastırmışlardı ki, amımın dudakları da götümün yanakları da birbirinden ayrılmış ve aralarına iki dolgun sik girmişti.

Etrafta insan olup olmadığına baktım, kimsecikler yoktu, üstelik karanlık da olmuştu. Seri bir şekilde Cenk'e dönüp, memelerimi bikinimden dışarı çıkardım ve ona doğru salladım. Cenk'in gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Memelerimi aynı hızla yerine soktum.

Ardından etrafa tekrar bakıp kimsenin olmadığından tamamen emin oldum ve bu sefer suya dalıp tek bir hareketle ikisinin mayosunu birden aşağı sıyırdım. Artık iyice karanlık olduğundan suyun içinde hiç bir şey göremiyordum, ama ellerimde hissettiğim doluluk bana yetmişti.

Kerem'in yarağını tutan elimin parmakları birbirine değerken, Cenk'in aletini tutan elim kapanmıyordu bile. Suyun içinde kendi kendime (İşte yarak dediğin böyle kalın olacak, muhteşem bir sikiş beni bekliyor bu gece!) diyordum. Bunları düşünürken de elimdeki yarakları aynı anda çekmeye başlamıştım. Suyun yüzeyinden bir,

"Oohhhh..." sesinin geldiğini duydum, fakat bunun hangisinden geldiğini anlamamıştım. Nefesim yettiğince çekip ardından yüzeye çıktım. İkisinin de siki halen ortadaydı ve hızla sertleşiyorlardı. Aslında Kerem o sırada umrumda bile değildi, fakat sevgilim olduğu için ve onu küçük düşürmemek adına Cenk'e ne yapıyorsam ona da aynısını yapmam gerektiğini düşündüm. Yine de aklımdaki tek şey Cenk'in yarağının tamamen sertleşmiş halinin nasıl olacağıydı.

Bu sefer suyun dibine dalmadan elime aldım ve ikisine de uzun uzun 31 çektim. Cenk'in yarağı sertleştikçe uzuyordu, neredeyse iki elimle çekmem gerekecekti. Kalınlığı ise daha da artmıştı ve suyun üstünden baktığım zaman elimin içinde devasa bir organ görüyordum. Yıllardır Kerem'in sikinin büyük olduğunu sanmıştım ve kendi kendimi mahrum bıraktığım şeyler için kısa bir kızgınlık hissettim.

Artık o zerre kadar çekingenliğim de gitmiş, kendimi tam bir orospu gibi hissediyordum. Tek istediğim erkeklerimi doyurmaktı. Bir süre sonra bir ailenin sahilde yürüdüğünü gördüm, yanlarında çocukları da vardı, fakat karanlıkta bizim oyun oynadığımızı sanacaklarından emin olduğum için durmak aklıma bile gelmedi.

En sonunda Kerem'in sikinde kasılmalar hissettim ve soğuk suyun içinde bir anlık bir sıcaklık bütün elimi kaplayıverdi. Kerem'in gözleri kaymıştı. Erkeğimi boşaltmış olmak bana gururla karışık bir haz vermişti. Spermleri suda dağılıp tüm vücuduma bulaşmıştı. Tüm bunların keyfini sürerken halen Cenk'e 31 çekiyordum. Fakat Cenk kulağıma eğilip,

astronot
astronot
19 Followers