Trekking

Bir trekking grubundayız. Yola çıktığımız an beni farkediyorsun. Bir penye şort ve penye atlet içinde ateşli bakışlarım dikkatini çekiyor. O andan itibaren beni o gün bir fırsatına getirip sikmeyi kafaya koyuyorsun. Kalabalık bir grupla yola çıkıyoruz. Sürekli arkamda kalmaya çalıştığını fark ediyorum, ama önemsemiyorum. Derelerden, dar patikalardan geçiyoruz. Arkamdasın ve gözlerin ince penye şortumdan belli olan beyaz küloduma takılı. Yokuş ve dar bir yerden geçerken birden geriye doğru kayıyorum. Düşmemem için bana arkadan sarılıyorusun. Kalçalarım kucağına oturuyor. Tümüyle sertleşmiş sikini fark ediyorum. Sert bir bakış atıyorum. Yola devam ediyoruz. Grubun en arkasında kaldığımızı farkediyorum. Dik bir yerden çıkarken bana yardım etme bahanesiyle kalçalarımın arasını avuçluyorsun. Dönüp vahşi bir hayvan gibi bakıyorum. Her yerimizden ter damlıyor. Bir ırmak kenarında durup yüzümü yıkıyorum, su içiyorum. Doğrulup ilerlemek üzere adım atarken, bana "aslında sen de istiyorsun" diyorsun. "Anlamadım ne istiyormuşum" diye sert bir cevap veriyorum. İyice sertleşip büyümüş ve şortundan taşan koca sikini çıkarıyorsun ve "işte bunu yavrum" diyorsun. Şaşkınlıkla öylece kalıyorum. Gözlerimi sikinden ayıramıyorum. Gördüğüm en büyük siklerden birisi. Dönüp hızla koşmaya kalkıyorum ama fırlayıp beni belimden yakalıyorsun.

"Kaltak istemesen arkada kalmazdın" diyorsun. Kucağından kurtulmaya çalışıyorum, ama beni ağaçların altında kuytu bir yere doğrusürüklüyorsun. Loş bir kuytuluğa yatırıyorsun ve altına alıyorsun. Hızlı hızlı nefes alıyorum. Yanaklarım pembeleşmiş. "Gördüğün yarrakdiğer yediklerine benzemiyor değil mi yavrum" diyorsun. "Şimdi o yarrağı doya doya yiyeceksin". Seni üstümden itmeye çalşıyorum amaağırlığının altında kıpırdayamıyorum bile. Elimi şortumun içine, amıma uzatıyor ve sertçe avuçluyorsun. Ve ıslak olduğunu farkediyorsun. "Seni kaltak, bir de numaradan direniyorsun, amının suyu akmış kol gibi siki görünce" diyorsun. Başımı yana doğru çeviriyorum. Beniyüzüstü çeviriyorsun. Şortumu sıyırıp alıyorsun. Gördüğüm en diri, en yuvarlak, en kalkık kalçalar. Hafiçe aralık, arası pembeleşmiş.Sikini çıkarıp kalçalarıma vuruyorsun onunla. Sikinin başı ile kalçalarımın pembeleşmiş yarığını okşuyorsun. O an beni hiç ıslatmadangötüme sokmak için dayıyorsun. "Lütfen yapma, arkam parçalanır" diye inliyorum. "Kol gibi yarağı kuru kuru yemek istemiyorsanbirşeyler yap o zaman kaltak" diyorsun.

Öyle büyük bir yarağı içimde hissetmek düşüncesi bile beni deli ediyor. Ama arkamın ne hale geleceğini düşündükçe de korkuyorum. Gözlerindeki ifadeden vazgeçmeye niyetin olmadığını anlıyorum. Hiç değilse acıyı azaltmak için çaresiz birşeyler yapmam gerektiğini biliyorum. Sana dönüyor, dizlerimin üzerinde durarak yarağını elime alıyorum. İki elimle dahi tümünü kavrayamıyorum. Onu elimde hissetmek daha da korkutuyor beni, çünkü bu alet birazdan içime girecek...

Dudaklarımı aralıyor ve sikinin üzerine kapatıyorum. Başını bile zor sığdırıyorum ağzıma. Bir yandan ellerimle sıvazlarken başımı ileri geri hareket ettirerek emmeye, yalamaya başlıyorum. Sen sadistçe başımı kendine çekiyor, sikinin daha çoğunu ağzıma sokmaya uğraşıyorsun. Dudaklarım yırtılırcasına açılıyor, sikin milim milim ilerliyor ağzımda boğazıma doğru...

Nefesim kesiliyor. Kendimi geriye çekmeye çalışıyorum. İzin vermiyorsun... Zorlukla burnumdan nefes almaya çalışıyorum. Sikinin ucu gırtağımı deliyor neredeyse, ama hala itmeye çalışıyorsun. Kurtulmak için çırpınıyorum, başaramıyorum. Kalçalarını ileri geri oynatarak sikiyorsun ağzımı... İyice teslim oluyor, sikinin dışarıda kalan kısmını ellerimle okşuyorum. Bir elimle de taşaklarını avuçluyor, sıvazlıyorum.

"İyice azdın değil mi orospu?" diyor ve gülüyorsun. Üzerime eğilip, kolunu uzatarak parmaklarınla götümü zorluyorsun. "O ağzınasığmayan yarağı birazdan götüne yiyeceksin kaltak" diyorsun, "bakalım hoşuna gidecek mi?"

Ben bunu duyunca seni boşaltmak için sikini daha da hızlı emmeye başlıyorum. Belki boşalırsan beni götümden sikemezsin, götümü kurtarırım diye düşünüyorum. Ama sen de bir kez ağzıma boşalınca götümü sikerken çok daha geç boşalırsın diye düşünerek önce ağzıma boşaltmak istiyorsun. Ben başıma gelecekten habersiz emiyorum koca yarağını. Daha fazla beklemek istemiyorsun, çünkü sikini boğazıma dayamışken bile aklın götümde. Hızla boğazıma doğru sokuyorsun ve fışkırtmaya başlıyorsun. Son damlasını boğazıma akıtana kadar çekmiyorsun sikini. Nefes almaya çalışıyor ve yutkunuyorum. Bir süre sonra sikin hafifçe gevşedikten sonra tekrar kazık gibi oluyor. "Em kaltak em, birazdan götünü parçalayacam senin". diyorsun ve sikini ağzımdan çekiyorsun. "Ne olur yapma" diye yalvarıyorum. Bir tokat çakıp beni yüzüstü toprağa yatırıyorsun. İki elimi arkada birleştiriyorsun ve diğer elinle kalçalarımın arasını ve göt deliğimi sertçe okşuyorsun. Üstüme abanıyorsun. Ellerimi bırakıyorsun. Bir elinle saçlarımdan yakalayıp başımı geriye çekiyorsun. Diğer elinle de belime basıyorsun. Kalçalarım havaya kalkıyor. Sikinin başını minik göt deliğime dayıyorsun. Aklımdan bana sokarken çığlığımın vadide yankılanacağı geçiyor. Eğer gruptakiler vadiden henüz çıkmamışlarsa mutlaka çığlıklarımın yankısını duyacaklar. Belki de geri dönerler ve beni senim altında acıyla bağırırken görecekler. Feryadımı duymak istercesine göt deliğime sikinin topuzunu basmaya başlıyorsun. Acıyla bağırmaya başlıyorum. Kalçama çok sert bir tokat indiriyorsun ve belime basıyorsun. O anda göt deliğim gevşiyor ve ani bir darbeyle sikinin topuzunu sokuveriyorsun. Öyle bir çığlık atıyorum ki vadi çınlıyor. Can havliyle kendimi sağa sola atmaya başlıyorum. Götümden bacaklarıma kan süzüldüğünü hissediyorum. Sanki artık sesimi kesmek isyiromuşsun gibi sikini bir seferde köküne kadar sokuyorsun. Kalçalarımı iki yandan sıkıca kavrıyorsun ve bütün gücünle sikinin üçte ikisini filan sokuyorsun. Boğazım parçalanırcasına bağırıyorum. Götüm iyice yırtılıyor. Bir an duruyorsun ve "şimdi sesini kesecem senin yavrum" diyorsun ve sikinin geri kalan asıl kalın yerini de köklüyorsun. O an nefesim kesiliyor.

Tam bir panik yasiyorum. Bütün düsüncelerim, hislerim sanki göt deligimde toplanmis gibi. Korkudan ve acidan titriyorum altinda. Elimden geldigince çirpinmaya, kurtulmaya çalisiyorum. Ama çaresizim. Benim bu halim seni daha da keyiflendiriyor. Saçlarima asilip çekiyor, sertçe sokuyorsun sikini götüme. Köpekler gibi uluyorum altinda. Çiglik çigliga bagiriyorum ve terden sirilsiklamim. Sanki içimi dagliyorlar gibi bir aci hissediyorum. Yavas yavas kendini geriye çekiyor, sonra büyük bir hirsla ve hizla itiyorsun sikini içime. Sikinin her girisinde inliyorum. Durman için yalvariyorum, ama o sadece nefes nefese küfrederek gidip gelmeye devam ediyorsun. Caresizce agliyorum altinda. Daracik deligimin çeperinde hissedebiliyorum sikinin kasilmalarini. Içimi dolduran sik titriyor, kasiliyor sürekli.

Sikinin ucu neredeyse mideme ulasiyor. Götümün yirtilmasina, giderek uyusmasina ragmen icimdeki dev yaragi, her santimini hissediyorum hala. Geriye cekildikce baski hafifliyor, bir an icin de olsa rahatliyorum, ama sertçe icime itince yeniden aciyla inliyorum.

Aci icinde zorla sikiliyor olmak mi, yoksa cigliklarimi duyan birilerinin gelip beni senin altinda ezilerek sikilirken görme ihtimali mi daha korkutucu bilemiyorum.

Hic temponu düsürmeden gidip geliyorsun gotumde hala...

Sikin götümde gittikçe kazık gibi oluyor. Sikinin kalın kökü göt deliğime dayanana kadar basıyorsun. Gerilen ve yırtılan minik götümden bacaklarıma kan süzülüyor. Her seferinde daha sertçe köklüyorsun. Kökledikten sonra kanırtıyorsun. Götüm daha da yırtılıyor ve feryat ediyorum. Her kanırtışında kalçalarım havaya kalkıyor. Sen de önce sert tokatlar indiriyorusun kalçalarıma. Sonra çekip bir daha köklüyorsun. Acıyla bağırırken tırnaklarımla toprağı kazıyorum. Saçlarımdan sertçe çekip boynumu, yanaklarımı ve dudaklarımı emip ısırıyorsun. Sikini çekip köklediğinde, ben tam çığlık atarken dudaklarımı ısırıyorsun. "Gururla salladığın kalçalarını salla hadi kaltak" diyorsun. Havalı havalı savurduğum saçlarımı dolayıp başımı iyice kendine çekiyorsun. "Hadi kaltak etrafındaki erkeklerı kudurtmak için çalkaladığın götünü çalkalasana". Ama köklediğinde kıpırdayamıyorum bile. Sokarken bağırıyorum, ama sikinin kalın kökü göt deliğime dayandığında boğuk sesler çıkarıyorum, gözümden yaşlar geliyor, ağzımdan sular akıyor.

"Bundan sonra götünü nasıl sallayacaksın kaltak" diyerek götümü tokatlıyorsun. Altımda köpek gibi inliyorum. "Sabahki kibirli güzelnerede kaltak? Bu sabah bu kıyafetleri giyerken herkesi kudurtmayı düşünüyodun değil mi? Kudurttun. Hadi şimdi sen kudur kaltak. Buyarraktan sonra kudurmuş köpek gibi dolanacaksın artık. Beni gördüğünde götün titreyecek. Yanına yaklaştığımda götün kalkacak bana.Çektiğin acıya rağmen götün bu yarrağı hep isteyecek. Dayanamaz olunca beni bulup köpek gibi sürtüneceksin bana. Bu kamp boyuncaseni her köşede köpekler gibi sikecem. Göt deliğin artık kapanmayacak. Seni yarrağımın delisi yapacam" .

Gözlerim kararıyor artık. Gücüm iyice tükeniyor.

Tam bayılmak üzereyken sesler duyuyorum. Gruptan bazı erkekler çığlıklarımı duyarak geri dönmüşler. Beni senin altında sikilirken görünce bir an şaşkınlık geçiriyorlar.

Sen hiç istifini bozmadan köklemeye devam ediyorsun...

Hiç beklemediğim bir şey oluyor.

Son bir darbeyle gömüyorsun sikini içime. Sarsılarak boşalmaya başlıyorsun götüme...

Ama hemen çıkmıyorsun. Bekletiyorsun sikini içimde kanırtarak.

Diğerleri ise sadece seyrediyorlar şaşkınca gülümseyerek. Kendilerinin de kamp boyunca benim gibi bir orospuyla keyifli günler geçireceklerinin hesabını yapıyorlar muhtemelen.

İçimden çıkıyorsun.

Yığılıp kalıyorum yere.

Gelenlerden birisi hareketleniyor. Göğsümün üzerine oturup sikini çıkarıyor, yanaklarımı sıkıp ağzımı açıyor ve sikini sokuyor. Seninki kadar değilse de iri bir siki var. Sikinin ağzımda büyüdüğünü hissediyorum. Sertleşince çıkarıyor, bacaklarımı aralıyor ve amıma sokuveriyor. Hafif bir inilti çıkıyor dudaklarımdan. Tüm hislerim hala acısı geçmemiş olan götümde çünkü. Adam bir yandan amımı pompalarken diğer taraftan memelerimi ısırıyor. Senin baş tarafımdan üzerime eğildiğini görüyorum. Kanla kaplı sikini uzatıyorsun. "Yala da temizle şunu kaltak" diyorsun. Zorla sikini yalatıyorsun bana. Götümden akan kanlarını temizliyorum yalayarak. "Arkadaşların keyfi olsun da, amını da genişleteyim senin" diyorsun gülerek...

Beni amımdan siken sırtüstü yatarak üzerine çekiyor ve amıma geçiriyor. Kalçalarım havada sallanıyor. Arasından süzülen kan bacaklarıma kadar akmış. Bunu gören bir başkası gelip götüme dayıyor. Ama götüm öyle dağılmış ki, dayar dayamaz giriyor. Girdiğini hissetmiyorum bile. Buna çok kızıyor ve sana "kaltak, bu kiraz götünü parçalatmadan, daha daracık iken sikmeliymişim seni" diye bağırıyor. Öylece gidip geliyor götümde. Sonra bırakıyorlar beni. Diğerleri de sırayla amıma götüme boşaltıyorlar. Sonra beni öylece bırakıyorlar. Sana "bu karının hakkından sen gelirsin ancak" deyip bırakıp gidiyorlar.

Çantandan ip çıkartıp ellerimden bağlıyorsun ve ayaklarım yerde, bir ağaç dalına asıyorsun. Ayakta duramıyorum bile. Sikin yine kazık gibi oluyor. Kalçalarıma ve amıma sürtüyorsun. Memelerimi ve kalçalarımı tokatlıyorsun.

Acıyla inliyorum. Bileklerimdeki ipler etimi kesiyor, çünkü ayakta duracak halim yok. Bacaklarım beni taşımıyor.

"Lütfen" diyorum sana, "bırak, biraz dinleneyim. Sonra ne istersen yaparım."

"Zaten yapacaksın kaltak" diyorsun bir mememi sertçe sıkarken. Arkama dolanıyor, bir bacağımı kavrayıp iyice havaya dikiyor, omzununüzerine alıyosun. Kasıklarım iyice gerilimiş ve açılmış bir halde, çaresizce inliyorum. Ellerinle sarılıp memelerimi avuçluyorsun. Kalkmışsikinin ucu amıma değiyor. Memelerimi sıkıyor ve beni bağırtıyorsun. "Hoşlandın değil mi orospu?" diyorsun. Sadece inliyorum. Bu kezmeme uçlarımı parmaklarının arasına alıp sıkıyorsun "sana bir soru sordum kaltak, cevap versene"...

"Evet" diye inliyorum acıyla.

"Sikimi istiyor musun içinde?" diyorsun bu kez...

"Evet" diyorum fısıldarcasına.

Bir elinle saçıma asılıp çekiyor, başımı geriye kıvırıyorsun. "Doğru dürüst cevap ver pis fahişe, sesini duymuyorum" diyorsun.

Bağırarak "evet" diyorum, "sikini içimde istiyorum". Bir yandan da titreyerek ağlıyorum.

Sikini amıma sokmaya başlıyorsun. Ucunu yavaşça sokuyor ve duruyorsun.

"Yalvar bana seni sikmem için" diyorsun.

Bir yandan ağlıyor bir yandan da istediğini yapıyorum: "Lütfen erkeğim, lütfen... Sik beni... Sikini içimde hissetmek istiyorum. Sok bana ne olursun"

Aniden, sertçe giriyorsun amıma. Acıyla inliyorum. Bir bacağım iyice havaya dikilmiş, omzunun üzerinde olduğundan iyice açılmış amıma sikinin tümü giriyor. Amımın tüm çeperinde hissediyorum o kazık gibi aleti. Ucu neredeyse mideme değecek kadar giriyor içime. Hem acı duyuyor, hem de garip bir şekilde zevk alıyorum bundan.

Bir elinle saçıma asılıp çekiyor, diğer elinle mememi yoğuruyor ve sikini sertçe sokup çıkarıyorsun amıma.

Dakikalarca sikiyorsun beni bağırarak...

***

Derede yıkanıp temizleniyoruz. Ayakta duracak halim kalmamış. Kalçalarım, memelerim, omzum, dudaklarımda morluklar var. Canım çok yanıyor. Ama sert bir şekilde tecavüze uğramış olsam da bundan çok hoşlandığımın farkındayım. Garip bir duygu bu. Utançla karışık bir istek var içimde hala. Beni sikerken söylediklerin aklıma geliyor: "Bu yarraktan sonra kudurmuş köpek gibi dolanacaksın artık. Beni gördüğünde götün titreyecek. Yanına yaklaştığımda götün kalkacak bana. Çektiğin acıya rağmen götün bu yarrağı hep isteyecek. Dayanamaz olunca beni bulup köpek gibi sürtüneceksin bana. Bu kamp boyunca seni her köşede köpekler gibi sikecem. Göt deliğin artık kapanmayacak. Seni yarrağımın delisi yapacam"...

Halsiz olmasam ve utanmasam beni bir kez daha sikmen için yalvaracağım neredeyse...

Sanki aklımdan geçenleri okumuş gibi bakıyorsun. "Yine canın mı çekti kaltağım" diyorsun gülerek, "daha üç gün burada beraberiz. Çok sikerim seni daha, merak etme..." Bakışlarımı kaçırıyorum. Sesim çıkmıyor. Söylediklerinin doğru olduğunu biliyorum...

Bir saat kadar yürüyoruz senin sözlü ve fiili tacizlerinle. Sürekli bir orospuymuşum gibi konuşuyor, küfrediyorsun. Karşılık veremiyorum hiç. Sonunda kamp alanına varıyoruz. 15 kişilik grubumuzun çoğu erkek. Kampa vardığımızda erkelerin bana bakarak güldüklerini, işaret ettiklerini görüyorum. Yanımıza gelenler diğerlerine de anlatmış olmalılar. Kadınlar ise bu kadar gecikmemizden ve morluklarımdan fark etmiş gibi kafalarını çeviriyorlar.

Akşam çökmek üzere. Herkes çadırını kurmuş. Boş bir alana bırakıyorum çantamı. Açmaya çalışırken durduruyorsun. "Zahmet etme sen hayatım. Sen benim çadırımda kalacaksın" Gülümsüyorsun sinsi sinsi.

Sen çadırı kurarken ben biraz uzaklaşıyorum. Bir köşede oturuyorum sessizce. Tanımadığım bir adam yaklaşıyor. "Kaça verirsin bana da bebeğim" diyor teklifsizce. "Deli misin be adam" diyorum, "git başımdan"...

Suratı asılıyor. "Ne yani, herkese vermişsin işte. Onlarınki sik de benimki değil mi? Kaç paraysa veririm."

Tam ters bir cevap verecekken senin sesini duyuyoruz. "Merak etme dostum" diyorsun adama, "hallederiz. Değil mi bebeğim?".

Sesim çıkmıyor. Başımı öne eğiyorum sessizce.

Korkumdan mı yoksa seni kaybetmemek için mi bilemiyorum. Kendime bile itiraf etmekten çekiniyorum.

Adamla resmen pazarlık yapıyorsun benim için. Parayı alıyorsun. Adam kolumdan tutup kaldırıyor beni. Biraz ileriye, ağaçların arasına çeke çeke götürüyor. Başımı bastırıp dizlerimin üzerine şöktürüyor ve şortundan sikini çıkarıyor. "Haydi bebeğim" diyor, "görelim marifetlerini"...

Öyle kalakalıyorum. Saçımdan tutup yüzümü kasıklarına bastırıyor. "Ulan o kadar para saydık, işine başlasana sürtük"...

Siki, kasıkları, kılları dudaklarıma, yüzüme yapışıyor. Ter kokusunu hissediyorum. Öğürüyorum. Saçlarımı çekiyor "haydi orospu" diyor. Canım yanıyor. Ağzımı açıyorum, siki dudaklarımın arasından giriveriyor. Kalçalarını oynatarak sikmeye başlıyor ağzımı. Elerimle kavrıyorum sikini. Çaresizim. Bir an önce bitmesini istiyorum. Emmeye başlıyorum. Ellerimle sıvazlıyorum bir taraftan. Siki büyüyor gittikçe. Dakikalarca sikiyor ağzımı. Arada sırada çıkarıp, başımı aşağıya, taşaklarına doğru bastırıp emdiriyor, sonra yine ağzıma sokuyor. Sonra itiyor beni, yere devriliyorum. Üzerime abanıyor, penye atletimi parçalar gibi çıkarıyor. Bacaklarımı elleriyle iki yana ayırıp sikini sokuyor amıma sertçe. Üzerime uzanıp, bir yandan içimde gidip gelirken bir yandan memelerimi öpüyor, ısırıyor. Tüm ağırlığıyla üzerimde yatarak sikiyor amımı. Sikinin titremeye başladığını hissediyorum. "Lütfen içime boşalma" diye yalvarıyorum. Duymuyor bile. Kasılarak döllerini boşaltıyor amımdan içeri. Üzerime yığılıp kalıyor. Biraz nefeslenip kalkıyor. "O kadar para etmezmişsin. Plastik bebek gibi yattın altımda sadece adi orospu" diyor sinirli sinirli. "Ama bunu pezevengine söyleyeceğim. Ona anlatırsın derdini." Panik yapıyorum. "Lütfen yapma" diyorum, "çok yorgundum, ondan. Lütfen söyleme"...

"Peki karşılığı ne olacak" diyor pis pis gülerek. "Yarın istediğin gibi davranırım, bir daha sikersin. Olur mu? Lütfen bir şey söyleme"...

"Tamam" diyor, "bekleyeceğim"...

Şortunu çekip gidiyor.

T-shirtumu giyiyorum. Amımdan hala dölleri süzülüyor. Yapraklarla temizlemeye, silmeye çalışıyorum. Kamp alanına doğru yürüyorum.

Sen dört kişiyle oturmuş bir şeyler yiyor ve sohbet ediyorsun. Yanınıza gelmemi işaret ediyorsun. Yaklaşıyorum. "Otur bebeğim" diyorsun, "sana güzel haberlerim var". Gülüyorsunuz hepiniz. Oturuyorum. Yiyecek bir şeyler veriyorsun. "Bu gece partimiz var canım" diyorsun göz kırparak. Tahmin edebiliyorum neyi kasdettiğini. Daha saatler önce he r tarafımın yırtıldığını hatırlıyorum, ürperiyorum. Kasıklarım, götüm hala sızlıyor. "Sürprizim hoşuna gitti mi hayatım?" diyorsun. Sessiz kaldığımı görünce "sana sordum sürtük, cevap versene" diye bağırıyorsun. Bütüm başlar bize dönüyor. "Evet" diyorum fısıltıyla...

Adamlara dönüp "siz bakmayın böyle davrandığına. Utangaçtır biraz. Ama yarakları görünce azar, merak etmeyin" diyorsun. Gülüyorsunuz kahkahalarla. Yemek yeniyor, bir şeyler içiliyor. Tişortum sırılsıklam terden. O yüzden memelerim belli oluyor kamp ateşinde. Şortum bazı yerleri yırtık halde. Adamlar gözleriyle sikmeye başlıyorlar beni neredeyse. Konu bana dönüyor. "Ne zamandır fahişelik yapıyorsun canım" diyor birisi. "Ben fahişe değilim" diyorum sertçe. "Doğru" diyorsun, "bu öğlene kadar değildi. Ama birkaç saattir öyle"... Kahkahalar atıyorsunuz.

Saat ilerliyor. Birçok kişi çadırına giriyor, yatıyor.Yanımıza iki erkek daha geliyor. "İyi geceler, sohbete katılabilir miyiz?" diyorlar. Buyur ediyorsun, oturuyorlar. Sohbet konusunu değiştirmiyorsunuz hiç. Sen benim ne ateşli olduğumu, ne kadar dar deliklerim olduğunu anlatıp duruyorsun. Yeni gelenler de bir yandan gülüyor, bir yandan da beni süzüyorlar. "Beyler" diyorsun, "birazdan parti veriyoruz, katılmak ister misiniz? Katılım bedeli şu kadar lira"...

"Elbette" diye atlıyo ikisi de.

Yedi erkekle nasıl başa çıkacağımı düşünüyorum kara kara. Hele bugün yaşadılarımdan sonra, sabaha çıkabilecek miyim diye geçiriyorum içimden. Ama inanılmaz da bir heyecan duyuyorum. Şimdiye kadar hiç yaşamadığım şeyler bunlar. Önceden seks deneyimim olmasına rağmen bu denli yoğun ve tahrik olmuş hale hiç gelmediğimi fark ediyorum. İçimdeki baskının ve utancın kırılmaya başladığını hissediyorum. Bir kırılma noktasındayım ve bir kez o noktayı geçince hayatımın bambaşka olacağını biliyorum.

Birden size dönüp "eee beyler, başlamıyor muyuz" diyorum. Sesler kesiliyor. Sen bile şaşırıyorsun. Kalkıp ortanızda diz çöküyorum ve önüme ilk gelen erkeğin şortunu açıyorum. Sikini çıkarıp ağzıma alıyorum. Sizler de hareketleniyorsunuz hemen. İki kişi baldırlarım ve kalçamdan tutup havaya kaldırıyor. Birisi şortumu çekip alıyor. Bırakıyorsunuz yeniden yere. Sen tişortumu yırtıp çıkarıyorsun. Her tarafımda eller hissediyorum. Kalçalarımda, bacaklarımda, amımda, memelerimde... Sıkan, okşayan, mıncıklayan eller.