Yil 3371. Ben Evrenin...

Yil 3371. Ben Evrenin Derinliklerinden Mauzra...Bolum I

Yýl 3371. Benim adým MAUZRA. Ben bir "Yaþam Tarihçisiyim". Bu mesleði seçenler, evrende var olan tüm yaþamlarýn, geçmiþ ve bugünlerini çok iyi bilirler. Ben aslýnda, yok olmadan önce , Dünya denen gezegenin her ülkesinden birer adet seçilerek uzaya gönderilen ailelerin torunlarýndan birisiyim. Þu an evrenin çeþitli yerlerinde 1 milyar kadar oldu sayýmýz. Bizim kýzlarýn adlarý hep MA ile, erkeklerinki ise KIS ile baþlar. Bu neden böyle kimse bilmez. Bu bizim aramýzda da bir iþarettir. En iyi Dünya tarihini bilirim ama evrende var olan tüm uygarlýklarý da iyi tanýrým. Mesleðim gereði uygarlýklar arasý cok seyahat ederim. Ama evim INES galaksi topluluðunda olan MUROYIVES gezegendedir. Annem MANEYYEZUM, babam KISOPA ve kardeþlerim MALUG ve KISLORE ile birlikteyiz. Herkesin odasýnda onlarýn istediði herþeyi yapan birer robotlarý var. Benimkinin adý TOBOR-SLX696. Ben ona kýsaca TOB derim. En büyük özellikleri bilgi bankalarýnda var olan tüm þekillere dönüþebilmeleri. Erkek arkadaþým, KISTEMKIH uzakta olduðu zaman onu onun þekline dönüþtürüp, benimle birlikte yataða sokuyorum. Oldukça iþe yarýyor.

Konsey baþkaný tarafýndan son 15 yýldýr gidilmemiþ bir yerleþkeye (EHCSROP) gitmek üzere görevlendirildim. Burada yaþayanlar hakkýnda topladýðým bilgiler çok kýsýtlýydý. Kaptan OMOH-RIB ve yardýmcýsý OMOH-TROD la gemiyi yüklemeye baþladýk. Bu arada bunlar çok iyi gemi kullanýrlar. Ýki buçuk metre kadar boylarý vardýr. Çok uzak bir galaksiden buralara düþen birkaç RELENBI lerden ikisi. Mutlaka en az iki si birlikte olmak zorundadýrlar. Bu yaratýklar tamamen tüysüz, yumuþak , bembeyaz derili, kocaman götlü, kocaman ama ince sikli yaratýklar. Sikleri her zaman kalkýk olduðu için, siklerinin baþýný koltuk altlarýna getirip, vücutlarýna baðlarlar. Tek cinstirler. . Günde en 5 kez boþalmak zorundadýrlar. Bunun içinde hemen her yerde biri birlerini düzerler. Zaten bunlar yemek te yemezler, biri birlerinin menileri vücutlarýnýn ihtiyacý olan tüm besini saðlar. Hepsi ayrý besin türü ürettiðinden sürekli eþ deðiþtirirler.

Neyse, yükleme bittikten sonra, uzay boþluðunda, bize verilen rotada yol almaya baþladýk. Yolculuk bir hafta kadar sürecekti. Odamda dinlenirken, RELENBI ler odama girdiler.

- "Mauzra, biz hep biri birimizi sikeriz biliyorsun. Þimdiye kadar sizin cinsten birisini sikmedik. Bizimle sikiþirmisin" diye sordular. Yumþak huylu olduklarýný bildiðimden bu kocaman yaratýklardan korkmadým.

- "Sikleriniz o kadar kocaman ki, canýmýn yanmasýndan korkuyorum" dedim.

- "Bak göreceksin sende çok zevk alacaksýn " dediler.

Odanýn ortasýnda her ikisi de soyunmaya baþladýlar. Çýrýlçýplak odanýn ortasýnda durmuþ bana bakýyorlardý. Çenelerine kadar dimdik duran o ince siklerinin baþý neredeyse benim yumruðum kadardý. Onlarýn tenlerine dokunmanýn çok zevkli olduðunu bildiðimden, o kocaman baþýn içime girdiðinde bana vereceði zevki düþündüðümden ve uzun süredir içime gerçek bir yarak girmemiþ olduðundan amýmýn sulandýðýný hissettim. Evet, onlarý istiyordum. Ben de soyunup , çýrýlçýplak kaldým. Yanlarýna gidip ikisinin ortasýnda durdum. Kollarýmý kaldýrýp , parmak uçlarýma basarak yükselip her ikisinin sikini baþlarýndan aþaðýya doðru okþamaya baþladým. Ben okþadýkça ikisinin de siki kýpkýrmýzý oldu. Uçlarýnda koca birer damla, ýspanak püresi gibi yeþil sývý belirdi. Her ikisinin menisini parmaðýma sürüp aðzýma götürdüm. Sýcak muhallebi tadýndaydý. Her ikisi de beni bir yandan tutup ortalarýnda havaya kaldýrdýlar. Birisi önümde, diðeri de arkamdaydý. Kafalarýnýn hizasýna kadar kaldýrýp, önümdeki sikinin baþýný amýma, diðeri de götümün deliðine dayadý. Ben zevkten, gözlerimi kapamýþ, dudaklarýmý yalayýp, memelerimi sýkýyor, onlarýn bir an önce içime girmesini istiyordum.

O yeþil menilerinin ýslaklýðýyla yavaþ yavaþ içime girmeye baþladýlar. Müthiþ zevk alýyordum. Sikleri o kadar sýcaktý ki. Kollarýyla beni yukarýda tutarken hýzlý hýzlý beni aþaðý yukarý hareket ettirmeye, siklerini içime, ayný anda sokup çýkarmaya baþladýlar. Be bir elimle clitimle oynuyor, diðer elimle de memelerimi sýkýyordum. Tam boþalmadan önce siklerini yavaþca çýkardýlar ve beni aþaðýya indirip, biri birlerinin menilerini emmeye baþladýlar. Hiçbir damlayý ziyan etmiyorlardý. Ben ise zevkten yere uzanmýþ onlarý seyrediyordum. Hayatýmýn sikiþini yaþamýþtým biraz önce, bunu tekrarlamalýyým diye düþünüyordum. Her fýrsatta onlarý odama çaðýrýp, hemen hergün onlarla seviþtim, hatta birkeresinde onlarýn menilerini bile yedim. Ohhhh. Çok tatlýydý.

EHCSROP yerleþkesi, evrenin bir ucunda bin yýl önce yapýlmýþ, boþlukta asýlý duran kocaman bir demir yýðýnýydý. Ýçindeki canlýlarýn 10000 yýl yaþayabileceði kadar saðlam ve yaþamsal fönksiyonlarý kendi üretebilen bir yerleþkeydi. Topladýðým bilgilere göre burada 300 kadar LIFNAS denilen topluluk üyesi olmasý gerekirdi. Lifnas lar bize göre korkunç görünüþlü deðildiler; vücutlarý bize benzerdi. Vücutlarýnda hiç saç, tüy yoktu. Dudaklarýný isterlerse 30 cm kadar, bir fil gibi uzatabiliyorlardý. Kadýnlarýnýn, aynen bize benzeyen dört adet memeleri vardý, ikisi önde, ikisi de arkadaydý. Memelerinden her yaþta süt verirlerdi. Kadýnlarýnýn da, erkeklerinin de filin hortumu gibi sikleri vardý, seviþeceklerinde, hortumlarýnýn uçlarýný birleþtirirler. Erkeðin içinde ki ince ve çok uzun organý bu yumuþak yolda ilerleyerek kadýnýn vücudunun içine girer ve kadýnýn içinde yýlan gibi kývranarak kadýný deli ederdi. Bütün bunlarý kitaplar yazýyordu. Ben ise bir kere olsun bunu tatmadan buradan ayrýlmamaya kararlýydým.

Gönderdiðimiz sinyaller bize burada 120 kadar Lifnas olduðunu söylüyordu ama henüz onlarla iletiþime geçememiþtik. Elimizdeki 15 yýllýk plana göre demir yýðýnýnda bir giriþ bulduk.

TOB ve RELENBÝ ler le birlikte aydýnlýk bir koridorda yürümeye baþladýk. Relenbiler hiç silah kullanmazlardý.

TOB ise iyi bir savaþçýydý. Birkaç kez beni ölümden kurtarmýþtý. Sessizlik içinde yürürken, içimden bir ses burada tuhaf bir þeyler döndüðünü söylüyordu. Birden nereden çýktýklarýný anlamadan etrafýmýz 10 kadar BOS tarafýndan sarýldý. Bu Boslar, evrenin en pis yaratýklarýydý benim bildiðim. Herkesin bildiði ve kabul ettiði tüm o güzel deðerler bunlarýn kapýsýna bile uðramamýþtý. Ýster küçük bir yerleþke olsun isterse büyük bir gezegen , gider iþgal eder, tüm kaynaklarýný kullanýr, orada yaþayanlar ölene veya kaynaklar tükenene kadar kalýp, sonra kendilerine yeni kurbanlar ararlardý. Bu iþ için de hep evrenin gözden uzak kalmýþ köþelerini seçerlerdi. Görünüþleri tam bir kertenkeleye benzerdi. Ancak çok akýllýydýlar. Derileri sürekli renk deðiþtiriyordu. Ýki ayaklarý üzerinde durduklarýnda Relenbilerden bile daha uzundular. Hepside silahlýydý. Biz daha ne olduðunu anlamadan þefleri olacak birisi bize aptallýk etmememizi ve silahlarýmýzý býrakmamýzý söyledi. Bizi geniþ bir salona soktular. Alaca karanlýkta görebildiðim, her bir Bos bir Lifnas ý sikmekle meþgul du. Tüm Boslarýn sikleri kocaman ve kýpkýrmýzýydý. Þef olan bana nereli olduðumu sordu. Dünyalý olduðumu öðrenince ilk defa bir dünyalý sikeceklerini söyleyip gülüþtüler. Dört tanesi beni soymaya , daha doðrusu elbiselerimi parçalamaya baþladý. Þefin kocaman , kýrmýzý siki dimdik olmuþtu. Diðerleri beni tutarken, þefin sikinin baþýný dayamasýyla amýma sokmasý bir oldu. Diðerlerinin salyalarýndan tüm vücudum yapýþ yapýþ olmuþtu. Ýþini bitirince beni bir köþeye attýlar. Tob un yanýna süründüm ve ona sakin olmasýný , yakýnda buradan kurtulacaðýmýzý söyledim. Bu arada Relenbiler de 5 kiþilik bir Bos gurubu tarafýndan sikilmekle meþguldu.

Önce bir Lifnaz bulup onunla konuþmalý, daha sonra buradan kaçýþ yollarý bulmalýydým. Bunu size daha sonra anlatacaðým.....Sevgi ile kalýn..