Zeliha 08. Bölüm

NOT: ADI GEÇEN KARAKTER VE OLAYLARININ TAMAMI HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE HİÇBİRİ GERÇEK DEĞİLDİR!

Merhaba. Ben Zeliha, bu bölümde Şeyma ile yaşadığım ilişkinin sonrasındaki günü anlatacağım.

Sabah olduğum sırada saçlarımın okşanmasıyla uyandım. Şeyma daha önce uyanmış, elimi saçlarımın arasında dolaştırıyordum. Gülümsedim. Onu iyi görmüştüm. Ben de onun yüzünü okşadım. O da gülümsemişti.

"Seni gördüğümde masum bir şekilde uyuyordun. Öyle olunca ayrılmak istemedim. İyi uyudun mu meleğim?" diye bana sordu. "Uzun zamandır böyle iyi uyumamıştım." diye yanıtlamıştım. Sevinmişti. "Kahvaltı yapalım mı" diye sorunca da seve seve kabul ettim. Çıplak bir şekilde mutfağa geçmiştik. Şeyma buzdolabını açtığında domates, peynir, süt vesaire vardı. Zevkle kahvaltı tabaklarını hazırlarken bir de götünü bana dönük olarak domalmaya başladı. Ben de yardım edeyim mi deyince tabi dedi. Gelir gelmez götüne dayamıştım. Götüne dayadıktan sonra ikimiz de hınzırlık seviyesine geldik. Aklıma onu duvara yapıştırarak sikme isteğim geldi. "Beni straponla niye sikmiyorsun" deyince de dün giydiği straponu giyeyim dedim. Yatak odasına geri döndüm. Straponu takıp onun dudağına yeniden yapıştım. Bir süre öpüştükten sonra onu duvara dayadım. "Aşkım bu sefer sıra sende" dedim. "Çabuk ol tatlım, yarım kalan işi tamamlayalım" deyince yapay penisi amına soktum. Ahlamaya başladı. Ahlayınca onun dudağına yeniden yumuldum. Bir yandan straponla amından sikiyor, diğer yandan elleriyle onun götünü okşuyordum. Şeyma ise elleriyle götümü sıkıyordu.

Bir süre ritmiyle onu belli seviyede tuttum. Kollarımın arasında meleğim kıvranıyordu. Öpücüklerimle de ona imzamı atıyordum. Bir süre böyle kaldık. Sonra hızımı arttırdı. Şeymoşumun iniltileri artmıştı. İnlemesi de beni zevke getirdi ve böyle devam ettim. Ardından onun yüzüne baktım, sonra ona tekrar sarıldım. "Geliyorum Zeliş'im" dedi ve titreyerek boşaldı. Titredikten sonra da ikimiz de yere kapaklandık. Derin nefes alıp veriyorduk. Gözlerimizi açtığımızda birbirimizin gözlerinin içine uzunca süre baktık ve beraberce birbirimize "Seni seviyorum meleğim." dedik. Sonra iki - üç kere uzunca öpüştük.

Birlikte kalkıp kahvaltıya geçtik. Saat sekize geliyordu. Kahvaltı çeşidi azdı ama keyfimiz yerindeydi. Kahvaltıya koyulup sohbete geçtik. Keyifler vesaireden bahsediyorduk. Hayattan, sudan... Sonra birden cinsel ilişkiye nasıl başladığımıza geldi. Aklıma üniversiteye ilk yazıldığım günler gelmişti.

Z: O sırada ailemle üniversite yaşamı için pastanedeydim. Orada pasta ve çay içiyordum. O an bir anda senin suretini gördüm. Benim dinlediğim rock grubunun tişörtünü giyince gözüm bir ara sana kaydı. Abim durdurmasaydı o tişörtü nerede bulduğunu sorardım. O an aklımda kalmıştı. O günün gecesinde ise abimin porno izlediğini gördüm. Pornoda iki kadın sevişiyordu. Bir süre orada kalmıştım, o sırada taksi ses yapınca kendime geldim ve hemen odama saklandım. Allah'tan beni abim görmemiştim. O gece bu iki kadının birbirleriyle yaptıklarını gördüm, o sırada da aklıma sen geldin, seni düşünerek amımla oynamıştım. Kampüste de seninle tuvalet kabininde buluşup biseksüel soruları sorunca da bendeki duvarlar yıkılmıştı.

Ş: O kampüste iki kızın sevişmesini mi görmüştün.

Z: Evet.

Ş: Ayy kıyamam sana. Bende ise inanmayacaksın ama ilk lezbiyenlik deneyimim Banu ileydi. O sırada yaz tatilinde beraberce otele geçmiştik. Muğla'daydık. O sırada güzel bir koy bulmuştuk. O koyda da patika üzerinden denizi görmüştük. Denizde gelirken iki kadına rast geldik. O sırada bu ikisini öpüşürken bulmuştuk. Bir süre ağzımız açık kalmıştı, daha sonra martı sesleri duyunca kendimize gelip denize atlamıştık. Denizin içindeyken de bu iki kadının ileriye gidip birbirlerinin bacak aralarıyla oynaştıklarını gördüm. Bir ara bize baktılar, sonra hiç olmamış gibi devam ettiler. O iki kadının orgazm anları hala aklımdaydı.

Yüzmeye devam ettikten sonra otele geri dönmüştük. O sırada birlikte duş alırken aklımıza bu iki genç kadın gelmişti. Banu neden biz yapmıyoruz diye sorunca aklıma göğüsleri geldi, gayet canlıydı. Ben de önce onun göğüslerini okşadım. Onun inlemesini duydum. Duyunca bende kayış koptu ve ona sarılarak öpmeye başladım. Onun her yerine dokunuyordum. Dokununca da ikimiz de farklı alemlere dalıyorduk. O gün onun bekaretini almıştım.

Z: Bir dakika, hani Sercan'yla sevgili olan Banu'dan bahsediyorsun değil mi?

Ş: Ta kendisi. Bu şekilde beş defa onunla ilişkiye girdim. Bir keresinde ailesiyle az kalsın yakalanıyorduk. O yüzden benle lezbiyen ilişkiyi bitirmek durumunda kaldı. Sercan ile sevgili olması da o yüzden. Hatta bir ara seni bile arzuluyordu.

Z: Vay canına, benim bile aklıma gelmemişti. Muhtemelen erkeklerle fazla yüz göz olmadığım içindir.

Ş: Yok, bana söyledi. Diğer kızla onla sadece ihtiyacı olduğunda aramış, sonra sırtından vurmuş. Senden böyle kötülük görmemiş. O yüzden arzuluyor.

Z: Onun durumu üzücüymüş. Senin ailen nasıl biri.

Ş: Açıkçası şöyle bir paradoks barındırıyor. Ailem bir yandan özgürlükçü bir tutum takınıyor ama diğer yandan ibne sözcüğünü hakaret kabul ediyor. Akrabalarımdan birisi de bir voleybol maçını televizyondan izlerken "kadın kadına sevişiyor" diyerek rakip takıma söylüyor ama bunu hakaret olduğunu sonradan anladım. Bu yüzden aramızdaki durumu ailem bilirse ne olacağını ben de bilmiyorum. Bundan dolayı gizli tutuyorum.

Z: Benim ailem de kapalı kutu. Ancak abim lezbiyen pornosunu izleyebiliyor. Bundan dolayı ben de senin gibiyim.

Ş: Bu şimdilik ikimizin arasında ve Demir ile sır olsun. Ancak arada sırada dün gece ve bu sabah yaptıklarımızı yapsak fena olmaz. Uzun zamandır bu cinsel ilişkiden böyle keyif almamıştım.

O anda onu öpüp teşekkür ettim. O da bana sımsıkı sarıldı. Saate baktığımda saat 10'a geliyordu. Ben de otobüs saatinin yaklaştığını söyledim. Giyinmeye başladık. Giyinirken radyoda rock parçası çalıyordu. Onun peşinde takıldık. O sırada nakarata beraber eşlik ediyorduk. Giyinip eşyaları alınca Şeyma beni durdurdu. Son olarak şunu söylüyordu:

Ş: Bu akşam annem eve geliyor. Bu yüzden, malum nedenden ötürü senle mecburen kampüste buluşabileceğim. Umarım alınmazsın, olur mu?

Z: O zaman son defa beni orgazm etmen mümkün mü?

Şeyma bu lafı duyduktan sonra beni duvara dayayarak öpmeye başladı. Ardından elbiseyi ve külodu sıyırarak amımı parmaklamaya başladı. Bir süre parmaklayınca derin derin nefes aldım. "Şeyma, aşkım, meleğim" diye sürekli sayıklıyordum. Parmaklamayı hızlandırınca da sayıklamam, inlemeye bıraktı. Biraz sonra da boşaldım. Boşaldıktan sonra son kez birbirimize sarıldık. Kulağıma şunları söyledim:

Z: Benle istediğin zaman, istediğin yerde sevişebilirsin. Hayatıma girdiğin günden beri mutluyum. Senin yanında daima olmak isterim. Yeter ki mutlu ol, olur mu Şeymoşum.

Ş: Ah canım, gerçekten teşekkür ederim. Umarım uzun zaman hayatımda olursun tatlım.

Birbirimizle son defa uzunca öpüştük. Ardından kendimi düzeltip evden ayrıldım. Sokağa inip caddeye çıkarken Şeyma bana el sallıyordu. Ben de yanıt vererek otobüs durağına uğradım. Sonra da eve doğru yola çıktım.