İlk Crossdress Deneyimi 02. Bölüm

Yemeği bitirmeme yakın, garson yanıma geldi, elinde bir şişe şarap vardı. Ben ısmarlamadım dedim, karşı masadaki beyin ısmarladığını söyledi.

Kafamı kaldırıp garsonun işaret ettiği yere baktım. Orta yaşlı yapılı yakışıklı sayılabilecek bir adam kadehini kaldırıp beni selamladı. Gülümseyerek karşılık verdim.

Adının Jean olduğunu sonradan öğrendiğim adam gülümsemem üzerine kalkıp yanıma gedi, nazikçe masama oturma izni istedi ve izin aldıktan sonra karşıma oturdu.

Laflamaya başladık, öne şuradan buradan konuştuk, konuşurken sesimi inceltmeye çalışmıyor olabildiğince doğal davranıyordum. Ama üstümdeki kadın giysilerinden dolayı efemine bir havaya da büründüğümü ve doğalmış gibi dişi davrandığımı fark ettim.

Hatta arada bir Jean'a kırıtıyordum. Sonra benimle ilgili sorular sormaya başladı, bazılarına doğru bazılarına doğru olmayan yanıtlar verdim. Ne de olsa başıma bela istemiyordum.

Sonunda beni çok beğendiğini söyledi. Hayatında hiç bir gay ilişkisi veya bir tarvesti ile ilişkisi olmadığını ama beni çok çekici bulduğunu söyledi.

Ben de kimseyle birlikte olmadığımı söyleyince önce şaşırdı sonra gözlerimin içine bakıp "ne dersin" diye sordu.

Oldukça kafam karışmıştı, o giysileri alırken ve hatta onları giyip dışarı çıkarken aklımda bir ilişki yaşamak yoktu. Yalnıza kendimce eğleniyordum.

Kafamda türlü düşünce uçuşuyordu. Aslında erkeklerden hoşlanmıyordum ama bu giyisiler bana çok çekici geliyordu ve kadın kıyafetleri üzerimdeyken, sanki kendimi bu duruma kendimi kaptırıyor, erkek kimliğimi bir kenara bırakıyordum.

Ben ibne değilim dedim kendi kendime ama sevilmek isteyen bir kadınım, sonra Jean'a gülümsedim ve elimi uzattım.

Jean küçük masanın üzerinden eğilerek yanağıma bir öpücük kondurdu, sonra sandalyesini yanıma doğru kaydırıp elini ten rengi çoraplı bacaklarımın üzerine koyup hafif hafif okşamaya başladı.

Nefesim hızlanmıştı, okşanmak hoşuma gidiyordu. Bir süre daha bu şekilde sohbet ederek oturduk, sonra Jeani hesabı istedi ve her centilmen gibi abartmadan ödemeyi yaptı.

Kalkıp el ele yürümeye başladık. Arada bir belime sarılıyor, hafifce kalçalarıma elini indirip sonra abartmadan ve çirkinleşmeden yeniden elimi tutuyordu. Bir süre yürüdükten sonra bana döndü ve ben evliyim dedi.

Ne söyleyeceğimi bilemedim, yüzüne öylece bakıyordum. Sessiz geçen bir zaman sonra "ben değilim" diye cevap verdim. İkimiz de gülmeye başladık sokak ortasında. Gülmemiz devam ederken, karım yurt dışında, istersen benim evime gidebiliriz dedi.

Sesimi çıkartmadım.

Evi yakındaydı. Apartman dairesine girdiğimizde, temiz şık döşeli bir aile eviyle karşılaştım. Beni salonda bir koltuğa oturttu, müziği açtı, bana bir kadeh şarap koyup içeride kayboldu.

Bir başkasının evinde üzerimde kadın kıyafetleri ile salonun ortasında oturuyordum. Adam içerdeyken kalkıp gitsem diye geçirdim aklımdan ama daha ayağa kalkamadan jean geldi ve koltukta yanıma oturdu.

Ayağımda ayakkabılarım, hala kaçırmamayı başardığım çoraplarım, ve dizimin epeyce üzerine çıkarak güzel bacaklarımı jartiyerin başlangıç kısmını açığa çıkaran eteğimle ve sahte göğüslerimle kendimi hafif meşrep bir kız gibi hissediyordum.

Jean elini tekrar bacaklarıma koyup onları okşamaya başladı. Sonra da eğilip boynumu öpmeye. Ben genç bir kız gibi titriyordum Jean dudaklarımı öpmeye başladığında.

Bir eliyle memelerimi sıkıştırıyor, diğer eliyle bacaklarımı okşayarak her dakika daha da yukarı ulaşıyordu. Sonunda külotumun kenarına ve pensime dokundu.

Orada çok oyalanmadan kalçalarımı sıkıştırmaya başladı. Bu sırada kulağıma sen de beni okşamak ister misin diye sordu. Hafifçe başımı salladım.

Jean yavaşça ayağa kalktı, pantolonunun kemerini çözdü, fermuarı indirdi ve kilotluyla birlikte aşağı sıyırdı. Karşımda tahrik olmuş benimkinden biraz daha büyük bir alet duruyordu.

Ben de aletin karşısında eteği beline kadar sıyrılmış vaziyette ve bacakları ayrılıp saten kilotluyla becerilmeye hevesli bir kız gibi duruyordum. Penisim hiç kalkmamıştı heyecandan.

Jean elini uzattı, gayri ihtiyari elini tuttuğumda ise beni kendisine doğru çekti. Penisi ve suratım arasında ancak bir kaç santim vardı.

Sonra olanlar oldu, hayatımda ilk defa bir erkeğin sikini ağzıma aldım. İştahla orospu gibi eme eme sikiyle sevişiyordum. Alabildiğim kadar ağzıma sokuyor sonra emerek geri çıkartıyor ve emmeyi hiç bırakmadan ağzımın içinde dilimle onu uyarıyordum.

Jean da kalçalarını ileri geri hareket ettirip dudaklarımın arasında gidip geliyordu. Tabiri yerindeyse ağzımı sikiyordu.

Jean sikini ağzımdan çıkarttı, gözlerimin içine bakıp harikasın dedi, "kendini bana verir misin"?

Hafifçe başımı salladım, koltukta dört ayak üzerinde arkamı döndüm ve sikilebilecek ikinci yerimi, yani götümü, ona sundum. Jean, bir prezervatif çıkarttı, sikine takıp onu güzelce kremledi ve bakir deliğime sikini dayadı.

Günün erken saatlerinde bir hatta iki dildo ile alıştırma yaptığımdan çok zorlanmadım ama bütün ağrılıyla bir adamın sikini arkamdan içeri sokması sonra da ileri geri dakikalarca kalçama şaplak ata ata beni sikmesi çok da alıştığım bir şey değildi.

Jean beni siktikçe göt deliğimi bir am kullanmayı öğreniyordum. Hem zevk alıyor hem de zevk veriyordum. Kırk yıllık orospu gibi kalçalarımı istemsizce kıvırıp Jean'a zevk sunuyordum.

Bir sürü dakika ve bir sürü pozisyon sonra Jean boşalmaya başladı. İçimden çıkmadan boşaldı boşaldı. İkimiz de kan ter içindeydik. Koltuğa yığılıp biraz kestirdik.

Bekaretimi verdiğim o gece sanırım üç kez daha birlikte olduk. Hoşuma gitmişti ama ertesi sabah, Jean uyanmadan çıktım evime vardığımda kafam daha da karışıktı.