Karimin Anlattiklari 05

Karımın anlattığına göre doktorun ablası göz kamaştıracak kadar güzelmiş.

"Siyahlar içinde kapalıyken fark etmek olanaklı değil ama soyununca, hele de çıplak iken görünce kadına tutulmamak mümkün değil" diyor.

Karım, "Ablanın cildi çok güzel, pürüzsüz, bembeyaz" diyor.

Üstüne üstlük abla çok da naif ve kibarmış.

"Bana çok iyi davranıyor. Gözlerinde sevgi ile bakıyor" dedi.

Mehtap'ın karşısına geçiyormuş, ellerini tutuyormuş, gözlerinin içine bakarak gülümsüyor, "canımm, güzelimmm, hayatımmmm" diyormuş.

Mehtap'ı rezidansa geldiğinde bizzat giydiriyor, başörtüsünü sarıyormuş. Birlikte rezidansın bodrum katındaki otoparka iniyorlarmış. Mehtap sürücü koltuğuna oturuyor, abla da yanına geçiyormuş. Kocaman beyaz cipin içinde, kocaman güneş gözlükleri takan iki tesettürlü kadın yola çıkıyorlarmış. Her seferinde bir AVM'ye gidiyorlarmış. "Herkes bize bakıyor. Erkekler cipin direksiyonunda tesettürlü kadın görünce bir tuhaf oluyorlar" dedi.

Bazen, trafikte tıkanıklık olduğunda doktorun ablası camdan yanımızdaki arabadakilere bakıyor sonra bana dönüp kahkaha atıyor. "Kalktı kalktı yandaki adamınki kalktı" diyormuş.

"Nereden biliyormuş" dedim.

Mehtap "Ben de aynen sordum, bilmiyormuş, tahmin ediyormuş, eğleniyormuş" dedi.

Mehtap "AVM'ye geldiğimizde, park ederken, cipten indiğimizde, kapıdan geçerken hatta dükkanlara girerken kimse ile göz teması kurmuyoruz. Hiç kimseye bakmıyoruz, kimseye yol vermiyoruz" dedi. "Ablanın söylediğine göre biz ancak başka tesettürlü hanımlarla konuşurmuşuz. Diğer kadınlar bizden bir seviye altta olduklarını bilmeliymişler. Öyle anlattı" dedi.

Mehtap, "Abla her seferinde bana yüzükler, bilezikler alıyor dedi. Girdiğimiz mağazalarda bana okadar sevecen davranıyor ki, dükkancılar bunu hemen fark ediyorlar, mallarını bana beğendirmek için önüme koşuyorlar. Ben de herşeyi "Ablaaa" diyerek doktorun ablasına soruyorum" dedi.

Geçen gün abla bir kuyumcuda memeye takılan klipsli zincir sormuş. Üç çeşit çıkarmışlar. Tezgahtar kızçok gösterişli,mini etekli bir esmermiş. Karıma yiyecek gibi bakıyormuş. Abla gözüyle karıma işaret etmiş. Soyunma odasını göstermiş.

Karım, "Soyunma odasına üçümüz birlikte girdik" dedi. "Tezgahtar kızla abla ikisi birlikte benim üstümü soydular. Başörtüsü duruyordu. Altımda uzun etek,belimden yukarısı çıplak, başörtüsü sıkısıkıya kapalı. Zincirin biri uzun, diğer ikisi daha kısaydı. Meme uçlarıma klipsleri taktılar. Abla birini, mini etekli kız öbürünü taktı. Abla zinciri hafif hafif oynattı. Meme uçlarım canlandı" diye anlattı.

Tezgahtar kız "Müsaade edermisiniz, gösterebilir miyim" demiş. "Buyur" demişler. Kız zinciri çekip çekip bırakmış. Klipsleri iyice sıkmış. Zinciri öyle bir çekiyormuş ki Mehtap'ın memeleri zincirin ucunda yukarı kalkıyormuş. Mosmor olmuşlar. Üç beş derken Mehtap ağrı duymamaya, zevk almaya başlamış.

Mehtap, "Zincirin ucunda orgazm oldum, kız benim zincirle oynaya oynaya belimi getirdi" dedi. Abla üç zinciri de almış. Mehtap "Çok değil mi?" diye sormuş. Abla "Sen beğendiğini seç, öbürlerini bizim hizmetçi kızlara takarız" demiş. "Ben de takarım" demiş. Mehtap'ın elini tutmuş, kasaya el ele gitmişler. Elini bir sıkıp bir bırakıyormuş. Tezgahtar kıza "Evde takmayı beceremezsek mesai saatinden sonra bize yardıma gelebilir misiniz?" demiş. Mini etekli tezgahtar kız hemen bir kart çıkarmış, telefonunu yazmış, ablaya vermiş. "Çağrılırsam çok memnun olurum hanımefendi" demiş. Abla "Siz müsait zamanınızı bildirirseniz bizim überlerimiz var, uğrar sizi alırlar" demiş.

Cipe gitmişler. Abla Mehtap'a "Zincir sana çok yakıştı, harika durdu" demiş. Mehtap'ın işaret parmağına öpücük kondurmuş. "Canımmmm" demiş.

Cipi kullanırken Mehtap'ın işaret ve orta parmaklarını avucuna alıp sıkıyormuş.

"Eriyorum" diyor Mehtap. "Kadın bana böyle yaptığında göğsüm patlayacak gibi oluyor, amcığım sulanıyor" diye anlatıyor. "Elim ayağım titriyor, beni siksin istiyorum ama abla oralı olmuyor. Elini amcığıma soksun, memelerimi emsin ısırsın, boynumu emsin, dudaklarımı somursun istiyorum, ama abla yapmıyor" dedi.

Mehtap "Rezidansta gündüz gelip gece giden devamlı iki hizmetli var" dedi.

"İkisi de birbirinden güzel genç kızlar. Temizlik,ütü, yemek hepsini bu ikisi yapıyor. Abla bunlara karşı çok soğuk ve mesafeli davranıyor. Kızlarla konuşurken sesi değişiyor, sert sert konuşuyor. Kızları sık sık eleştiriyor, söyleniyor. Kızlar abladan çekiniyorlar" dedi.

Abla kızlara kötü davrandıkça onlar tam tersine ablaya iyi davranıyorlarmış. Mehtap'a göre her iki kız da ablaya aşıkmış. Abla evde çok dekolte kıyafetlerle geziyormuş. Hizmetçi kızlar ise tam kapalı olmak zorunda imiş. Mehtap, "İki tane gencecik tesettürlü kızın ortasında kimi zaman transparan, kimi zaman çok kısa veya yırtmaçlı elbiselerin içinde ablanın her tarafı görünüyor" dedi.

"Memeler, kollar, bacaklar hatta amcığı ortada, görünür oluyor" diye anlattı. Kızlar ablanın etrafında zombi gibi dolanıyorlarmış.

Günün belli saatinde abla banyoya giriyormuş. Kızlar banyo işini çok seviyorlarmış. Mehtap, "Banyo vakti gelince kızlar sevindirik oluyor. Durumlar değişiyor. Onlar da soyunuyor, altlarında bir tek tanga ile ablanın yanına giriyorlar, köpürte köpürte ablayı sabunluyorlar, duruluyorlar sonra da havlulara sarıp kuruluyorlar. Ablanın her tarafını kurularken bazen ince havlunun üstünden bazen de elleriyle ablayı ovalıyorlar, okşuyorlar. Bu yaptıkları işi çok severek yaptıkları her hallerinden belli oluyor" dedi.

Mehtap, "Ablanın bu banyo yapıp sonra kurulanması ve pudralanıp masaj yapılması işini birkaç kez ben de seyrettim. Kızlar bu işe iyi dayanıyorlar. Ben dayanamam. Ben o kızların pozisyonunda olsam ablayı yemeye, ısırmaya, amcığını parmaklamaya başlarım. Bu kızlar gayet nazik, kibar bir şekilde işlerini yapıyorlar" dedi.

Mehtap, "Abla bana bir kere olsun elini sürmedi, kızlara da el sürdürmedi. Ne kendisi, ne de kızlar bana dokunmuyorlar" dedi.

Karım "Erdoğan, rezidanstaki durum o kadar seks kokuyor, öylesine istek uyandırıyor ki, akşam doktor gelince beni siksin diye gözünün içine bakıyorum. Kapıdan içeri girer girmez doktorun sikine el atıyorum. Hizmetçi kızlar veya abla görürmüş görmezmiş, aldırmıyorum" dedi.

Karım "Erdoğan, bu ablanın sevgilisi olmak istiyorum, beni siksin istiyorum, deli oluyorum kadına" dedi

"Beni sevsin, okşasın, öpsün" dedi. Kucağıma oturdu, önünü açtı, memelerini avuçlayıp sıkmaya başladı.

"Erdoğan, doktorun ablası beni siksin mi, bu memelerimi öpsün mü, emsin mi" dedi.

"Emsin yavrum, ısırsın bu memişleri güzelimmmm" dedim.

"Erdoğan, kızlar beni yıkayıp kurulasınlarrrr, sonra abla yanıma yatırsınlar mı" dedi.

"Ablası seni yesinnnnn, güzelimi sevsinnnnn, amcığını yalasınnnnn" dedim.

Mehtap sarsıla sarsıla orgazm oldu. Az biraz sakinleşince etekliğini çıkarmadan kucağıma oturdu, sikimi eliyle tutup amına yerleştirdi, yavaş yavaş yukarı aşağı hareketlenmeye başladı.

"Erdoğan seni seviyorum, aşkım benim, sen de beni seviyor musun" diye sordu.

"Seviyorum hayatım" dedim.

"Doktor beni böyle sikiyor Erdoğan, dibime kadar sokuyor Erdoğan" dedi.

"Soksun tatlım soksun" dedim

"Sen de annemi böyle sikiyor musun Erdoğan" dedi.

"Sikiyorum güzelim" dedim.

"Annemin dibine dibine sokuyonnn muuu" dedi.

"Eveeeeeeeet" diye bağırdım.

"Erhan da annemi böyle sikiyor mu Erdoğan" dedi.

"Sikiyorrrrrr" dedim.

"Annemin Erhan'dan ıslanmışşşşşş amınaaaaa giriyorrrrrrr musunnnnnn haya..............." diyecekti, lafını bitiremedi, tekrar gelmeye başladı. Amcığı sikimi sıkıp sıkıp bırakıyordu.

Dudaklarını, boynunu, omuzlarını öpmeye başladım.

Bundan bir yıl önce karımla böyle konuşamazdık, böyle keyifli sevişmelerimiz olamazdı.