Ürkek Bir Koca ve Talihsiz Bir Tati

Story Info
Tatilde saf karımın gerçek erkeklerle tanışması.
8.5k words
2.14
5.3k
2
Story does not have any tags
Share this Story

Font Size

Default Font Size

Font Spacing

Default Font Spacing

Font Face

Default Font Face

Reading Theme

Default Theme (White)
You need to Log In or Sign Up to have your customization saved in your Literotica profile.
PUBLIC BETA

Note: You can change font size, font face, and turn on dark mode by clicking the "A" icon tab in the Story Info Box.

You can temporarily switch back to a Classic Literotica® experience during our ongoing public Beta testing. Please consider leaving feedback on issues you experience or suggest improvements.

Click here
xbc1x
xbc1x
17 Followers

Merhaba, öncelikle uzun yıllar yurdışında bulunduğum için bozuk türkçemden özür dilemek istiyorum. Geçen yaz, tatil için karımla anlaşarak yurt dışına gitmek için karar vermiştik. Hotel reservasyon'unumuzu yapıp vapur için biletlermizi aldık. Yolcu vapuruyla seyahat etmemizin sebebi benim uçmaktan korkmam yüzündendi. Seçim yapmak için iki çeşit seyahat vapuru vardı. Birincisi uçan gemiydi, 1 saat içerisinde limana varacaktı, ikinci seçeneymiz daha yavaş giden bir vapurdu, oda 5 saat içerisinde limana ulaşacaktı. İkisi arasında büyük bir fiyat farkı vardı o yüzden bizde 5 saatlik vapuru seçerek nasilsa 5 saat bizi fazla zorlamayacak diye düşündük.

Seyhatımıza bir kaç gün kala kendimize yazlık kiyafetler almak için alışverişe çıktık. Kendim için bir kaç t-shirt ve şort aldım, bunu yapmak fazla sürmemişti. Sıra eşime gelmişti, bu tabiki daha uzun sürdü. Karım ne giyse ona çok yakışıyordu çünkü unzun ve zayıf bir yapıya sahipti. Yaz tatlili olmasından dolayı karımın gözü sürekli yazlık elbiseler, kısa badiler, şortlar ve eteklere takılıyordu. Karım heycanlı heycanlı ve birazda çekingen bir tavırla, "bir kaç mini etek ve kısa şort alabilirmiyim canım?" diye bana sordu. Yabancı bir ülkede olacağımızdan dolayı mini etek giymesi onu pek rahatsız etmeyecekti. Kendi memleketimizde mini etek ve fazla açık kiyafetler hiç giymiyor çünkü aile ve akrabaları çok tutucudur.

Benimle eveli olduğu halde yinede akraba ve arkadarşlar arasında dedikodu çıkmaması için açık kiyafetler giymiyor. Böyle davranmasının sebebi yaşadığımız memlekete herkes biri birini tanıyor ve dedikodu çok çapuk yayılıyor bu nedenle hiç risk almıyor. Açıkcası benimde işime geliyor. Bütün hayatı boyunca mini etek ve açık kıyafetler hiç giymediği için oturma ve kalkma konusunda pek deneyimli değildir.

O an düşündümki, bu fırsatı değerlendirebilmesi için tek fırsattır ve eğer ona kiyafet konusunda özgür brakacak olursam, çok mutlu olacak. Gideceğimiz ülke turistlik bölge olacağından dolayı ve çoğu bayanda bu şekilde giyineceği için, ikimiz içinde pek bir rahatsız edici bir durum olmayacağını düşündüm.

"İstediğin eteği alabilirsin bebeyim, benim için hiç sorun değildir"

"Sen birtanesin hayatım, herzaman başka kadınları kışkanmışım ve bende hep onlar gibin kısa etekler giymek istedim fakat malüm, şartları biliyorsun"

"Eh işte şimdi imkanın var, bunu değerlendir"

Bunu fırsat bulan karım minicik eteklere bakmaya başladı, ben bunu görünce kendi kendime düşündümki eğer ben karımı bu şekilde giyinmesine izin verecek olursam utançdan yanında yürüyemeyeceğim, yoksa insanlar hakkımda ne düşünür. Tam itiraz edecektim ki, içimden birşey boş ver dedi, eğer bu kıyafet seçimi eşimi mutlu edecekse istediği o olsun. Eşim her seçtiği sexi kiyafeti bana gösterip onayımı bekliyordu, bende ona onay verircesine istemesemde gülümsüyordum. Eşimin gözlerindeki sevinç ve heycanı görebiliyordum, o masum hali beni içden çok yumuşatmıştı bu nedenle kesinlikle kıyafetine karışmayacaktım. Karım çok sadık ve adetlerine çok bağlı bir kadındır. Hiç bir erkeğin ilgisini çekmek için bir çabası olmayan ve hiç kötü bir niyeti olman bir eştir, bu konuda onun bu yönü beni çok rahatlatmıştı.

Seçmiş olduğu tüm kıyafetleri alıp soyunma odasına giderek denemeye başladı. İlk kıyafetini görmek için başımı soyunma odasının içerisine sokarak karımı incelemeye başladım, gördüğüm manzara mütişti. Karımı hayatımda hiç bukadar sexi görmemiştim. Yatak odasında çıplak olduğu zaman vicudunun harika gözüktüğü bir gerçektir fakat bu manzara gerçekten bir başkaydı. Ona baktıkca farkettim ki aletimde kıpırdamalar başlamıştı. Üzerinde çok mini bir kot etek vardı, üst tarafında ise göbeyi açık, kolsuz, vidudunu sıkıca saran, beyaz ve mavi şeritli bir badi giymişti. Bu mini eteği içerisinde bacakları mütüş görünüyordu, gözlerimi o şekilli sitün gibi bacaklarından bir an bile ayırmak istemedim. Üsten giydiği badi bile vicudunun o muhteşem hatlarını sexice gösterip eteği ile çok uyumlu olmuştu.

Arkadan nasil olduğunu göstermek için geriye dönmeye başladı ve gözlerim anında kalçalarına odaklanmıştı. Eşim, vicuduna göre büyük, yuvarlak, sert, ve çok sexi kalçalara sahiptir, kalçaları her erkeği anında azdırabilecek görüntüye sahiptir. Eşime baktıkca onu dümbeltip vede eteğini yukarı çekerek orada sikmek istiyordum fakat mekanın uygun olmamasından dolayı bu mümkün değildi ayrıca onu bu kıyafet ile tanıdık biri görecek olsa utançdan ne yapacağmı bilemeycektim. Biliyorum biraz geri kafalı gözüküyorum fakat ne yapayım, biz böyle gördük böyle büyüdük.

Ben böyle hayellere dalmışken ansızın karımın konuşması ile kendime geldim,

"Eee aşkım ne düşünüyorsun?" ben hiç düşünmeden,

"Ha? Pordon aşkım, evet çok güzel oldun, eğer istiyorsan senindir canım"

"Seni çok seviyorum aşkım, seninle evli olduğum için çok mutluyum, sen çok açık görüşlü bir eş'sin ve ailem gibin geri kafalı değilsin"

"Tabiki değilim aşkım, istediğin kıyafeti giyebilirsin, yeterki uygun yerde giymek şartıyla"

"Merak etme aşkım, sadece tatilde giyecem".

Günün sonunda seçmiş olduğu tüm mini etekleri, mini badileri ve mini şortları satın almıştık. Birtanesi abartı bir kısalikta olduğu halde ona bile ses çıkarmamıştım. Onu çoğu pozisyonlardan kısıtlayan ve oturur kalkarken dikatli olmak şartıyla olan ufacık beyaz bir mini etekti. Alış verişimiz henüz bitmemişti, birkaçtanede değişik reklerde bikiniler almıştı, doğruyu söylemek gerekirse en sexisi beyaz olandı. Bikininin don kısmında onu yandan tutan ince ipler vardı, üst sütyen tarafından ise üçgen şeklinde olup eşimin orta boyda olan göğslerini sıkıca saran ve kumaşın içinden eşimin dimdik meme uçlarını çok beli eden bir bikiniydi.

Son durağmız ayakkabıcısı olmuştu, bu arada ben yorgunluktan ölmek üzereydim bu nedenle bir köşeye oturup onun ayakkabı seçip almasını beklemeye başlamıştım. Orada bulunan orta yaşlarda olan görevli bay, eşimin seçmiş olduğu modelleri kendi ayak ölçüsüne göre getirerek ona yardımcı olmaya başladı. İlk getirdiği normal bir tanga terlikti. Görevli karımın ayak ucuna çömelerek ayağını eline alarak terliği güzelce giydirdi ve ayağnı yere koyup nasıl olduğunu görmek için geri çekildi. "Ayaklarınız bu terlik içerisinde çok hoş gözüküyor" demesiyle eşimde bunu onayladı.

Görevli yaklaşarak yine ayni şekilde bu sefer çok şık uzun topuklu siyah bir terlik giydirdi. Bu terliğin ayak parmakları üzerinden geçen çok ince bir deri bağ geçerek yine bileğinden bağlanan ince bir deri bağ vardı. Eşimin giymiş olduğu uzun topuklu şık terlik ayağını ve ayak parmaklarını cömertce sergiliyordu. Görevli birinci terliği giydirdikten sonra eşimin diğer ayağını eline alarak onu okşayarak masaj yapıp parmaklarını eşimin ayak parmaklarının arasına sokarak okşamaya devam etti. İlk başta bu herifin ne yaptığını düşünerek ona tam laf söylecektimki eşimin yüz ifadesindeki rahatlama hisi gördüm.

Belki bu normal olan birşey, belki müşterilerine ayak masajı yapmak bir takım iş stratejisi bişey olmalı diye düşündüm. Eşimin ona yeter demesine kadar adam eşimin ayağını büyük bir haz ve zefkle ovup okaşmaya devem etti. Karım ayağa kalkıp aynadan ayakkabısına baktı, adamda ona komliment etmek için "ayağınız çok sexi ve çekici gözüküyor ve ona her adam tapabilir". Eşimin çok zarif, küçük ve güzel bakımlı ayakları olduğu bir gerçektir fakat ikimize bu adamın söylediklerinden hiç birşey anlamamış bir ifadeydele biri birimize baktık, sonra onun soylediklerini aldırmayarak iki çiftide satın alarak eve geri döndük.

Ertesi gün, tatile çıkmak için son günümüzdü. Ben evde kalıp dinlenmeye karar verdim, eşim ise tatil için geriye kalan hazırlıkları tamamlıyordu. Karım o gün kendisi içinde bağzı özel hazırlıklar yapmıştı; kuaföre gitti, bacaklarını ağdaladı, ayak ve ellerine manikül pedekül yaptırmıştı. Fakat beni ençok heycanlandıran şey, amcığınıda ağdalamasıydı. Karımın amcığı okadar temiz, narin ve pirüzsüz görünüyordu ki o an içimden dilimi içine gömmek geliyordu, fakat buna izin vermeyeceğini gayet iyi biliyordum. Bunun sebebi, zamanında annesi ona bunun yanlış ve adetlerimize göre yasak bişey olduğunu anlatmış. Eşim benim aletimi bile hiç bir zaman ağzına koymamıştı, bütün çabalarma rağmen ağzına bile yaklaştırmamıştı. Ne deyim, bu benim problemim, fakat bunun haricinde yatakda mütişti. Okadar dar ve ıslak bir amcığı vardi ki beş dakkika bile dayanamıyordum ve hemen boşalıyordum. Sanırım bu durum onu tatmin etmiyordu fakat fazlada olumsuz davranmıyordu. Onunda çok zevek almasını ve mutlu olmasını istiyordum fakat okadar sexi ve dayanılmazdıki fazla dayanmak elde değildi.

Tatil yolculuğuna çıkmak için o sabah erkenden kalkıp hazırlandık. Ben hemen üzerime bir şort birde kısa kollu gömlek giydim, karım ise hâlâ daha karar verememişti. Ona yazlık bir elbise seçmesine yardımcı oldum, nasilsa gün çok uzun ve sıcak olacaktı. Eşim hazırlandıktan sonra ona nasil gözüktüğünü söylemem için karşıma manken gibin dikildi. Ona baştan tırnağa bir baktım ve çok tatlı ve güzel görünüyordu. Üzerine açık mavi kısa yazlık elbisesini giymişti, elbisenin omuzlar üzerinden geçen ince bir bağ vardı. Göğüs kısmı dekolte olup hafifce göğüslerinin üst tarafını ve göğüs arasını sexice beli ediyordu. İçinden sütyen giymemişti çünkü yazlık elbise olduğu için takmak çok uygunsuzdu.

Tabiki fazla abartı bişey değildi, bildiğin her yazlık elbise gibindi ve eğer uygunsuz bir pozisyona girmeyip dikatli olduktan sonra hiç bir sorun olmayacaktı çünkü eşimin göğüsleri fazla büyük değildir fakat harika bir orta boya sahiptir. Karımın göğüslerine her zaman haranlık duydum çünkü büyüklüğü avcumu tamamen dolduran ve onları kolayca sıkıp yalamak mümkündü. Eşimin göğüsleri her zaman sert ve dimdik olup güzel büyük pembe meme başlarına saip olmuştur. Karımı süzdükce bacakları hemen dikatimi çekti, doğruyu söylemek gerekirse görüntüsü beni çok tahrik etmişti, o güzel situn gibi bacaklar sürmüş olduğu kremden dolayı güzelce parlıyorlardı. Dahada aşağa indikce farkettimki bir önceki gün almış olduğumuz tanga terliklerini giyiyordu, ayakkabıcıda çalışan adamın dediği gibin eşimin ayakları çok narin ve güzel görünüyordu.

Eşimin ayak tırnakları güzel mat beyaz bir renge boyanmış bir parmağındada ayak parmak yüzüğü takılıydı. Eşimin herzaman böyle ilginç değişik mücevherler takmayı seviyordu. Karım benim için mankenlik yaparcasına sırtını dönmeye başladı, döndükce yine gözlerim o güzel yuvarlak kalçalarnına odaklanmıştı. Farkettimki etek kısmı hafifce kalçalarının arasına girerek iki çok azdırıcı popo görünüyordu. Ona hemen sordum niye eteği şu şekilde duruyordu,

"Canım ya, tanga giyiyorum o yüzden"

"O zaman sende tanga giyme çünkü çok ilgi çekecektir"

"Fakat aşkım, eğer normal külot giyersem, külotun kenarları ve lastikli kısmı görünecektir, ozaman dahada hoş olmayan bir görüntü olacak"

"Hmm, iyi, sen bilirsin"

Onu biraz incitmek istedim ve tangasının rengini sordum, oda beni zevlemek için yatağa oturdu ve bacaklarnı iki yana açtı. Bu gerçekten görmeye değer bir görüntüydü, üzerinde küçüçük ince beyaz şefaf bir tanga vardı. Beyaz transparant kumaşın içinden o muhteşem am dudakları kolayca görünüyordu. Bu görüntü beni acayip bir şekilde azdırmıştı. Tam ona saldıracaktım ki beni durdurdu,

"Bu kadar eğlence yeter yoksa vapurumuzu kaçıracaığız"

"Evet canım haklısın, sanırım şimdi gitmeliyiz" Bavullarımızı bagaja atıp limana doğru yol aldık. Limana vardığımızda bavullarımız kontroldan geçirip tüm işlemlerimizi tamamlamıştık. Vapura binmek için sırada beklerken vapurumuzu incelemeye başlamıştım, büyük fakat çok eski görünüyordu. Sonunda vapurun içerisine girmiştik, fakat ikimizde gördüklerimizle şok olmuştuk.

İçerisi iğrençti, çok pis ter kokuyor ve düşük sınıf insanlarla doluydu. Bu insanların inşaat işcisi ve kıroya benziyorlardı çünkü çok eski yıpranmış ve kokmuş kıyfetler giyiyorlardı. Bizim memleket bu tür insanları işciliği ucuz olan memleketlerden getirtip onları inşaatlarda çalıştırır, sanırım bu insanlar şimdi geri memleketlerine dönüyordu fakat benim en büyük hatam, en ucuz vapuru seçmemdi. Karım ve ben bu durumdan gerçekten çok rahatsızdık fakat artık çok geçti ve yapabilecek bişey yoktu. En kötüsü ise oturacak hiç bir yer yoktu taki karşıda oturan bir adam bize yanında biraz boş yer olduğunu işaret edene kadar. Başka çağremiz yoktu ve bu adamların arasına oturmamız gerekiyordu.

Gerçekten berbat bir yerdi burası çünkü bu adamlar bize dimdik bakıyordu özelikle karıma, hayatlarında karı görmemiş gibin bakıyorlardı. İçimden, keşke karım bu kıyafeti giymeseydi diye düşnmeye başladım, bu gerçekden durumu dahada zorlaştırıyordu. Adamın göstermiş olduğu müsayit yere yaklaştımızda sadece bir kişilik yer olduğunu farketik. Yolculuk beş saat sürecekti ve en azından birimiz otursak çok iyi bir fikir olacaktı. Doğal olarak karımın oturmasını istedim. Eşim bu ter kokulu kıllı adamların arasına oturdu, adamlar adeta mağra kaçkınına benziyordu, tek farkları kıyafet giyiyorlardı.

Biraz bekledikten sonra vapurumuz hareket edip yola çıktı. Bu adamların karıma ağızları açık bir şekilde bakmaları gerçekden sinir bozucu bir durumdu bu nedenle eşim elindeki dergisini okuyarak onları görmesizlikten geliyordu. Eşim dergisini okurken bacak bacak üstüne atmış olduğu bacağını bilinçsiz bir şekilde salıyor ve o beyaz ojeli ayak parmaklarını kıpırtarak terliğini yukrı aşağa oynatıyordu. Farkettim ki bağzı adamlar karıma baktıkca dudaklarını yalıyor bıyıklarını okşuyordu, karımı düşünerek fantasi kurdukları her hallerinden beliydi. Acayip bir şekilde sinirlenmiştim fakat korkudanda hiç bir şey yapamıyordum, onlar çok kalabalıktı ve çok güzçlü görünüyorlardı.

Böylece bir saat geçmişti ve eşim dergisini okumaktan sıklmıştı bu nedenle bu berbat görüntüyü görmemek için çağreyi gözlerini kapatarak bulmuştu. Aradan iki saat geçmişti ve süre çok yavaş geçiyordu, farkettim ki eşim uyakalmıştı ve bende yanında durmaktan çok yorulmuştum. Biraz dışarı çıkıp hava almak için karar verdim, dışarda pençerenin dibine yaslanıp uyuyan karımdan gözümü ayırmıyordum. Karımı gözlemlerken birden bire hayatımın şokunu yaşadım, uyuyan karımın yanında oturan adam aletini dışarı çıkartıp dikatlice karımın elinin içerisine yerleştirmiş. Kötü olan şey karımın uykusu çok ağır ve onun bu iğrenç hareketden uyanması ve karşı çıkması biraz zor görünüyordu. Bunu gördüğüm an ürkerek dizlerim titremeye başladı ve bütün kaslarım dondu, hareketsiz bir şekilde olanları çağresizce seyrediyordum.

Herif karımın elini o kokmuş kalın aletine dolamış ve eşimin elini dikatlice aşağa yukarı oynatarak ona mastürbasyon çekmesini sağlıyordu. Bu olaydan habersiz olan karım elli bu adama mastürbasyon yaparken farketimki adamın aletinden zevk suları eşmin or küçük narin parmaklarının üerine süzülüyordu. Sadece bu yetmezmiş gibin, yanında oturan diğer adam ise karımın bacağını kaldırıp kendi dizinin üzerine yerleştirdi. Bu hareketi yapmasıyla eşimin beyaz transparant küçücük tangası bütün adamların karşısındaydı. Bu pis heriflerin gerçekden hiç bir utanç veya saygıları yoktu.

Adamların bir çoğu eşimin karşısına geçip onun trasparant tangasının içerisinden gözüken amcığına bakarak mastürbasyon çekmeye başladılar. Bu süreçde karımın elinde bulunan yarak o yumuşacık narin parmaklarının üzerine boşalmaya başladı, aradan çok geçmedi ve diğer adamlarda uyuyan karıma bakarak yere boşalmaya başladılar. Eşimin bacağını yavaşca yerine koyarak üzeri döl olan elinide yanına brakmışlardı. Herşeyin normala dündüğünü fark eder etmez kendimi toparlayarak hemen eşimin yaına gittim, eşimin eline boşalan adam beni fark eder etmez hemen kalkıp oradan ayrıldı. Eşimin yanında boşalan yere hemen oturdum.

Bir kaç dakkika sonra eşim karın ağrısıyla uyandı, "Canım... sanırım kusacam, sanırım vapur tuttu beni"

"Hayatım neyin var? İyimisin?"

"İyi değilim canım... hey, bu sıvı nedir elimde" Onu tamamen onutmuştum fakat eşime 'yanında oturan adamın döleridir' de deyemezdim. Böyle birşeye izin verdiğim için kesin beni öldürürdü. "Ha o canım? O hiç bişeydir ya, bir ara sana yoğurt almıştım fakat uyandırmak istemedim bende kendim yedim, sanırım yanlışlıkla eline dükmüşüm, özür dilerim hayatım"

"Peki başka varmı? Eğer yersem kendimi daha iyi hisedebilirim"

"Üzgünüm hayatım, bu sonuncusuydu ve sen uyanana kadar onu tutmak istemdim, bu sıcak havada kesin bozulurdu"

"Sorun değil canım, madem öyle bende elimde kalan son damlalar ile idare ederim"

Bunu duyar duymaz şok bir şekilde ağzım açık donup kalmışım oyle, Karım ençok döl olan parmağını dudaklarının arasından sokarak ağzına götürdü. Gözlerime inanamıyordum, o güzel dudaklarıyla parmağını iyce emerek dölleri yuttu. O yetmezmiş gibin geriye kalan dölleri dili ile elinden yalayıp hiç bir damla brakmadan yuttu. O tatlı pembe dudağının kenarından bir damla döl akmaya başlamışdı ve onuda tek parmağı ile durdurup tekrar dudakların arasından ağzına yitti. Bu olay tamamen şimşek hızıyla bir an içinde oldu, eşimin yüz ifadesinden ne yütüğünü anlamadığını görüyordum. "Iııhhh, neydi o?"

"Eh aşkım bu sıcakta böyle şeylere ne olur söylemiştim sana" Eşim bu olaydan sonra kusmak üzereydi, onu hemen kaldırıp temiz hava alması için dışarı çıkardım. Dışardaki rüzgar çok güçlü olduğu için karmın eteği sürekli yukarı kalkarak bol bol bacak ve kıç göstermek zorunda kalıyordı. Karım eliyle eteğini aşağda tutmaya çalışıyordu fakat sallanmadan dolayı ayakta sabit durmak çok zordu bu nedenle içeri geri girmemiz gerekiyordu. Eşim çok kötü olmuştu bu nedenle ve yardıma ihtiyacımız vardı. sağa sola sorduktan sonra, sonunda birisi bizi küçük bir odaya yönlendirmişti. Odada küçük bir yatak vardı, sanırım vapur personeli kalıyordu bu odada.

Bizi buraya yönlendiren adam böyle durumlarda ne yapılması gerektiğini biliyormuştu. Adama yapılması gereken ne varsa yapmasını istedim, tatilimizin ilk gününü karımın hasta bir şekilde başlamasını itemiyordum. Adam karımın terliklerini çıkarmasını ve yatağa uzanmasını istedi. Karım dediğini aynen yaptı. Sonra adam karımın ayak ucundan uzanıp elini karnına koyarak okşayıp ağrıyıp ağrımadığını sordu. Bunun ilgiç tarafı, adamın bulunduğu pozistyonda adamın aleti karımın ayakların üzerine deyiyordu. Karım ağrıdan kıvanıyordu ve bilinçsiz bir şekilde kıvrandığı için ayak parmaklarıyla adamın aletini okşuyordu. Adamın zevk aldığı her halinden beliydi çünkü pozisyınunu hiç değişmiyordu.

Bunun gerekli olup olmadığını adam sordum fakat oda gerkli olduğunu ve midesinin bulanma sebebini bulması gerektiğini söyledi. Ne demek istediğini hiç anlamdım, böyle durumlarda bununla ilgili hiç bir bilgimde yoktu. Adam geri çekilerek karımın ayak ucuna diz çokerek cevap verdi;"İşte, şimdi karının neden midesi bulandığını biliyorum". "Neden?" diye sordum,

"Taktığı bu ayak parmak yüzüğünden"

"Hasta olmasının sebebi ayak parmak yüzüğü ile ne alakası var?"

"Çok alakası var, kan dolaşımı zorlaştırıyor ve hareket eden bir vapurda olduğumuz için onun midesini bulandırıyor".

Bu tamamen saçmalık gibindi fakat yinede ben pek birşeyden anlamazdım, belkide doğru söylüyordu. "Peki hale, şimdi ne olacka" diye sordum, "Onu çıkarmam gerekiyor"

"Olur, ben çıkarırım o zaman"

"Hayır olmaz!"

"Neden?"

"Çünkü çok yavaş ve dikkatlice çıkarılması gerekiyor yoksa kan yoluyla yanlış sinyaller yollanır ve kendini dahada kötü his eder"

"Peki sen çıkar öyleyse".

Benim onayımla adam karımın ayağnı eline alıp hafifce yukarı kaldırdı ve ona bir süre hayranlıkla baktı, sonra onu az daha yukarı kaldırarak elbisesinin açılmasına sebep olup karımın transparant tangasından içine bakmaya başladı. Bu durumdan dolayı çok heycanlı olduğu beliydi. Ben güçsüz ve yetersiz bir şekilde ne yapacağmı bilmenden öylece durup bekledim. Öbür eliğle yüzüğü çıkarmaya çalıştı fakat çıkmıyordu. Adam dediki onu ıslatıp çıkarması gerekiyor, bana bişey söylemek için fırsat brakmadan hemen karımın ayağını kendi burnun ucuna doğru götürüp,

"Ohh be, çilek gibin kokuyor" dedi. "Ne yapıyorsun?" diye cevap verdim.

"Lan bak bura, senin için büyük bir iylik yapıyorum, karının ayakları güzel ve temiz olduğu için gönüllü olarak onun ayak parmak yüzüğünü çıkması için ıslatacağım, bide şanslısın, dua et ki eşinin ayak ojeleri beyazdır, bu benim en sevdiğim renk"

xbc1x
xbc1x
17 Followers