Cuckold Nasıl Başladık

İlk gençlik yıllarımdan beri hayalim olan beyaz yaka hayata kavuşunca mutlu olacağımı sandım. O yaşlarda hayat güzeldi, gençtik, enerjiktik. Paramız yoktu ama eğlenmeyi bilirdik. Ufak tefek sağdan soldan bir kız düşürürsek seks yapardık, düşüremezsek de arardık.

Bütün bunlar zamanla bitti. Üniversiteyi bitirip, güzel bir işe girip evlendim. Eşim İlknur, üniversiteden tanıdığım bir kızdı. Tatlı bir kadındı, narindi, çiçek gibiydi anlayacağınız. İnsan dokunmaya kıyamazdı. Hep düzenli, hep temiz, hep iyi huyluydu. Her zaman çekici giyinir, erkekler zaten bakardı ama kadınları bile kendine baktırırdı. Bambaşka bir mevzuydu anlayacağınız.

İlknur ile evliliğimin ilk iki senesi çok güzel geçti, bol bol sevişiyorduk, fırsat buldukça tatillere çıkıyorduk, kumsallarda akşam gezmeleri, otel lobilerinde beyaz şarap içmeler, diskolarda gece hayatı derken unutulmaz günler yaşadık.

Ama bunlar bir yerden sonra heyecanlandırmak şöyle dursun, sıkıcı bile gelmeye başladı. Eşim 28 ben 32 yaşındaydık ama hayatımız şimdiden monotonlaşmış, farklı arayışlara girmiştik. ilk arayışlarımız, farklı yerlere tatillere gitmek, farklı içkiler denemek üzerine olmuştu. Sonra İlknur spor salonuna kaydoldu, ben kitap okuma kulüplerine. Derken birbirimizden ayrı hayat alanlarımız oluştu. Onun spor salonundan edindiği bir arkadaş çevresi vardı, benim de kitap kurdu insanlardan. Onun etrafında fit, kaslı genç erkekler benim de etrafımda evli, olgun ama bakımlı kadınlar dolmuştu.

Bu bizim için asla sorun olmuyordu. Birbirimizi aldatmayı asla düşünmedik. Ama İlknur'un arkadaş ortamındaki genç erkeklerle arasındaki gerilimden hoşlandığını görebiliyordum. Çaktırmıyordu ama o erkeklerin hepsinin karımı arzuladığını içten içe hissediyordum. Tabi bunlar normal şeyler. Nasıl bir kadın olursanız olun etrafınızda bir grup erkek sizi hep arzular. Önemli olan kadının buna verdiği tepkidir. Etrafındaki erkekleri belli bir mesafede tutup istenilmenin hazzını ölçülü bir şekilde yaşayan kadınları kimse suçlayamaz. Ben de suçlayamam. Eşimi kara çarşafa kapatacak halim yoktu. Kapatsam da zaten bir şey fark etmezdi.

Ben o aralar, bir de pornolara sarmıştım. Karımla seks hayatımız seyrekleşmişti. Bunu porno izleyip kendimi tatmin ederek amorti ediyordum. Şikayetçi sayılmazdım. Her ne kadar genç, güzel ve seksi bir karım olsa da onunla yaşadığım ilişki beni doyursa da porno izleyip mastürbasyon yapmak da eşsiz bir haz veriyordu.

Porno dünyası zengindir. ilk zamanlarda profesyonel hardcore pornolar izlerken, amatör pornoların daha çok dikkatimi çektiğini fark ettim ve ilgim bunlara kaydı. İlk izlediği amatör pornolar, genç çiftlerin pornolarıydı. Sonrasında çok geçmeden swinger pornolar izlemeye başladım. Aldığım haz artıyordu. Genç çiftlerin, birbirilerinin sevgilileriyle yatmaları ilginç ve çekici geliyordu bana. Birkaç ay boyunca bu videolarla kendimi tatmin ettim. Bu videolardaki çoğu genç kız kumral, ince yapılı beyaz tenliydi. İlknur'a olan benzerlikleri de beni etkiliyordu. Ama ne yalan söyleyeyim, o pornolardaki erkekleri pek beğenemedim. Cinsel performansım çok yüksek değildir. Zayıf kısa boylu yapısız bir adamım ama ben bile daha güzel sikerdim o kızları.

Son olarak cuckold pornolara düştüm. Otuzlarındaki evli kadınları siken yakışıklı, kalın yarraklı erkekler ve karılarını izleyen beyaz tenli göbekli adamlar kompozisyonuna bayılmıştım. Bu pornoları ilk keşfettiğimde yaşadığım hazzı unutamıyorum. Her şey çok güzeldi.

İlknur'a da o pornolardaki gibi sikilirken hayal etmeye başladığımda zihnim zehirlenmişti. Karım o sıralar iyice spor salonuna alışmıştı, sıkılaşan yuvarlak kalçaları, dolgunlaşan kolları, mermer gibi bacakları ve dümdüz karnıyla tam bir beyaz tenli, sarışın afete dönüşmüştü. Çok fazla zamanını spor salonunda geçirdiği için spor taytları ve spor sutyenlerini artık gündelik hayatta da giyiyordu.

Her gittiği ortamda gözler hep onun üstündeydi. Karımın bu durumdan rahatsız olduğunu düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. Aksine her zamankinden daha mutlu ve daha neşeliydi.

Ben cuckold dünyasına dalmışken, İlknur akşamları arkadaşlarıyla görüşüyor, genç, kaslı ve bakımlı erkeklerle takılmaya devam ediyordu. İlknur ve benimle tanıştırdığı bazı arkadaşlarını sevişirken düşünmek mastürbasyonuma ekstra bir keyif katıyordu.

Bir gün eve geldiğimde karım benim bilgisayarımı kucağına almış, şaşkın şaşkın bakıyordu.

''Ne oldu aşkım?'' diye sorduğumda,

''Sen bunları mı izliyorsun?'' dedi.

Bilgisayar ekranında bilgisayara indirdiğim, en sevdiğim amatör cuckold pornolarımdan biri oynuyordu. Sarışın fit bir kadını iri bedeninin altına almış eze eze siken kaslı bir zenci vardı ve kadının kocası da bu dakikaları kayda alıyordu. Adamın iri bedeninin altında inleyen kadının bacakları iki yana açılmış, üstündeki erkeğin kalçalarını avuçlamış kendine çekiyordu.

''Çok var bunlardan'' dedi İlknur. ''Sen hep bunları mı izliyorsun?''

''Evet'' dedim biraz utanarak.

Bana baktı biraz sonra muzipçe gülümsedi.

''Hoşuma gitti'' dedi. ''Gel yanıma beraber izleyelim''

yanına oturdum. Videoyu devam ettirdi. İri kıyım siyahinin altında ezilen kadın vücut olarak İlknur'a çok benziyordu. İlknur'un nefes alıp verişi hızlandı. Heyecanlanmıştı belli ki. Ben de heyecanlandım. Demek onun da hoşuna gitmişti bu durum.

Beş on dakika izledikten sonra bana,

''Beni hiç başkasıyla hayal ettiğin oldu mu?'' dedi.

''Evet''

''Kimle?''

''Sercan'' dedim. Sercan dediğim kişi, daha yirmi yaşında ama muazzam vücudu olan, uzun boylu iri yarı ve çok yakışıklı bir arkadaşıydı.

İlknur muzipçe güldü yine.

''Evet'' dedi. ''Çok güzel çocuk''

Bilgisayarı yana koyup önümde diz çöktü.

''Sana Sercan'ın beni nasıl siktiğini anlatayım mı?'' dedi.

Şok olmuştum. Şaşkınlıktan yüzüm kaskatı kesilmişti. İlknur bir kahkaha attı. Yavaşça pantolonumu indirdi. Sonra boxerımı. Sikim zaten taş gibiydi. Eline aldı. Yavaşça okşamaya başladı.

''Yine çocuklarla otururken Sercan'ın bana bakışlarını yakaladım'' dedi. Sonra sikimi ağzına alıp biraz ıslattı. Ağzında büyük bir tükürük yapıp yarrağımın başına koyduktan sonra eliyle sikimin etrafına yaydı. Eliyle yavaşça sikimi sıvazlarken,

''Birkaç kez, yanlışlıkla olmuş gibi götüme dokundu. Mekan loştu. Kimse görmüyordu popoma dokunduğunu. Benim tepki vermediğimi görünce tam olarak avuçladı. Heyecandan içim içime sığmadı. Bir yandan kızıyordum ama bir yandan da iyi hissediyordum. Çünkü Sercan'ı bilirsin. o kaslı kollarının arasında hunharca sikilmek isteyen bir dolu kız vardır. Ben de onlardan biriyim.

Saatler ilerledi, bu arada Sercan benim götümü keyifle elliyor, arada bir masanın altından eli bacaklarıma kayıyordu. Sol elimdeki kocaman evlilik yüzüğünü resmen gözüne soktum ama o umursamadı. Senden korkmuyor belli.

Saatler ilerledikçe mekan daha da loşlaşıyordu, masamızdaki insanlar da müsaade isteyip kalkıyordu. En son Sercan, Sercan'ın kankası ve ben kaldık. Sercan her kalkan insanın arkasından daha cesaretli elliyordu beni. En son kankasıyla kaç göz yaptılar birbirlerine, kapalı anlamlı birkaç şakalaşmadan sonra kankası da gitti. Artık ikimiz kalmıştık. Ben kendimden geçmiş bir haldeydim. Kim bilir kaç kadını böyle ayartmıştı. En son bana geçelim mi dediğinde itiraz etmek şöyle dursun, sevinçten boynuna sarılacaktım.

Beraber çıktık mekandan. Arabasına bindik. Yol çok uzun değildi, arabada giderken yine elini bacağıma attı. Bu sefer ben de bir yaramazlık yapıp bacağıma attığı elini tuttum, orta parmağımı ağzına götürüp parmağına sakso çektim. Şaşırmıştı ama hoşuna gitmişti. daha bir hızlı sürdü arabayı.

Evine girer girmez öpüşmeye başladık. üstünü çıkarttı. Allahım o nasıl bir vücuttu öyle. Kafayı yemek üzereydim. Beni tek hamlede, hiç zorlanmadan kucağına alıp yatağına götürdü. 1+1 evde yaşıyordu. Beni yatağa bıraktı. O iri bedeniyle beni öyle kolayca kaldırması beni çok etkilemişti. Islanmıştım. Altımdan taytımı, üstümden spor sutyenimi çıkarında amımın ne kadar ıslak olduğunu gördü. Bu hoşuna gitmiş olacak ki kendi de hemen soyunup yarrağını içime soktu. Amım çok ıslaktı ama yarrağı da büyüktü. İçime girerken zorlandım. İri bedeniyle, o pornodaki siyahi gibi kapandı üstüme. Ben de kaslı belinden ellerimle kavradım. İlk girip çıkışlarında biraz zorlandım ama sonra çok zevk vermeye başladı. o da zaten ilk anlarda biraz yavaş olup sonradan hızlandı. sikini içime her sokup çıkarışında içimde şimşekler çakıyordu. Herkül gibi bir erkek beni böyle sikene kadar sikilmenin ne demek olduğunu bilmemişim.

En sonunda sikini içinden çıkarıp üstüme itfaiye hortumu gibi boşaldı. Sıcak döllerinin sıcaklığı bana kendimi iyi hissettirdi. Her tarafım döl içinde kalmıştı. Ama resmen bitmiştim. Yorgunluk ve zevk beni uçurmuştu. Yanıma uzandı. Yeni boşalmış kalın yarrağımı ağzıma alıp iyice temizledim. Yüzünden memnuniyet akıyordu. Hep merak etmiştim seni sikmeyi dedi. Salondaki hemen her kadını siktiğini, çoğunun da evli kadınlar olduğunu söyledi.

Yorgunluktan uyuyakalmışım, ertesi sabah uyandığımda gitmişti. Ben de üzerimdeki kurumuş dölleri silmeden giyinip evime döndüm''

İlknur bu hikayeyi anlattı bana. Hikayesi bittiğinde sikimin başını ağzına alıp hızlı hızlı otuzbir çekti. Ağzının içine öyle bir boşaldım ki, aldığım zevkten bacaklarım kıvrandı. Kendime geldiğimde, ''hiç böyle zevk almış görmemiştim seni'' dedi. Ben hala karımın Sercan tarafından sikildiğine şaşırıyordum.

Aklımdan geçenleri okumuş gibi, ''öyle bir şey olmadı bu arada'' dedi. Güldü. ''Ama daha fantezisinden bu kadar keyif aldıysan gerçekte yapsam ölürsün herhalde'' dedi.

''Hikaye istediğin zaman söyle'' dedi ve kalkıp banyoya gitti. Herhalde ağzını yıkayacaktı.

İşte bizim cuckold hayatımız bu şekilde başladı.

Daha önce burada cuckold hayatımızın nasıl başladığını anlatmıştım. Aslında nasıl başladığından çok bizim bu fanteziyi ve bu fantezinin bizde uyandırdığı heyecanı keşfetmemizin hikayesiydi.

Daha önceki kısımda eşimin, spor salonundan arkadaşıyla kurduğu, ilk defa olduğu için acemice anlattığı hikayesini anlatmıştım. Bir yandan yarrağımı, hem benim zevk suyum hem de kendi tükürüğüyle ıslatmış bir halde sıvazlıyor, hem de arkadaşı Sercan'ın onu nasıl evine götürüp, iri kaslı bedeninin altında kalın yarrağını karımın içine sokarak ezercesine siktiğini anlatıyordu. o anki boşalmam, belki de uzun zamandır yaşadığım en iyi boşalmaydı.

O geceden sonra da karımın bana anlattığı çeşitli hikayeler eşliğinde seviştiğimiz oldu. Mesela misyoner pozisyonda, ben onun üstündeyken kesik kesik spor salonundan genç ergenlerin onu nasıl grup siktiği gibi hikayeler anlatıyordu.Bunları yazarken bile penisimin harekete geçtiğini hissedebiliyorum.

Bir süre, karımın bana anlattığı hikayelerle devam ettikten sonra, roll play mesajlaşmalara geçtik. iş yerinde bana mesajlar atıyor, şu an şu beni sikiyor, bu akşam şuna vereceğim, şu çocuk benim götüme saatlerdir bakıyor gibi mesajlardı. Hatta bir keresinde, Sercan'ın o gece hakkında konuşmak için onu eve çağırdığını, gittiğinde hiç istemediği halde, çok azan Sercan'ın onu zorla yatırıp siktiğini ve kaçamadığını, hatta sonrasında çok zevk aldığını falan anlattı. Bütün bunları ayrıntılı bir şekilde mesajla anlattığı gün, dayanamayıp iş yerinin tuvaletinde klozete oturup feci bir otuzbir çekmiştim. Sadece karımın attığı o ayrıntılı yarı tecavüz seks hikayesi bile benim sikimi kaldırıp beni hayvan gibi boşaltmaya yetmişti.

Tabi tüm bu şeyler karımla aramda olan fantezilerdi. Asla başka bir insanı katmıyorduk işin içine. Çünkü ben önemli bir işle meşguldüm. Karımın bu tip ilişkilerde olduğunun duyulması işime mal olabilirdi. Evin tek geliri de benim dolgun maaşlı işim olduğu için, iyice emin olup, aşırı güvenilir birini bulmadan bunu gerçek hayata dökmeyecektik.

Onun yerine, ne bizde kalsın, ne de başka birini katalım şekli başka oyunlar oynamaya başladık.

Mesela en sık yaptığımız, hem de en çok sevdiğimiz oyun, karımı açık saçık giydirip, birkaç semt uzakta bir avmye gitmekti. Avmye girdiğimiz anda karım önden gider, ben de onunla alakası olmayan biriymiş gibi onu uzaktan izlerdim. Diğer erkeklerin, özellikle avmdeki erkek çalışanların ona yiyecekmiş gibi bakmasına bayılırdım. Bir mağazaya girer, bir şeyler alacakmış gibi etrafta dolaşırdı. Mutlaka azgın bir erkek çalışan gelir yardımcı olacağı bir şey olup olmadığını sorardı. Karım o erkek çalışana bir şeyler sorar, sonra o çalışan bir şeyler anlatırken gözlerinin ta içine bakar, dekolteli memelerini şişirir, başını yana eğip saçıyla oynardı. Onunla konuşan erkek kendinden geçer, hemen bir espri falan yapmaya çalışırdı. Karım da sırf adamı daha çok azdırmak için, yaptığı espri çok komikmiş gibi cilveli cilveli güler, adamın koluna falan dokunur, bir aygır gibi azdırırdı. O an o erkeklerin karımı oracıkta sikme istekleri gözlerine yansır, heyecandan çeneleri titrerdi. Yabancı erkeklerin karıma, namusuma duydukları bu tutku, bu şehvet beni inanılmaz azdırırdı.

Karım, karşısındaki erkeği yeterince azdırdığını, tatmin olduğunu hissettiğinde oyuna son vermek için burnunun sol tarafını hafifçe kaşırdı. O anda ben karımın yanına gider, ''karıcım buldun mu aradığını'' der yanağından öperdim. O anda karım rol gereği biraz utanmış gibi yapar. ''Hayır kocacığım hadi gidelim'' derdi. Sonra beraber çıkardık. Konuştuğu adam da utanırdı biraz, bazen utanmazdı. Ama hepsinde istisnasız, evli kadınların ilgi duyduğu erkek egosunu görürdünüz. O egoyla karımı yatırıp sikseler pestilini çıkarırlar, döve döve sikerlerdi. Karımın bir günde belki on erkekle bu kadar samimi olup bu şekilde flörtleşmesinden sonra eve döner. Dolu dolu bir sevişme yaşardık. Karıma, gözlerini kapatıp o erkeklerden istediğini hayal etmesini söylerdim. Hatta isterse hayal ettiği erkeğin ismini bile inleyebilirdi. Böyleydi bizim avm oyunumuz.

Daha farklı sosyal oyunlarımız da vardı ama şimdi anlatmayacağım onları.

Yine bir gün karımla avm oyununu oynamaya çıktık. Üstünde önü derin dekolteli turuncu bir bluz, altında kısa bir yeşil etek, bacaklarında siyah açık ten bir çorap ve ayaklarında siyah topuklu ayakkabılar vardı. Sporlu bacakları ve kolları, inanılmaz güzel görünüyor, bluzunun altından görünen dümdüz karnı yürüdükçe hareket ediyor, muhteşem bir görüntü sunuyordu. Birkaç mağazaya girip, klasik şekilde oyununu oynadı. Yine zevk aldık, yine muhteşemdi her şey.

Sonrasında cuckold hayatımıza yepyeni bir heyecan katacağından habersiz karım önde, ben arkada birbirinden alakasız insanlar gibi migros'a girdik.

İlk ben gördüm onu, sonra karım. Uzun boylu, gür ama kısa saçlı, atletik ve kaslı çok genç, çok yakışıklı bir eleman, önüne açtığı kolileri reyona diziyordu. Arada bir etrafına bakıyor, sonra işine devam ediyordu. İlknur'un yeni avı bu galiba diye düşündüm. Gerçekten de karım o genç adamı seçmişti. Yavaş yavaş yanına yürüdü. Uzun, sütun gibi bacaklarıyla yere çömelmiş elemanın dibinde durdu. Eleman önce karımın bacaklarına, sonra karnına, sonra meme dekoltesine ve sonra kusursuz yüzüne baktı. Önce gözleriyle sikti karımı. Sonra, aşırı sempatik bir gülümsemeyle ''size nasıl yardımcı olabilirim?'' diye sordu. Karımın o anda elemandan etkilendiğini görebiliyordum. Galiba avcı bu sefer av oluyordu.

Karım da en saf, en tatlı gülümsemesiyle çocukla konuşmaya başladı. Elemanın yaşı en fazla yirmiydi. Ayağa kalkınca karımdan en az yirmi santim daha uzun olduğunu gördüm. Gerçekten çok güzel çocuktu. Hakkını yemeyeyim. Ben bile kadın olsam bir düşünürdüm buna vermeyi. Yine de çok piç bir gülüşü vardı. Yiyecek gibi bakan gözleri, tahminimce çok tatlı sözleri ve kusursuz yüzündeki kusursuz gülümsemesiyle karımı etkisi altına almıştı. Belki on beş dakika boyunca uzun uzun konuştular. Normalde şimdiye kadar İlknur çoktan burnunun sol tarafına dokunur, beni çağırırdı ama bu sefer dokunacağı yok gibiydi. Bir şeyin yerini sordu, sonra eleman eliyle gösterdiğinde karım parmağıyla ''benimle gel'' işareti yapıp önünden yürüdü. Ayağında ''sik beni'' topuklularıyla, mini etek içindeki aşırı düzgün kalçalarıyla ve sarı saçlarını bağladığı at kuyruğu saç modeliyle afet gibiydi. Eleman da gözleriyle karımı arkadan süze süze arkasından gitti. Gittikleri yerde biraz daha konuştular ve sonra eleman telefonunu çıkarıp karımın söylediği bir şeyler yazdı.

Yoksa İlknur ona numarasını mı vermişti. Sonra karım rastgele yapmış gibi elemanın omzuna, sonra oradan göğsüne dokunup yüzünde bir gülümseme ile yanından ayrıldı. Yine de beni çağırmamıştı. Uzaktan onu, Migros'tan çıkana kadar takip ettim. Migros'tan iyice uzaklaşınca burnunun sol yanına dokundu. Hemen yanına gittim. Hemen eve gitmek istediğini söyledi.

Arabaya bindiğimizde karım, zangır zangır titriyordu. Otoparkta kimsenin olmadığından emin olunca elini kendi amına atıp amını okşamaya başladı. Elemanın, karım üstünde bıraktığı etki beni hayrete düşürmüştü. Nasıl bir adamdı ki, karımın boşalması için onunla konuşması yetmişti. Arabanın ön sağ koltuğunda, benim yanımda, sanki ben yokmuşum gibi başkasını düşünerek mastürbasyon yapan karım beni gerçekten hayrete düşürdü. Sen sür dedi nefes nefese. Yol boyu kendini okşamaya devam etti. Hala daha titriyordu, hala daha o elemanın ismini söylüyordu.

Kendimizi eve zor attık. Karım yatağa kendini atıp, inleye inleye mastürbasyon yapmaya devam etti. Benimle seks yapmaktansa, o elemanı düşünüp mastürbasyon yapmak daha çekici gelmişti karıma. İşte Cuckold hayatımızda ilk aşağılanma deneyimim böyle oldu.