Teşhirciliği Seviyorum 01

Story Info
Sevgilim maceralarımız.
2.2k words
5
1.9k
1
0
Share this Story

Font Size

Default Font Size

Font Spacing

Default Font Spacing

Font Face

Default Font Face

Reading Theme

Default Theme (White)
You need to Log In or Sign Up to have your customization saved in your Literotica profile.
PUBLIC BETA

Note: You can change font size, font face, and turn on dark mode by clicking the "A" icon tab in the Story Info Box.

You can temporarily switch back to a Classic Literotica® experience during our ongoing public Beta testing. Please consider leaving feedback on issues you experience or suggest improvements.

Click here
astronot
astronot
19 Followers

Kocam Murat'la lisede tanıştık. Tanıştığımız o zaman bile tam bir teşhirci idim. Arkadaş grubumuzdaki diğer kızlarla birlikte okulun en kısa eteğini giyiyordum. Bacak bacak üstüne attığımda eteğim götüme kadar açılırdı. Derslerim de çok iyi olduğu için hocalarla aram iyiydi. Sıcak günlerde onlardan izin almama gerek kalmadan derste gömleğimi çıkarırdım bazen. Esnemek bahanesiyle kollarımı iki yana açarak, ya da gömleğimi çıkartırken daracık t-shirtümün sardığı dimdik memelerimi erkek hocalara ve sınıftaki oğlanlara sergilerdim.

Dediklerine göre, gel beni sik, diyen yüzüm, dolgun memelerim, eteğimi nasıl biraz daha açıp daha fazlasını gösterebilirim diye uğraştığım bacaklarım, kısacası vücudumun her yanı güzeldi. Ama en güzel yerim kalçalarımdı. Ben de bal gibi farkındaydım tabi bunun ve erkekleri tahrik etmek için elimden geleni ardıma koymazdım. Teneffüslerde oturarak konuşamazmışım gibi dirseklerimi sıraya koyup, bacaklarımı iki yana açar, götümü mümkün olduğu kadar havaya kaldırarak domalırdım.

Derslerde de önümde oturan arkadaşıma bir şey söylemek ya da kalem falan istemek bahanesiyle sıraya dayanıp sürekli domalırdım. Gelip geçen de ya sürtünür yahut o da bir şey söylemek istiyormuş gibi kollarını sırtıma koyup sınıfın ortasında dakikalarca götüme dayar, ya da gidip gelip pandik atardı. Ben gülümseyerek, ya da bir oyunmuş gibi , yine gafil avladın beni, dercesine parmağımla seni gidi yaramaz anlamında işaret ederdim.

Biliyordum, bütün erkekler Gül orospusu, diye bahsederdi benden, Sonradan anlattığında öğrendim ki kocam da diğer bütün oğlanlar gibi beni bir kez sikebilmek için her şeyini verecek hale gelmiş. Bütün bir yaz tatilini beni düşünerek otuz bir çekerek geçirdikten sonra, lise 2'nin ilk günü cesaretini toplayıp benim arka sırama oturmuş. Birkaç hafta içinde baya samimi olduk. Ama bana çıkma teklifi yapmaya korktuğu için bu yakınlık bir işe yaramıyormuş. Çünkü artık arkadaş olduğumuz için öyle rahatlıkla seyredemiyormuş beni,

Bir gün edebiyat hocası hastalanıp gelmediği için dersimiz boştu. Her zamanki gibi önümdeki arkadaşımla konuşmak için domalmıştım. Eteğim iyice kısalmıştı. Bir ara başımı arkaya çevirdim. Bir de baktım ki, Murat fermuarını indirip elini içeriye sokmuş, sikini okşaya okşaya, gözlerini bile kırpmadan bir metre önünde havaya dikilmiş olan yusyuvarlak götüme bakıyor. Benim kendisine baktığımı neden sonra fark etti. Bozuntuya vermemeye çalışarak elini sikinden çekip sıranın üzerine koydu ama ben anlayacağımı anlamıştım. Beş on saniye ona baktıktan sonra önüme dönüp arkadaşımla konuşmaya devam ettim. Ses bile çıkarmadım bana bakarak sikini okşamasına, Diğerleri de öyle yapıyordu çünkü, Aksine hoşuma gidiyordu erkeklerin bana bakması.

Bütün erkeklerin beni tam bir orospu gibi gördüğünü de çok iyi biliyordum. Zaten kocamı da en çok tahrik eden şey bu pervasızlığım, değer yargılarına aldırmazlığımmış. Ertesi gün dersler boş geçeceği için sadece 5-6 kişi gelmişti. Yine önünde domalmıştım. Ama bu sefer öyle bir kaldırmıştım ki götümü, eteğim nerdeyse belime gelmişti. Bir ara ona bakıp gülümsedim, dirseklerimi çekip sonra sıraya resmen yüzüstü yattım. Ara ara çaktırmadan arkama baktığımda, Murat'ın diğerleri görür mü görmez mi diye düşünmeyi siktir edip oturduğu yerde resmen 31 çektiğini gördüm. Eh, haklıydı çocuk, O gün altıma külot da giymemiştim ve dönüp arada bir ona bakmayı ihmal etmeden götümü sallıyor, havaya kaldırıp indiriyordum.

Bir süre sonra koştura koştura çıktı. Sanırım üstü başı berbat olmasın diye tuvalete, boşalmaya gidiyordu. O günden sonra ikimizin de bahsetmediği bir oyuna dönüştü sanki her şey, Normal zamanlarda arkadaş gibi sohbet edip, birbirimizden kalem istiyor ya da ödev soruyorduk. Ama birden içimdeki orospu damarı kabarıp teşhircilik yapmaya karar verdiğim anlarda ikimiz de bir şey yokmuş gibi davranıyorduk.

Bir saatlik öğle teneffüslerinde kantine benden önce gidiyor, sıraya giriyordu. Sonra ben sallana sallana gelince sıraya önünden girmeme izin veriyordu. Siparişimi verirken kantinin küçük penceresinden başımı içeriye uzatıp götümü geriye doğru itiyordum ve onun arkamda sertleşmiş sikine bastırıyordum. Kantinciyle şakalaşarak, şuh kahkahalar atarak götümü oynatıp kalçama dayanan sikini adeta eziyordum. Bu her gün böyle oluyordu.

Her gün kantinden dondurma almayı da adet edinmiştim. Yemeğimi yedikten sonra herkesin azmış bakışları altında o dondurmayı yemeye başlardım. Koca dondurmayı, ağzımdaki sanki dondurma değil de, seyredenlerden birinin sikiymiş gibi emer, yalar, sömürür bütün erkekleri çıldırtırdım. Kışın da dondurma yerine evden getirdiğim bir muzla yapardım aynı şeyi, Isırmak yerine dudaklarımın arasından kaydırarak, bir sokup bir çıkartarak resmen emerdim muzu, Ve emdiğim o muzun yerine kendi yaraklarının olduğunu hayal ederdi seyreden bütün abaza oğlanlar,

Kışın yemekten sonra kütüphaneye gidip sıcak ortamda test çözüyorduk. Murat yemeğini bitirip kütüphaneye geldiğinde genelde beni masalardan birine domalmış olarak buluyordu. Anlattığına göre içerdeki arkadaşlardan bazıları onun yanına gidip haber verirlermiş, ,bizim orospu yine altına külot giymemiş, diye, Abaza takımı beni seyredebilecekleri uygun bir yer bulup izlemeye koyuluyordu hepsi, Arada bir yanlarına gidip dersle ilgili bir şeyler sorup yine masaya dönüyor, tekrar aynı pozisyonu alıyordum. Oğlanlar da istisnasız sırayla benim domaldığım masa ile kitap rafının arasından geçer, sürtünürlerdi götüme, Ne yapayım, azgın orospunun tekiydim işte, bazen, Yapmayın çocuklar, diye kızar gibi yapardım. Bazen de dönüp kim olduğuna bakmakla yetinirdim.

Baharda yemekten sonra bahçede bir iki kız arkadaşla birlikte yeşilliklerde oluyorduk. Arkadaşlarım edepli edepli bağdaş kurup otururken ben, onlara doğru yüzüstü yatıyordum. Tabi o durumda eteğim kalçalarımdan yukarı sıyrılırdı. Bütün erkeklerin bana bakmak için ikide bir o bölgede volta attığını fark eden arkadaşlarım beni uyarınca kapatır, sonra tekrar eteğim toplansın diye elimden geleni yapardım.

Benimle aynı serviste olan arkadaşları anlatırlarmış. Serviste bacaklarını iki yana açıp öyle bir oturuyor ki, Kaç sefer servisten eve gelmeden inip umumi bir tuvalet bulup 31 çekmek zorunda kaldım, diyorlarmış. Bazen üzerimde sadece tişörtüm varken erkekler bizim gruptaki kızları ıslatır su savaşı başlatırlardı. En çok da bana, okulun orospusuna saldırırlardı tabi, Bütün suyu benim üstüme boşaltırlardı. Sırılsıklam olmuş tişörtüm tamamen yapışırdı ve hiçbir zaman sutyen giymediğim için meme uçlarım tamamen ortaya çıkardı. Ben de gizlemek için kollarımı bile kenetlemezdim. Bahçede su savaşından sonra sutyen giymediğim ve her yerim ortaya çıktığı için birkaç kez kadın hocalardan azar bile yemiştim. İşte böyle bir teşhirciydim. Ama sadece teşhirci, Öyle her önüme gelene veren, kolay elde edilir bir kaşar da değildim. Bütün lise boyunca sadece iki tane herifle çıkmıştım. Onlardan da ilkine yalnızca götten vermiştim.

Lise ikinin başında çıktığım diğer çocuk çok yakışıklı, kurnaz piçin teki olduğu için bir punduna getirip bozmuştu beni, Sonra başka okula gitmiş, beni bozduğuyla kalmıştı. Elbette bütün bunlar sır kalmıyordu. Çıktığım çocuklar sonradan diğerlerine anlatıyorlardı tabi. Erkeklerin bu konularda ağzında bakla ıslanmıyordu. Lise ikinin ikinci döneminde bir iddia üzerine cesaretsiz ve umutsuz bir tavırla ezile büzüle bana gelip çıkma teklif etti kocam, Hiç beklemiyordu aslında, Ona bunu çok uzun zamandır beklediğimi, benim de onda gönlüm olduğunu, hoşuma gittiğini söyledim. Şaşırıp sevindi. Yakışıklı çocuktu gerçekten, Bir de benim orospuluklarıma hiç ses çıkarmaması, beni serbest bırakması da cezbediyordu beni,

Çıkmaya başladığımız ilk zamanlarda, daha yeni birlikte olmaya başladığımız için, okuldaki hareketlerime bir iki kem küm edecek oldu, bir bakışım yetti. Ayrılmamdan korkup bir daha ağzını bile açmadı. Kolay değil, okulun en güzel, en seksi ve işveli kızıyla çıkıyordu. Bir anda diğer oğlanlar arasında popüler olmuştu.

Ben yine derslerde, teneffüslerde, kütüphanede herkesin bakışları altında, teşhircilik yapmaya devam ediyordum. Murat artık benimle daha çok zaman geçirmeye, eski arkadaşlarının yanına gitmemeye başlamıştı. Sanırım biraz da kız arkadaşı Gül olarak hala eski orospuluklarıma devam etmem yüzünden utanıyordu biraz, o yüzden iyice uzaklaştı arkadaş grubundan, Ama zamanla artık alakası kalmayan arkadaşlarının benim etrafımda dolanıp seyretmeleri onun da hoşuna gitmeye başladı. Ben ne kadar teşhir etmekten hoşlanıyorsam, o da erkeklerin beni seyretmelerinden hoşlanıyor, hiç tepki vermiyordu. Gerçi arkadaşlarının ve diğerlerinin korkup çekindiği biriydi. O yüzden kimse çıkıp da, oğlum şu kız arkadaşına çeki düzen ver, her yerini bize gösteriyor, diyemiyor, cesaret edemiyordu.

Kantin oyununu oynamaya devam ediyorduk sözsüz anlaşmamızla, Erkek arkadaşım masaya oturuyor, ben ikimizin yemeğini almak için yemek sırasına, kalabalığın arasına giriyordum. Arkadaşları da arkama geçmek için itişip kakışıyordu. Sonra içlerinden talihli olan biri arkama geçiyor, benim geriye çıkarttığım götüme dayanırken baktığımda Murat'ın da ifadesiz bir yüzle, gözünü kırpmadan beni izlediğini görüyordum. Artık bana olan ilgisinin, ilişkimizin boyutu da değişmişti. Sanki artık tek amacı arkadaşları bana dayarken ya da beni domalırken seyretmelerini izlemekti. Okulda benden orospu, diye bahseden birilerini duyduğunda müthiş zevk alıyordu. Henüz ona vermemiştim bile, Sadece çok seyircim olduğu, bana dayadıkları günlerde o da çok tahrik oluyor, ben de o zaman ağzımda rahatlatıyordum sevgilimi, Ama ille de seni sikeyim diye tutturmuyordu. Biliyordum ki beni teşhir ederken seyretmek onun için sikmekten bile daha zevkliydi.

Senenin sonuna doğru bazı arkadaşlar deniz kenarında bir tatil düzenlemişti. Bizim dönemden bir sürü kişi gelecekti. Ben bu tatilden bir hafta önce biraz güneşlenip yanmak için önce bizim yazlığa gitmemizi önerdim. Elbette hemen kabul etti. Yazlığa arabayla gidemeyecektik ama, Çünkü habersiz gidiyorduk. Evin önüne park edersek yazlık komşularımız benim bir erkekle yalnız geldiğimi görüp aileme haber verebilirlerdi. Otobüsle gitmeye karar verdik.

O gün kalçalarımı saran dar ve kısacık beyaz penye bir şort ve belimi açıkta bırakan kısa bir tişört giymiştim. Otobüs tamamen doluydu, ayakta gidiyorduk. Biraz sonra otobüs iyice doldu ve en arkaya kadar ilerlemek zorunda kaldık. En arkada cam kenarında ellerimiz önümüzdeki demirlerde tatilimizin ne güzel olacağından bahsediyorduk. Çantalarımızdan birisi tam köşede, diğeri de onun arkasında duruyordu. Otobüs çok kalabalıktı. Ben bacaklarımı büyük çantamızın iki tarafına yerleştirmiştim. Diğer çanta da araya girdiği için camın önündeki demire uzanabilmek için iyice eğilmek zorunda kalmıştım. Tam ailemin gelecek haftaki tatile izin vermeyebileceklerinden bahsediyordum ki arka kapıdan otobüse kalabalık bir genç grubu bindi. İçlerinden orta boylu ve oldukça yakışıklı olan bir tanesi diğerlerinden biraz kopmuş yanımıza gelmişti. Arkama dönüp baktım ve çocukla göz göze geldim. Bana bakıyor, tepeden tırnağa süzüyordu. Delici, sikici bakışları vardı. Ürpererek önüme döndüm. Fark etmemiş gibi yapıp Murat'la konuşmaya devam ediyordum. Kalçamda bir temas hissedip tekrar baktığımda çocuk iyice yakınlaşmış, tam arkamda duruyordu. Sonra ani bir frenle sarsıldığımızda çocuk, orta yerde tutunacak yer bulamamış az daha düşüyordu. Otobüs durduğunda çocuk kollarını benim iki yanımdan uzatıp yetişmekte zorlanarak elleriyle demire tutunmaya başladı.

Hey, Hoşuma gitmişti bu hareket, Murat'ın yanında beni kollarıyla sarmıştı sanki, Başımı çevirip gözümün ucuyla beş on saniye kadar ona baktım. Benim şehvetli bakışlarım, göz süzüşüm karşısında çocuk iyice cesaret bulmuş pantolonunu delmek üzere olan sikini benim götüme dayadı. Biliyordum, Murat her şeyin farkındaydı. Bir yandan konuşmaya devam ediyor bir yandan da gözünün kenarıyla olanları izliyordu.

İlk defa ben Murat'ın yanı başındayken oluyordu böyle bir şey, Biraz benden utanmış gibi, daha çok zevk duyar gibi manzaraya bakıyordu. Ben bacaklarımı iki yana açmış, öne eğilmiş ve yuvarlacık sert götümü herife sunmuştum. Herif kollarını benim beline dolamış gibi demiri tutmuş, ileriye bile uzatmak zorunda kalmadığı sikini kendisine kadar gelen götüme dayamıştı.

Otobüs hızlandıkça sanki sarsıntıdanmış gibi sallanıyor, herifin sikinin üzerinde götümle daireler çiziyordum. Arada bir başımı çevirip herife bakmayı da ihmal etmiyordum. Offf, Öyle zevk alıyordum ki, Çocuğun sertleşmiş organı iki kalçamın arasına sürtünüyor, beni zevkten öldürüyordu. Birden Murat'a doğru eğilip kalabalığın içinde dudaklarını öpmeye başladım. Bu aslında biraz daha eğilebilmek, arkamdakinin sikini daha iyi hissedebilmek, götümü herife daha iyi sunabilmek için bir numaradan başka bir şey değildi. Murat'ın dudaklarını öpe öpe, arkamdaki sikini götüme bastıra bastıra bir hayli zaman geçti. Dur, kalk, sallan, hırpalan, sürtün derken sonunda arkamdaki ve kafilesi inmeye davrandı. İndiklerinde arkama dayanan çoktan beni anlatmaya başlamıştı bile arkadaşlarına, Hepsi birden başlarını çevirip, ilerleyen otobüsün arkasından bana baktılar. Ben de gülerek el salladım onlara, Tabi Murat da bana bakıyordu o erkeklere el sallarken, Onun önündeki kabarıklığı tutup sıktım Aşkım, merak etme, ilk fırsatta senin de gönlünü alırım. İyilikler karşılıksız kalmaz. dedim gülerek, Murat da yazlığa varana kadar çocuğun yarım bıraktığı işi tamamlamak istercesine elini götümden ayırmadı. Gidene kadar okşadı her fırsatta, önden, yandan, arkadan dayanıp durdu kalkık sikiyle, Yazlığa akşam karanlığında vardık.

Akşam yemek yiyip bir iki kadeh içtikten sonra ben büyük yatak odasında yattım, Murat'ı da salonda kanepede yatırdım. Beni sikmek için deli olmasına rağmen ben yüz vermedim fazla, Bir iki öpüşmeden sonra yatağına gönderdim, uslu uslu uyuduk. Onu bırakırım diye ödü patlıyordu koca oğlanın, ne dersem onu yapıyordu.

Ertesi gün deniz kenarına indik. Hava çok sıcak olduğu için plaj tamamen doluydu. Tenha bir yer bulabilmek için kumsalın sonuna kadar epey yürüdük. Şezlonglar şemsiyeler arkamızda kaldı, kayaların denize indiği ve kimsenin tercih etmediği en uçta hasırları serdik. Hemen üzerimdeki şortu ve tişörtümü çıkardım. Her zamanki gibi içime hiçbir şey giymemiştim. Benim çırılçıplak görüntüme hayranlıkla bakan Murat'a da aynı şeyi yapmasını, çıplak denize girmenin daha güzel olduğunu söyledim. Tedirgin gözlerle etrafına bakan Murat, gözden ırak olduğumuza ikna olunca sonunda soyunmaya razı oldu. Denize girip şakalaşmaya başladık. Etraftan arada bir birkaç kişi geçiyordu ama çıplak olduğumuzu fark etmiyorlardı herhalde,

Denizin içinde oynarken birden dudaklarıma yapıştı. Ben de bacaklarımı beline dolayınca zaten dimdik olan siki amıma sürtünmeye başladı. Dudaklarımdan dudaklarını çekip, Seni sikmek istiyorum Gül, dedi. Şimdi, Hemen, Dayanacak halim kalmadı. Sabret biraz, Bu kadar hızlı olmamalı, dedim. Senin gibi bir orospunun böyle bir şeyi söylemesi çok ilginç, Bana acımıyorsan şu zavallı, kalkmış sikime acı, Herkese gösterip durduğun amcığına girmek için deli oluyor, dedi çaresizce, Ve sikinin ne kadar deli olduğunu gösterdi suyun içinde amıma sürterek.

Aşkım, diyerek boynuna sarıldım. . Sadece hepimiz gülüp eğlenelim diye oyunlar oynayan teşhirciyim ben, senden sonra kimseye siktirmedim kendimi, Orospu sayılmam yani, Sabret biraz, bekle beni, diyerek dudaklarına yumuldum. Çıplak bedenlerimiz birbirine sarılmış, denizin içinde yiyişip duruyorduk. Aslında ben de sikilmeyi çok istiyordum ama, Onun yerine kendimi arkaya, suya attım, kumsala çıktım. Murat da somurtarak arkamdan geldi, kumlara serdiğimiz hasırlara uzandık. O hemen şortunu giydi, bana giyinmem için bir şey söylemedi. Ben öylece, çırılçıplak uzanmıştım hasıra, Az önce denizin içinde oynaşmaktan amım, meme uçlarım kabarmış vaziyetteydi.

Güneş yakmaya başlamıştı. Yüzüstü yatıp sırtımı yağlamasını istedim. Bütün vücudumu yağlamaya başladı. Yağlı ellerini vücudumda kaygan kaygan gezdirdikçe zevk alıyor, sesli sesli inliyordum. Bundan cesaret alıp arkamdan bacaklarımın arasına girdi, amımı da yağlamaya başladı. Bundan çok zevk alıyordum, öldürüyordu beni, Hırıltılarla inlemeye başladım. Murat parmaklarını amımın dudaklarında gezdirdikçe daha çok inliyordum. Sonunda sarsılarak boşaldım. Elleri sırılsıklam olmuştu. Sikse bu kadar zevk almaz, bu kadar bağırmazdım herhalde, Biraz sonra yanıma uzandı o da, Elimi tutup sikine götürdüğünde şortunu sıyırıp çıplak uzandığını gördüm. Doğrulup ben de onu yağlamaya başladım. Özellikle sikini, Fazla sürmedi, spermlerini havaya fışkırtmaya başladı. Öylesine dolmuştu çocuk, O gün güzelce güneşlendik, denize girdik. Akşama doğru geriye döndük.

astronot
astronot
19 Followers
Please rate this story
The author would appreciate your feedback.
  • COMMENTS
Anonymous
Our Comments Policy is available in the Lit FAQ
Post as:
Anonymous
Share this Story

Similar Stories

Cuckold Nasıl Başladık Karımin Loving Wives
Gerdek Yardımı Balayında gerdek yardımı.in First Time
Bodrumda Harika Günler Güzel karım aygünle bodrumda geçirdiğimiz harika 7 gün.in Loving Wives
Karım ve Genç Adam tatil köyünde genç bir erkek ve karım.in Loving Wives
Uzun bir hikaye Sonay ve Serkan Alıntı hikaylerden oluşmuştur.in Loving Wives
More Stories