Raziye Muberra Mefharet Mehtap

Bazen Raziye teyzem "Biz arkadaşlarla Anadolu'da türbe gezisine gidiyoruz" der, üç beş gün kaybolurmuş.

Süleyman abim "Ben böyle durumlarda annemin büyük eniştenin metresi olarak gurup seksine gittiğini biliyordum ama bu konuda Mehtap'a hiçbir şey söylememiştim. Böyle gezilerden birinden döndüğünde annem kapalı bluzlarını giymeye başladı. Altında şort veya tayt, üstüne uzun kollu, kapalı bluzlar giyiyordu" Dedi.

Mehtap ablam "Annen eskiden evde açıktı, memeleri görünürdü, şimdi üstünü kapattı, altı açık" demiş.

Süleyman abim anlamamış, cevap vermemiş.

"Sen evde yokken annen kısa etek giyiyor, oturunca amcığı görünüyor" demiş.

Mehtap ablam kalkmış, Süleyman abimin yanına gelmiş, şortunun üzerinden sikini tutmuş "Annen türbe gezisinde sol meme ucuna halka taktırmış, fark etmedin mi?" diye sormuş.

"Birden sikim sertleşti. Ben bu gezilerin gurup seks gezisi olduğunu biliyordum. Herhalde büyük enişte veya onun zengin arkadaşlarından biri bu meme ucuna halka taktırma işini yaptırmışlardı. Mehtap annemin bu guruplarını bilmiyordu ama bir şeyler sezinlediği belli oluyordu. Sikimi çıkarttı, sıvazlamaya başladı. Eğildi beni öpmeye başladı" diye anlattı.

Mehtap ablam "Ananın amından konuşunca sertleştin" demiş. "Sen ananı sikmek istiyorsun da beceremiyorsun" demiş.

Mehtap ablam abime otuz bir çekerken kulağına fısıltı ile, inler gibi bir sesle "Ananın amı çok güzel değil mi Süleyman?" demiş.

Süleyman abim Mehtap ablamın avucunun içine boşalmış.

Süleyman abim sakinleşince, Mehtap ablam "Ananın amını sikebilirsin ama bu evde değil, bu şehirde de değil" demiş.

"Al ananı, uçağa koy, yurt dışına götür, sabahtan akşama kadar sikişin" demiş. Süleyman abim inlemeye başlamış. Tekrar sertleşiyormuş.

Mehtap ablam "Herhalde bu gezide ananın memesini çok ısıran oldu, diş izleri görünmesin diye kapalı bluzlar giyiyor" demiş.

Mehtap ablam "Büyük hala bana videoları seyrettirdi. Anneni kıskanmadım dersem yalan olur. Senin annen bir kraliçe. Orospular kraliçesi. O kadar yarak yiyen kadının oğlunun da o amcıkta hakkı var. Ama benden uzak olsun. Uzakta olsun. Annemler duymasın. Babamın arkadaşları duymasın. Seni seviyorum, biliyorsun, bak bozuşuruz seninle" demiş.

Mehtap ablam eteğini arkadan kaldırmış, domalmış, elleriyle kalçalarını iki yana çekip "Hadi Süleyman, hadi kocacığım, aşkım benim, geçir götüme, dibine göm" demiş.

Süleyman abim "Sikim taş gibiydi, iyice büyümüştü, Mehtap hazırlıklıymış, arkası kaygandı, yavaş yavaş soktukça inliyordu" diye anlattı.

Mehtap ablam "Ananın amına da böyle giiiiiiiiiiir Süleymaaaaaaaan" diye bağırmış.

"Yavaaaaaaaş yavaaaaaaaş, sooooooook, göööööööm, karınııııııı daaaaaaa, ananııııı daaaaaaa, siiiiiiiiikkkk" diye çığlık atıyormuş.

Süleyman abim "Öldüm de dirildim. Mehtap her şeyi biliyormuş. Evleneli iki sene olmuştu, hiç belli etmemiş. O konuşmaları beni öyle yapmış ki Mehtap ablanı herhalde birkaç saat boyunca sikmişimdir" diye anlattı.

Süleyman abimin Raziye teyzemi, benim de annemi sikmeye başlamamız Mehtap ablamın o konuşmasından birkaç hafta sonrasıdır. Ben annemi sikmeye başlayınca annem emekli oldu, özele geçti, başını örtmeye başladı.

Annem emeklilik sonrası çok seksi oldu. Babama benimle sikişmesini onaylattı. Kendisine sevgililer edindi. Bu sevgililerini de babama kabul ettirdi. Annemin sevgilileri Raziye teyzeminkilerden çok farklı. Raziye teyzem sadece ailelerinin en büyüğü olan eniştenin metresi idi. Annem değişik şehirlerde birden fazla ve birbirlerinden haberi olmayan birkaç zengin adamın birden metresi oldu. Çalıştığı işyerinde yeni hayata atılan genç kızları da zaman zaman sevgililerine tanıştırıyor. Herkes mutlu oluyor. Annemin yaşlı sevgilileri çıtırlardan mutlu oluyorlar. Çıtırlar da aldıkları hediyelerden şaşkına dönüyorlar. Seviniyorlar.

Annemin zengin sevgilileri bana çok cömert davranıyorlar. Çok değişik ve pahalı otomobillerini bana tahsis ediyorlar. Oturduğumuz şehirdeki yüksek okulun kızlarını sıra ile gezdiriyorum. Bol param var. Şehrin ileri gelenlerinin çocukları hep arkadaşım oldular. Beraber takılıyoruz.

Süleyman abim annesini sikmeye başladıktan sonra Raziye teyzem büyük eniştenin metresi olmayı bıraktı. Sadece Rafet amcamla ve Süleyman abimle sikişiyor. Bana karşı da çok eğilimi olduğunu belli ediyor ama annemden çekindiğini sanıyorum.

Rafet amcam halasını sikmeyi bıraktı. Raziye teyzem Rafet amcama bu konuda çok sert yapmış. Mehtap ablamın Süleyman abime lafı geçmedi. Süleyman abim annesiyle hemen her gün sikişiyor. Hem de Mehtap ablamın yanında, karşı dairesindeki kendi eski evinde Raziye teyzemi sikiyor. "Anneni sikebilirsin ama yurtdışına git" diyen Mehtap ablamın bu durumu nasıl kabul ettiğini Süleyman abim çözememiş. Konunun üzerinde de durmuyor. Süleyman abim de değişti. Zarf ile, para ile siktiği orta yaşlı ve yaşlı kadınlara artık gitmiyor. Sadece karısı, annesi ve zaman zaman da büyük halayı sikiyor. Büyük hala ile birliktelikleri senede bir veya ikiyi geçmez.

Kısacası, Raziye teyzem olağanüstü hal ilan etti ve bunu başardı. Evin dışında hala sıkı sıkıya kapalı, örtülü. Evde ben Raziye teyzemi hiç görmemiştim. Bir tek kez, Sevilenin kaynanasının evinde Raziye teyzemi ve annemi abimle birlikte arka arkaya siktiğimiz o gün açık halini görmüştüm. Bunun dışında sadece ayaklarına bakarak otuz bir çekerdim.

Derken bir gün Süleyman abimlerde iken, iki dairenin arasındaki gizli kapı açıldı, torunuyla Raziye teyzem geldiler. Çok kısa bir kot etek giymişti. Bacakları çıplak, ayağında terlik yoktu, çorapsızdı. Bembeyaz, sütun gibi baldırları, kalın bacakları var. Çıplak ayakla da çok seksi görünüyormuş meğerse. Üstünde de arkası olmayan, sırtı sadece bir parça ip olan ve önünü göbeğinin çukuruna kadar örtebilen kalın örgülü dantel bir bluz giymişti. Memeleri yanlardan görünüyordu. Bana sarıldı, öptü. Sikim taşlaştı. Raziye teyzem bana hafif yan döndü, eğildi, yerden bir iplik parçası aldı. Memeleri tümüyle ortaya çıktı. Sol memesinin ucunda, meme ucunu yanlamasına delip geçen, uçlarında küçük yuvarlaklar olan altın bir "piercing" vardı. Torununu yerden kaldırmak, kucağına almak için çömeldi, don giymemişti. Mehtap ablamın Süleyman abime anlattıkları doğru imiş. Amcığı göründü. Dudakları pembe idi.

O akşam annemi sikerken Raziye teyzemi, evdeki kıyafetini anneme anlattım. Annem cevap vermedi. Tekrar anlattım. "Raziye teyzemin amını bir kere daha sikmek istiyorum" dedim. Eliyle tuttu, sikimi amından çekti çıkardı, sonra bana kuvvetli bir tokat attı. Sonra da ağlamaya başladı.

Annem hem ağlıyor, ağlarken de bana sarılıyordu. Beni arka arkaya öpmeye başladı. Dudaklarıma yumuluyor, sonra hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Sonra tekrar dudaklarımdan öpüyordu.

Annem hıçkırıklarının arasında, ağlayarak, "Seni seviyorum, seni ne kadar sevdiğimi bilmiyor musun" diyordu. Sikimi bir hamlede amına soktum. Ağlaması kesildi. Gözleri fal taşı gibi açıldı, "Iııııııııııhhhhh" diye inledi. Amından çıktım. Bir kere daha dibine kadar kökledim. Tekrar inledi, kollarıyla, bacaklarıyla bana sarıldı. Yatakta yan döndü, üstüme çıktı. Hızlı hızlı sikişirken; " Kusuruma bakma, söz" dedi. "Raziye'yi sana siktireceğim" dedi. "Mehtap'ı da sikeceksin, istersen Süleyman'ı da sik" dedi. Bir yandan inliyor, ahlıyor, ofluyor, öte yandan bunları anlatıyordu.

"Hepsini beraber sikeceğiz" dedi. "İkimiz birlikte" dedi.

Annemin amının içine boşaldım.

Banyoya girdik, birlikte duş alırken annem "Götümü sikmek ister misin?" diye sordu.

"Halim kalmadı" dedim.

"Raziye teyzemin götünü sikmek istiyorum" dedim.

Annem "Raziye o işten hoşlanmıyor, kadın hoşlanmıyorsa zevki de olmaz sana" dedi.

"Mehtap götten sikişmeyi çok seviyor. Onu sikersin" dedi.

Sonra ekledi. "Süleyman da bayılıyor götünün sikilmesine" dedi. "Süleyman çoğu kadından daha çok zevk verebilir sana, hiç bunu düşünmüş müydün" dedi.

Süleyman abimi Sevilenin kaynanasının yapma yarağının önünde zevkten kıvranırken görmüştüm ama kendimi bu işle ilgili hiç düşünmemiştim. Erkek erkeğe sikişmek bana çok ters görünüyordu.

"Düşünmedim, hiç aklıma gelmedi" dedim.

"Ben düşündüm" dedi. "Babanın da bu huyu var. Baban erkeklere meraklıdır. Götçüdür. Küçük yuvarlak kalçalı bir erkek gördü mü siki kalkar. Gözü döner. Senin tecrüben yok. Babanın siktiği iki tane sevgilisi var. Doktor olanını evinde, karısının yanında sikmeyi sever. Taksi şoförü olanını ise zaman zaman bizim eve atar. Adamı saatlerce siker. Uzun müddet bana yaklaşmaz." dedi.

"Süleyman'ın bu huyunu Rafet'le Raziye daha küçük yaşta iken fark ettiler. O yola gitmesin diye sikici erkek çocuğu olarak küçük yaşta yetiştirdiler. Mehtap'ı da çok aradılar, sordular, öyle bulup evlendirdiler. Mehtap'ın annesi lezbiyendir. Babası da götçüdür. Mehtap evlatlıktır. Bunlar kızı küçük yaştan beri sikiyorlardı. Evleneli iki sene oldu, Mehtap hala haftada birkaç gün annesinin, babasının evine sikişmeye gider. Annesinin amını yalar sonra babasına arkadan yaptırır. Süleyman Mehtap'ı götten siksin, erkeklerle birlikte olmasın diye Raziye teyzenler bu evliliği ayarladılar. İstedikleri gibi olmadı. Mehtap ile Süleyman birbirlerine fazla bağlanmadılar. Raziye baktı ki Mehtap kocasını idare edemeyecek, o kadar aklı yok, becerisi yok, torunlar ileride rezil olmasın, Süleyman evden çıkmasın diye yan daireyi aldılar, sonra da Raziye Süleyman ile sikişmeye başladı. Gelinini de baştan çıkartıp sevgilisi yapmak istiyor ama kız buna direniyor." dedi.

Anneme "Benim durumum ne, beni niye aranıza aldınız" dedim.

Annem "Bizim durumumuz çok farklı, ben seni deli gibi seviyorum. Sen benim sevgilimsin, yârimsin. Raziye ile Süleyman'ın arasında olanın bizim durumumuz ile ilgisi yok" dedi.

"Raziye sadece analık duygusuyla Süleyman ile sikişiyor. Oğlu kötü yola düşmesin, ailesi parçalanıp çocuklar ortada kalmasınlar diye uğraşıyor" dedi.

"İbneliğe eğilimi olan erkekler karılarını sikiştirmekten özel zevk alırlar. Baban öyledir. Yıllardır bana ısrar üzerine ısrar, ille de benim sevgililerim olsun istiyordu. Dediğini yapabilirdim, evliliğimiz sürmezdi, sen de kim bilir ne olurdun. Babanın dediğini yapabilirdim ama yapmadım. Babanın götten sikişmeye dayanamadığını bildiğimden, babanı kendime bağlı tutmak için ben de öyle yaptım. Götümden sikişirken zevk almayı öğrendim. Senin büyüyüp erkek olmanı bekledim. Babanın orospusu olacağıma senin orospun olmayı uygun buldum. Bunun zamanı geldi, emekli oldum. Her şeyimle seninim artık. İstediğin zaman, istediğin kadar beni her yerde sikebilirsin. İstersen beni başka erkeklere satabilirsin veya hediye edebilirsin. Elli iki yaşındayım. Önümüzdeki yirmi sene beni sikebilirsin, sikiştirebilirsin. Yaşım ilerledikçe kıymetim artacak, bunu bilesin." dedi.

Annem "Raziye teyzene dokunma, Mehtap'ı sik. Beraber yapalım. Süleyman'a duyuralım. Göreceksin bak, çok memnun kalacak. Bir seferinde olmazsa, ikinci seferinde de olmazsa üçüncüsünde bize katılacaktır. Süleyman da karısı da hem senin hem de benim sevgilim olsunlar. İster isen ben babanla konuşurum, babanın doktor sevgilisinde ilk denemeni yaparsın. Doktorun da karısının da vücutları harika. Baban doktoru evinde karısının yanında sikiyor, sonra kadın arayıp babanı sikişmeye çağırıyor. Aynı durum taksicide oluyor. Taksici bizim evde uzun müddet kalınca karısı onu arama bahanesiyle bize geliyor. Sen taksiciyi tanıyorsun. Baban 'askerlik arkadaşım Ahmet' diyor.

"Babam askerlik yapmamış ki, çürük raporu var, gördüm ben" dedim.

"Babanla nişanlıydık, askere gitti. Bir ay geçmedi ki ağzı yüzü sargılar içinde iki kolu alçıda eve geldi. 'Çatışmada yaralandım' dedi. Meğerse sikişirken yakalanmış, meydan dayağı atmışlar, kovmuşlar. Taksici işte o beraber yakalanıp birlikte dayak yedikleri arkadaşıdır. Baban Ahmet'i ve karısı Fatma'yı yirmi yıldır sikiyor. Onları boş ver. Ne halleri varsa görsünler ama doktorla karısı, her ikisi de lokum. Ben ayarlarım, dağ evine götürürüz" dedi.

Müberra

Doktor bembeyaz tenli, koyu renk kıvırcık saçlı dağ gibi dedikleri iri yarı yakışıklı bir adamdır. Karısı ise koyu esmer tenli, siyah uzun saçlı, uzun boylu, kalın futbolcu bacaklı bir afettir. Mustafa'yı karşıma aldım.

"Bu kadar senedir bu yakışıklı adamı sikip duruyorsun, bundan sonra Selim'i Halil sikecek karısı Büşra da benim. Haberin olsun" dedim.

Yüzü bembeyaz oldu. Cevap vermedi.

"Hafta sonu Merve ve Nisa'ya sözüm var, dağ evinde mangala çağırdım. Telefon et de doktorla karısını da davet et" dedim.

"Olur" demedi, "olmaz " da demedi.

Konu böyle kapanmış gibi görünürken, iki gün sonra kocam yemekte, durup dururken "Doktorla karısı mangala gelecekler" dedi.

Cevap vermedim.

Yüzüme bakmadan "Halil alışık değil" dedi.

"Alışır" dedim.

"Selim çok hassastır" dedi.

"Halil de hassas" dedim.

"Aklındaki ne, ne yapmak istiyorsun?" diye sordu.

"Halil'e tecrübe kazandırmak istiyorum" dedim.

Sessizlik oldu. "Süleyman. Halil'le Süleyman, ikisi çok iyi olmaz mı?" diye sordum.

"Harika olur" dedi.

"Ben dağ evine geleyim mi?" diye sordu.

"Gel de bir bahane ile ayrılırsın" dedim.

"Mehtap gelecek mi?" dedi.

"O sonraki iş" dedim.

Yemek bitti, tabakları kaldırdım, mutfak tezgahına dirseklerimden dayanarak eğildim, eteğimi kaldırdım. Başımı yan çevirerek kocama baktım. Gözleri amcığımdaydı. Sandalyesinden kalktı, sikini çıkardı, sertti, arkamdan sokmaya başladı.

"Seni çok seviyorum" dedi. Girip çıkmaya başladı. "Süleyman seni sikiyor mu?" diye sordu.

"Bir kere yaptı" dedim.

"Çok iridir" dedi. "Acele ederse acıtabilir" dedi.

"Halil'in arkası sıra yaptı, ıslaktı, kolayca soktu" dedim.

Mustafa titredi. Boşaldı.

"Halil sikti beni, sonra Süleyman sikti. Annesinin amından çıktı bana girdi. Halil de Raziye'yi sikti. O akşam beni sen de siktin. Sonra sen uyurken Halil odasında aralıklarla belki de dört beş kez sikti beni" dedim.

"O akşam emekli olmaya ve bol bol sikişmeye karar verdim. Süleyman soktukça memelerimden, boynumdan, her yerimden elektrik çıkıyormuş gibi oldu. Eve geldiğimizde sen yukarıda uyuyordun, Halil daha kapıdan girer girmez beni ayakta sikti. Yatağa gelip seni uyandırdığımda götümden Halil'in beli aşağıya akıyordu. Sana 'karını siktiler' dedim, aletinin üstüne oturdum. Zevkten bayıldın" dedim.

"Karının sikişmesi hoşuna gidiyor Mustafa, sen ne biçim erkeksin" dedim.

Anlatmaya devam ettim. "Ertesi gün öğleden sonra Raziye geldi, Rafet'in eniştesi çağırmış, üç tane Çinli müşterisi varmış. Raziye 'tek başıma başa çıkamam, sen de gel' dedi, beraber gittik.

"Enişte bizi garsoniyerinin kapısında karşıladı, gözlerimizi bağlayıp öyle içeri aldı. Gözlerimize siyah bant sardı. Akşama kadar kaç kişi kaç kere sikti bilemiyoruz ama Raziye 'en az beş kişiydiler, biri de Rafet'ti, kokusundan, sikişinden tanıdım' dedi. Senin anlayacağın Rafet de Süleyman da siktiler karını. Bundan sonra Raziye de hem sana hem de Halil'e helal Mustafa. Babası da oğlu da karının küçücük amcığına koca siklerini soktular" dedim.

"İki gün içinde yedi sekiz kişi sikti karını" dedim.

Mustafa'nın elinden tuttum, yatak odasına götürdüm, soydum, yatağa sırtüstü yatırdım, sikinin üstüne oturdum.

"O akşam sen de siktin beni, banyoda duşun altında götümden siktin" dedim.

Mustafa'nın üstünden kalktım, aşağıya doğru kaydım, sikini ağzıma alıp emmeye başladım. "Dağ evine gittiğimizde Selim'in sikini ağzıma alayım mı?" dedim.

"Al" dedi.

"Halil de Selim'i götünden yapsın" dedim.

"Yapsın, çok memnun kalacak" dedi.

"Selim'in götü çok mu güzel" diye sordum.

"Çok güzel, bembeyaz, tüysüz, çok zevk verir. Sikilirken çok zevk alıyor. Çok zevk veriyor. Değme kadın yapamaz. Selim ibne değil. Karısına aşık. Yanında karısı olmadan sikemezsiniz. Sen asıl Büşra ile sikişirken bir gör Selim'i. Büşra'yı inim inim inletir. Saatler geçer karısını sikerken. Acele etmeyin, seyredin, arkasından ikisi de çok sikişken olurlar." dedi.

"O gün kızlar bir bahane ile gitmek durumundayız desinler, sen onları götür sonra Pazar akşamına kadar ortalıkta görünme. Pazar akşamüstü gelirsin, Halil beni eve götürür, sen de sevgiline kavuşursun, olur mu" dedim.

Halil

Dağ evine hepimiz annemin cipiyle, tek vasıta ile gittik. Yol boyunca annem başörtüsünü hiç çıkarmadı. İki yandan yırtmaçlı uzun bir bol elbisenin üzerinde annemin sarı başörtüsü çok seksi duruyordu. Selim'le karısı kot giymişlerdi. Annemin kızları da kısa şortlar içindeydiler.

Annem çok dikkat çekiyordu. Herkes annemi seyrediyor, ne yapacağını merak ediyordu.

Bütün gün hiçbir şey yapmadı. Köfte ekmek yaptık, tavuk kanat yedik. Öğleden sonra kızlar 'bizi göreve çağırdılar, gitmemiz lazım' dediler. Babam annemin cipiyle onları götürdü.

Hava da soğumaya başlamıştı, odun sobasını yaktım, bu kez de içerisi çok sıcak oldu. Doktor sık sık babamı telefonla arıyor, ulaşamıyordu.

Annem dans müziği açtı. Başörtüsünü çıkardı. Birlikte dans etmeye başladık. Ellerimi yırtmacından içeri soktum. İki yandan açıklıklar hizasına kadar uzanıyordu. Sırtını, yanlarını, memelerini okşamaya başladım. Ben ellerimi elbiseden içeriye sokunca annemin elbisesinin içinde çıplak olduğu görülüyordu. Annemle öpüşmeye başladık.

Hava kararmaya başlayınca sobanın ateşi içeriye loş bir aydınlık sağlıyordu. Slow müzik, genç bir erkekle dans eden yaşlı bir kadın, bunların dudak dudağa, birbirlerini emerek sesli öpüşmeleri evli çifti de hareketlendirdi. Doktor telefonla babamı aramaktan vazgeçti. Karısı ile dansa katıldılar. Bir müddet sonra birbirlerini okşamaya, öpüşmeye başladılar.

Annem dansı bıraktı, elimden çekerek beni yatağa doğru çekti. Öndeki eteğini yana savurdu, sırtüstü uzanıp bacaklarını kıvırarak açtı. Anneme saldırdım. Ayakta soyundum, sikimi annemin amına bir hamlede soktum. Islaktı. Kolaylıkla girdi. İki dakika sürmeden içine boşaldım.

Annem kalktı, doktorun karısına "Müsaade eder misin, Mustafa kocanı anlata anlata bitiremiyor. Kocanla dans edebilir miyim?" dedi. Kadın kenara çekildi, annem doktora sarıldı. Adamın iki elini tutup yırtmaçlardan memelerine uzattı, dudaklarından öpmeye başladı. Selim abinin sikinin kalktığı belli oluyordu.

Annem "Sizin için çok yaşlı mıyım?" diye sordu.

Selim abi zaten çok az konuşan bir kişiydi. Sadece "Hayır" dedi.

Annem "Beni annenin yerine koy, öyle farz et" dedi.

Selim abi hiç cevap vermiyordu. Karısı benim yanıma uzandı, kolumu, omzumu, göğsümü yavaşça okşamaya başladı. Meme uçlarımın üzerinde tırnaklarını gezdiriyordu. Elleri benim vücudumda iken, gözleri annemde idi.

Annem "Bacaklarımdan aşağıya akıyor" dedi. Yine cevap alamayınca doktordan bir kol boyu mesafesinde uzaklaştı, yırtmacını savurarak açtı, elini amcığına götürdü. Benim belim annemin amından bacaklarına doğru yavaş yavaş akıyordu.

Annem Selim abinin elinden çekerek yan odaya götürdü. O odanın kapısı yoktur. Aslında bir oda değil de aralık gibidir. Orada da bir yatak vardır. Annem ile Selim abinin bulundukları yerden yatak gıcırtıları duyuluyordu ama annemin sikişirken çıkardığı sesler, inlemeleri duyulmuyordu. Çok uzun süre orada kaldılar. Bu sürede biz doktorun karısıyla sohbet ettik, televizyon seyrettik. Onlarla ilgilenmedik. Bizim aramızda bir şey olmadı.

Uzunca bir süre sonra annem bizim yanımıza geldi. Babamı telefonda aradı, babam telefonunu açmış olmalı ki annem gelip bizi almasını söyledi. Yarım saat kadar sonra babam geldi, annemle biz eve döndük, doktorla karısı dağ evinde kaldılar. Babam bizi şehirdeki evimize bıraktıktan sonra tekrar dağ evine gitti. Annemin doktor ve karısıyla ilgili yaptığı planlar anlaşıldığı kadarıyla yürürlüğe girmemişti.

Anneme ne olduğunu sormadım. Yemekte, bir ara, "her zaman papaz pilav yemez derler, olmadı işte" dedi. Yemekten sonra annem "hadi sev beni" dedi. O geceyi annemin yatağında sevişerek geçirdik. Ertesi gün akşamüstüne kadar sevişmelerimiz sürdü. Selim abi ve karısı konusunu hiç konuşmadık.

Mehtap

Çok mutluyum. Annem, babam, kocam, hepsi beni çok seviyorlar. Kaynanam da bana karşı çok ilgi gösteriyor. Davranışlarından benim sevgilim olmak istediğini anlıyorum.

Annemle babam beni terzi Semiha'dan alıp evlerine götürdüklerinde yaşamımın bu kadar güzel gelişeceğini tahmin etmemiştim. Arkadaşlarımdan ayrılmak istememiştim. Zaman içinde o eski arkadaşlarımla ilişkim kalmadı, yeni arkadaşlar edindim.